Dirençli hipertansiyon, ilaç tedavisine rağmen tansiyonun yüksek seyretmesi durumuna verilen isim. Kontrol edilmesi güç tansiyona sahip hastaların tehlikeli sonuçlarla karşılaşmadan önce ilaç dışındaki tedavi imkanlarını da değerlendirmesi gerekebilir. Bu vakalar için son yıllarda yeni bir tedavi yöntemi gündeme geldi: Renal denervasyon adı verilen girişimsel tedavi.

Zaman'ın haberine göre, uygulanması ismi kadar zor olmayan bu yeni yöntemin inceliklerini ve hipertansiyona dair detayları Liv Hospital Girişimsel Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Alp Burak Çatakoğlu anlattı. 

Bu yöntem 3-4 yıldır uygulanıyor. Girişimsel kardiyoloji uzmanının yaptığı renal denervasyon işlemi yaklaşık 45 dakika sürüyor ve lokal anestezi altında gerçekleşiyor. Kasıktaki bir atardamardan girilerek böbrek atardamarına ulaşılıyor. İnce uçlu kateter yardımıyla her iki böbrek damarını çevreleyen sinirlere radyofrekans veriliyor. Böylece tansiyonun yükselmesine neden olan sinirlerin bloke edilmesi sonucunda tansiyonun çok yüksek değerlere çıkması engelleniyor. Hasta ertesi gün evine ve günlük hayatına dönebiliyor. Bu yöntemle ilaç kullanımı kademeli olarak azaltılıyor. Uygulamadan sonra tansiyon değerlerinde 6 ay içinde 30 puanlık bir düşüş sağlanabiliyor. Örneğin tansiyonu 160 olan bir hastanın tansiyonu 130 gibi bir değere düşebiliyor.

Günde 3 veya daha fazla tansiyon ilacı kullanmasına rağmen, büyük tansiyonu 140, küçük tansiyonu 90 ve üzerinde olup bir türlü kontrol altına alınamayan hipertansiyon tedavisinde renal denervasyon yöntemi kullanılabiliyor. Ancak yöntem hastanın tansiyon yüksekliğinin hormon düzensizliği veya böbrek hastalığı gibi bir sebepten kaynaklanmadığı tespit edildikten sonra her yaştan insana uygulanabiliyor. Yöntemin başarı oranıysa yüzde 90’a varıyor.