Stockholm Diyabetik Programı isimli (SDPP) bir kurumun Stockholm genelinde 8 bin kişi üzerinde yaptığı araştırmada 35 ila 65 yaş arasındaki her 4 erkekten birinin ve her 8 kadından birinin yaşlılığa bağlı diyabetik rahatsızlığı içinde olduğu görüldü. Sosyal ve aktif hayat yaşayanların daha az diyabet olduğu tespit edilen araştırmada, günde en az 4 bardak kahvenin diyabet rahatsızlığını yarı yarıya indirdiği görüldü. Yaşlılık ve risk faktörü haricinde, fazla kilo, az hareket, sigara gibi unsurların da diyabet riskini arttırdığı görüldü. Vardiyalı çalışmanın ve stresin de diyabetiği tetikleyen ağır unsurular olduğu görülürken, bu grup risklerin de özellikle kadınlarda yüzde 2,5 ila 3,6 arasında tehlikeyi arttırıcı etkisi olduğu tespit edildi. Erkeklerde ise; kötü uyku, uykusuzluk, yorgunluk diyabeti arttırıcı özellik olarak tesbit edildi. Ayrıca bulunduğu ortamlarda mobbning (dışlanmaya) uğrayan kimselerde de diyabetik rahatsızlık oranı yüksek çıktı. Hem kadınlar, hem de erkeklerde; sosyal çevresi olan, dernek faaliyetlerinde aktif olan, spor ve müzik etkinliklerinde bulunanlar arasında ise risk oranı yüzde 30 ila 50 arasında daha düşük olduğu gözlendi. Araştırmanın en çarpıcı yönlerinden birisi de, çok kahve içenlerin risk oranı yarı yarı az çıkması oldu. İsveçli bilim adamları bu araştırmadan yola çıkarak günde en az 4-5 kupa kahve içmenin diyabete iyi geldiğini aktardılar. Araştırmayı yapan bilim adamları arasında bulunan Karolinska Hastanesi öğretim görevlilerinden Prof. Claes- Göran Östenson, gazetelere: "Tabii ki yaşlılık diyabetinde en büyük risk grubu. Ayrıca, BMI (vücut boy oranı) 25 üzerinde olanlar ve ailesinde diyabet olanlar yüzde 25 ila 30 oranında daha yüksek risk altında." şeklinde konuştu. (CİHAN)