Prof. Dr. Tuncer, AA muhabirine yaptığı açıklamada,
Türkiye'de ve dünyada kadınlarda en sık görülen
kanser türünün meme kanseri olduğunu ve farklı yaşlarda ortaya çıkabildiğini belirtti.
Türkiye'deki meme kanseri vakalarının
doğu illerine nazaran
batı illerinde daha fazla olduğuna dikkat çeken Tuncer, şu bilgileri verdi:
''Kıtalar ve
ülkeler arasında meme kanserine yakalanma ve kansere bağlı
ölümlerde farklılık var. Belçika'da meme kanseri hızı Belarus'tan üç kat fazla. Bunun sebebini tam olarak bilmiyoruz. Ama hız bütün ülkelerde farklı. Bu durum bize aslında meme kanserinin bütün dünyada görülen bir kanser olmaktan çok her ülkenin kendi özelliğine bağlı farklı kanser olduğunu gösteriyor.
Meme kanserine yakalanma hızı gelişmiş ülkelerde gelişmemiş ülkelere nazaran 30 kat daha hızlıdır. Meme kanserinin görülme oranı sanayi ve gelişmişlikle doğru orantılıdır. Gelişmiş
toplumlarda kadınların sigara içme popülasyonu çok daha yüksek ve daha az çocuk sahibi oluyor, daha az emziriyorlar. Bu yüzden gelişmiş toplumlardaki kadınların meme kanserine yakalanma riski daha fazladır.''
-ÖLÜM ORANLARI AZALDI-
Kadınların doğru bir
yaşam tarzı ile bilinçlendirilmesi, kadınların bebeklerini daha uzun süre emzirmeleri ve sigara kullanmalarının engellenmesi ile kanser riskinin azaltılacağına dikkat çeken Tuncer, şöyle devam etti:
''Gelişmiş ülkelerde kanser oranı artsa da kansere bağlı ölüm oranları düşüyor. Çünkü bu ülkelerde
tedavi açısından daha gelişmiş imkanlar bulunuyor. Türkiye'de 30-40 yıl öncesi kanserden ölüm oranları ile bugünkü oranlar karşılaştırıldığında ölüm oranlarında büyük bir azalma olduğu görülür.
Eskiden meme kanserine yakalanan insanlarda yüzde 10 yaşama ümidi vardı ama şimdi yüzde 90 yaşama ümidi var. Gün geçtikçe meme kanserine bağlı ölümlerin azalması
erken tanı ve teşhis tedavilerinin kullanmaya başlamamızdan kaynaklanıyor. Meme kanserini erken dönemde teşhis edip tarama işlemlerini gerçekleştirdiğimiz zaman meme kanserine bağlı ölümleri azaltabilir hatta ortadan kaldırabiliriz.''
Türkiye'de meme kanserinin diğer ülkelere nazaran farklı özelliklere sahip olduğunu ve 50 yaşından önce başladığını vurgulayan Tuncer, ''Diğer ülkelerde biraz daha geç yaşlarda başlar. Bu konu bizim önümüzdeki yıllarda meme kanseri tarama stratejilerimiz açısından çok önemli'' dedi.
-MAMOGRAFİ CİHAZLARI ARTTI-
Prof. Dr.
Murat Tuncer, Kanserle
Savaş Daire Başkanlığı olarak önemli çalışmalar yaptıklarını ve toplum bilincini artırdıklarını söyleyerek ''
Sağlık Bakanlığı kanseri önlemek konusunda bilimsel gelişmeleri arttırdı. Türkiye'nin her yerinde kanser konusunda çalışan
hastane ve tanı merkezleri var'' diye konuştu.
Kanser Erken Teşhis Tanı Merkezlerinde (
KETEM) çekilen
mamografi sayısında da önemli artış olduğuna değinen Tuncer, şunları kaydetti:
''Meme kanseri konusundaki araştırmalarımızla çok kısa sürede çok iyi yere geldik. Standartlarımızı yükseltmek ve devamlılığını sağlamak zorundayız. Mamografi cihaz sayılarında Türkiye genelinde büyük bir artış oldu. Bu sene çok sayıda dijital mamografi cihazı aldık. Ama bu sayılar çok önemli değil. Örneğin
İngiltere en iyi taramayı yapan ülke buna karşı cihaz sayıları az. Çok etkili bir efektif kullanmak gerekiyor. Avusturya'nın da mamografi merkezi var ama en kötü mamografi yapan ülkeler arasında yer alıyor. Yani sayı çok önemli değil kalite ve efektif de çok önemli.''