Gut hastalığı zengin fakir dinlemiyor

Halk arasında, 'zengin hastalığı' olarak bilinen 'gut hastalığı' bazı padişahların ölüm nedeni olarak tarih kitaplarında yer alıyor.

Gut hastalığı zengin fakir dinlemiyor

Geçmişte zengin sofralara oturma imkanı buldukları için bu hastalığın sadece zenginlerde görüleceği anlayışı yaygındı. Ancak günümüzde orta gelir seviyesindeki insanlarda da görülebilen bu rahatsızlık, birçok eklem ağrısıyla olabildiği gibi en çok sabah uyanıldığında ayak başparmağının dayanılmaz ağrısıyla kendisini gösteriyor. Özellikle ağır et yemekleri, tüketilen içki ve sigara bu hastalığa yakalanma riskini artırıyor. Eğer hastalık etkin bir şekilde tedavi edilmezse zamanla böbrek taşı, böbrek yetmezliği, kemiklerde ve eklemlerde hasara neden oluyor. Ülkemizde bu hastalığa yakalananların yüzde 95'ini erkekler oluşturuyor. Gut hastalığına yakalanan erkeklerin çoğunluğu 40 yaşın üzerinde. Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Dr. Osman Tüfekçi, gelişmiş ülkelerde erkeklerin guta yakalanma ihtimalinin yüzde 1 civarında olduğunu bildiriyor. Östorjen hormonunun varlığından dolayı bayanlarda gut hastalığının nadir görüldüğünü belirten Tüfekçi, şu bilgileri veriyor: "Östrojen monosodyum ürat (MSÜ) kristallerinin vücut sıvılarındaki çözünürlüğünü azalttığı için bayanlar daha şanslı. Erkekler, guta yakalanma açısından kadınlara göre 20 kat daha risk altında. Yaş ilerledikçe risk olasılığı artan gut hastalığı, sağlıklı bir insanın kanında çeşitli kimyasal süreçler sonucunda oluşan ürik asidin oluşmasıyla başlıyor. Akut ve kronik eklem iltihabı atakları ile devam eden, vücut sıvısındaki MSÜ kristallerinin vücudun herhangi bir bölgesinde birikmesiyle hastalık başlıyor." Kandaki ürik asitin yükselmesinin vücutta fazla üretilmesinden veya böbreklerden atılımının azalmasından kaynaklandığını dile getiren Tüfekçi, "Ürik asidin, atılmasında bir sorun varsa ya da çok fazla üretiliyorsa bu madde vücutta birikmeye başlar. Fazla üretim, hücre yıkımı, ilaç kullanımı, pürinden zengin besinlerin aşırı tüketilmesi (Sakatat etler, kırmızı et, sardunya, hindi, ançüez, somon balığı, ıspanak, fındık, fıstık, alkol) genetik nedenler, şeker hastalığı, yüksek tansiyon, şişmanlık gibi bazı hastalıklara bağlı olarak ortaya çıkar." dedi. ALKOL-SİGARA-ŞİŞMANLIK RİSK FAKTÖRÜ Alkol ve sigara kullanımının gut atağına neden olabildiğini, şişmanlığın da bu hastalığa yakalanma riskini artırdığını ifade eden Tüfekçi, diğer risk faktörlerini şöyle sıraladı: "Yaş (daha çok 40-50 yaşlar arası), guta ait bir aile öyküsünün varlığı, şişmanlık, bazı ilaçların özellikle de diüretiklerin (idrar söktürücü) ve düşük doz aspirin (Coraspin, ecopirin, dispril) kullanımı, kan hastalıkları, travma, radyoterapi (ışın tedavisi) veya kanser tedavisi görme, cerrahi müdahale geçirme, organ nakli yapılması, ürik asidin yapısına giren bir madde olan 'pürin'den zengin gıdaların büyük miktarlarda tüketilmesi. Yüksek kan basıncı, anemi, diabet, böbrek veya damar hastalığı gibi rahatsızlıklar." Hastalığın etkin bir şekilde tedavi edilmediği durumda zamanla böbrek taşı, böbrek yetmezliği, kemiklerde ve eklemlerde hasar ortaya çıkabileceğini vurgulayan Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Dr. Osman Tüfekçi, "Gut bazı eklemlerde ağrı, duyarlılık, kızarıklık, şişlik ve ısı artışı ile ani olarak gelişen, şiddetli ataklarla seyreden bir hastalıktır. Genellikle her seferinde bir eklemi etkiler ve bu eklem çoğunlukla ayak başparmak eklemi olmaktadır. Diz, dirsek ve el bileği gibi diğer eklemler de etkilenebilir. Ataklar çok hızlı olarak gelişir ve ilk atak genellikle gece sabaha doğru olur. Tüm romatizma türleri içinde en ağrılı olanlardan biridir. Hastalığın en tipik senaryosu, ağır bir akşam yemeğinden sonra gece yarısı ya da sabaha karşı ağrılı, şiş ve parlak kırmızı bir ayak başparmağı ile uyanmaktır." diye konuştu. TEDAVİSİ ARTIK KOLAY Ürik asit miktarının yüksek olmasının gut hastalığı bulunduğu anlamına gelmeyeceği gibi tanıyı koyduracak özel bir kan testinin de bulunmadığını söyleyen Tüfekçi, şunları kaydetti: "Kesin tanı; tutulan eklemden alınan eklem sıvısının mikroskopik incelemesi ile konulur. Gutun tedavisi, hastalığın evrelerine göre farklılık gösterir. Örneğin bazı dönemlerde, sadece kanda ürik asit yüksektir ve atak yoktur. Bu durumda kandaki ürik asit miktarını azaltıcı ilaçlar hastaya önerilir. Yapılan tedaviyle ürik asit yapımı azaltılır ya da atılımı artırılır. Bu ilaç tedavisi hasta için çok uygun bir yöntemdir. Gut hastalığının en etkin tedavi yöntemi ilaç tedavisidir. Etkisi kanıtlanmış günümüzdeki en geçerli ilaç 'colchicine'dir. Sabah öğle ve akşam tok karna 1 tablet olarak alınır."
<< Önceki Haber Gut hastalığı zengin fakir dinlemiyor Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER