'Ayakta Teşhis ve Tedavi Yönetmeliği'ne göre bir
muayenehanede aranan şartlar neredeyse tıp merkezleriyle aynı. Bekleme odalarının 20 metrekare, kapı aralıklarının ise
sedye geçişi için 110 cm olması 'kapatmaya zorlama' olarak değerlendirildi.
Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilen Tam Gün Yasası'nın yeni hali Meclis'te görüşülüyor. İki maddelik
düzenlemede, kamu doktorlarına
mesai sonrası muayenehane ve özel
hastanelerde çalışma yasağı getiriliyor. Diğer yandan
Sağlık Bakanlığı'nın muayenehane açma kriterleri de dışarıda çalışmak isteyen hekimin elini kolunu bağlıyor. Bakanlığın, 'Ayakta Teşhis ve Tedavi Yönetmeliği'nde yaptığı değişiklik, doktorların muayenehane açmasını neredeyse imkânsız hale getiriyor. Yönetmeliğe göre hasta bekleme salonu en az 20 metrekare olmalı. İkiden fazla her bir muayene odası için 5 metrekare alan eklenmeli.
Kapı aralıklarının genişliği, sedye ve tekerlekli
sandalye geçişi için 110 santimetreye yükseltilmeli. Tüm alanların sıcaklığı ise kullanım saatleri boyunca 22-24 derece aralığında tutulmalı.
Hekimlere yeni düzenleme için bir yıl süre veren
bakanlık, altı ayda bir muayenehaneleri denetleyecek.
Yönetmelikle muayenehane açmanın zorlaştırıldığına dikkat çeken
Gazi Üniversitesi
Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Haldun
Güner, muayenehane olarak kullanılan katların Bayındırlık Bakanlığı standartlarına göre düzenlendiğini kaydetti. Güner, yönetmelikte aranan 110 cm kapı aralığı ve 2 metre koridor genişliği şartının söz konusu dairelerde yerine getirilemeyeceğini vurguladı. Bu şartların bakanlığa bağlı sağlık ocaklarında bile bulunmadığını belirten Güner, "Binaları toptan yıkıp tekrardan mı inşa etmeli?" diye sordu.
Muayenehanelerde basit cerrahi işlemlere bile izin verilmediğini aktaran Prof. Dr. Güner, "Fakat diğer taraftan kadın-
doğum muayenehanelerinde tüm cerrahi malzemelerin hazır tutulması isteniyor." ifadesini kullandı.
Türk Jinekoloji ve Obstetrik Derneği Başkanı ve 30 tıp derneği sözcüsü Prof. Dr. İsmail
Mete İtil de uygulamanın, hekim kazanmaktan ziyade hekim ezen çalışmalar olduğunu dile getirdi. İtil, "Yasalaşması için zorlanan 'Tam Gün tasarısı son derece kısıtlayıcı, hekim özlük haklarında iyileştirme yapmayan bir tasarıdır. Hekime rağmen başarılı olması uzun vadede mümkün değildir." şeklinde konuştu. Gerçeklerin saklanarak,
halk popülizmiyle hekim haklarının geri dönüşü olmayacak şekilde zedelendiğini anlatan İtil, "Birbirinden çok farklı statülerde çalışan üniversite, devlet hastanesi, eğitim hastanesi gibi kurumlar, aynı ticari mantıkla bir araya getirilmektedir." dedi.