İYSAD Başkanı Sadık Çelik, günde 30 milyon insanın dışarıda yemek yediğini ve yediği yemeklerin içeriğini bilmediğini söyledi. Gıda denetimlerinin yetersiz olduğunu kaydeden Çelik, "Gıda zabıtaları kurulmalı" dedi.
İstanbul Yemek Sanayicileri Derneği (İYSAD) Başkanı Sadık Çelik, Türkiye'de halkın büyük çoğunluğunun dışarıda yediği yemeklerin içeriğini bilmediğini söyledi. Çelik, "Her gün 30 milyon insan dışarıda yemek yiyor ve ne yediklerini bilmiyorlar" dedi. Merdivenaltı üretimin tehlikeli bir noktaya geldiğini ifade eden Çelik, "Türkiye'de yaklaşık 500 bin kadar
gıda üreten ve satan kuruluş var. Bakanlığın kadrosu ise 5-6 bin civarında ve yetersiz kalıyor. Bu nedenle
sivil toplum kuruluşlarına da
denetleme yetkisi verilmeli" diye konuştu.
Denetim boşluğu var
Sağlıksız gıda başta
kanser ve obezite olmak üzere, bir çok hastalığın temelinde yanlış gıdalarla beslenmenin yattığını kaydeden Çelik, "Gıda üretilen ve satılan yerlerde büyük denetim boşluğu var. Biz son yıllarda neredeyse her evde bir kanser vakasının görülmesini, bu denetimsiz gıdaların yaygınlaşmasına ve yaygınlaştırılmasına bağlıyoruz" dedi. Gıda ve
Tarım Bakanlığı'ndan denetimlerini sıklaştırmasını isteyen Çelik, yemek üretimi yapılan tüm mutfaklarda 'beyaz
bayrak' uygulaması yapılmasını önerdi.
Örgütler yetkilendirilmeli
Sadece bakanlığın denetim yapmasını beklememek gerektiğini kaydeden Çelik şöyle konuştu:
"Tüketici de bilinçli olarak denetleme cesaretini gösterebilmeli. Sivil toplum örgütleri ve özerk kuruluşlar bu konuda yetkilendirilsin. Bakanlığın denetim kadroları ve
araç gereç sayısı da artırılmalı. Ayrıca bağımsız ve özerk kuruluşlara ve sivil toplum örgütlerine denetleme yetkisi verilmeli. Üstelik ömür boyu ruhsat da verilmesi doğru değil. Ruhsatın süresi olmalı. Örneğin üç yılda bir vize uygulaması konulmalı."
Küflü
peynir yiyoruz
Sadık Çelik, denetimsizlik nedeniyle piyasada gıda terörü yaşandığını vurguladı. Çelik, "Afllatoksinli kuru gıdalardan ve baharatlardan kostikle karartılmış zeytinlere, küflenmiş kaşar peynirlerinin tekrar eritilerek tüketime sunulmasına kadar bir dizi benzer sağlıksız ve hileli gıdalar piyasada
tüketiciye sunuluyor" dedi.
Gıda zabıtası oluşturulsun
Sadık Çelik, gıda denetiminin önemine dikkat çekti. Gıdada denetimin daha kontrollü yapılabilmesi için gıda zabıtaları oluşturulması gerektiğini söyleyen Çelik, "Hayatımızı korusun diye güvenlik güçlerimiz var. Oysa gizli gizli yaşamımıza kast eden gıda terörüne karşı korumamız yetersiz. Üniversitelerimizden
mezun binlerce gıda, ziraat ve
kimya mühendisleri, veteriner hekimler boşta geziyor. Bu konuda bu insanlarda faydalanılmalı" diye konuştu.
Vatandaşa
domuz eti yedirmişlerdi
Geçtiğimiz günlerde bir 'kendin pişir kendin ye' lokantası ve İzmir'de bir
çiğköftecide vatandaşa
domuz eti yedirildiği ortaya çıkmıştı. İstanbul Çatalca'da avcılar tarafından vurulan yaban domuzlarının lokantalara dağıtıldığı ihbarı sonrasında 150 kilo
yaban domuzu ele geçirilmişti. İzmir'de de
AK Parti Millietvekili
Fazıl Karaman'ın eşi ve yakınlarının da aralarında bulunduğu 50'ye yakın kişi yedikleri çiğköfte sonrasında domuz etinden geçen 'trişin hastalığı'na yakalanmıştı. Bunun üzerine çiğköfte dükkanın sahibi bir aydır et aldığı kasabı suçlamıştı.