Ota Poliklinik beslenme ve diyet uzmanı
Akdeniz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, son yıllarda her yaştaki kişide kilo problemi görüldüğünü, fazla kilolardan kurtulmak isteyenlerin çeşitli diyet programlarına başvurduklarını söyledi.
Bu programların kimi zaman istenilen sonucu vermediğini kaydeden Akdeniz, ''
Kilo vermek isteyenlerin karşılaştığı en önemli zorluklardan biri kalori hesabı yapmaktır. Hastaların çoğu bu nedenle sıkılıp diyet yapmaktan vazgeçiyor. En doğrusu
hastalara kilo verirken kolaylıkla uygulayabilecekleri
menü seçenekleri sunmaktır'' diye konuştu.
Doz diyet
sisteminde, hastaların öncelikle
vücut analizi ve sağlık durumlarına göre almaları gereken günlük doz miktarının belirlendiğini anlatan Akdeniz, diyet programının kişiye özel hazırlandığını belirtti.
Bu program hazırlanırken diyet yapacak kişinin beslenme alışkanlıkları,
su içme sıklığı, iş
yaşamının göz önüne alındığını ifade eden Akdeniz, ''
Diyet reçetesi mutlaka kişiye özel olmalıdır. Birinde başarılı olan diyet bir başkası için uygun olmayabilir.
Program yapılırken diyet yapacak kişinin yaşam tarzı kökünden değiştirilmemelidir. Aksi halde hasta bunu uygulamaktan kaçınır'' dedi.
Doz diyet programında, her türlü besinin protein, yağ ve karbonhidrat miktarlarına göre doz değerlerinin hem pişmiş hem de çiğ olarak bu kişilere öğretildiğini anlatan Akdeniz, ''Böylece kişi gün boyu tükettiği tüm yiyeceklerin doz değerlerini bilip diyetisyenlerce kendisi için belirlenen limiti aşmayacak şekilde ve özgürce diyetine devam edebilir. Diyetine sadık kalan hastanın kilo vermesi kolaylaşır, kilo verdikçe de motivasyonu yükselir ve kendini daha mutlu hisseder'' şeklinde konuştu.
-''HAMBURGER BİLE YİYEBİLİRLER''-
Bu sistemde hastaların almaları gereken günlük doz miktarını aşmamak kaydıyla
kebap,
hamburger hatta
tatlı bile yiyebildiğini kaydeden Akdeniz, ''Diyet denince kişilerin aklına aç kalmak geliyor. Oysa bu sistemde böyle bir şey söz konusu değil. Hastalar canları çekerse sütlü tatlı,
simit, etli dolma bile yiyebilir. Ama bu tür besinlerin doz miktarı yüksek olduğu için o gün içinde kalan doz miktarını buna göre ayarlamaları gerekir'' diye konuştu.
Hastaların bu diyeti tatildeyken bile kolaylıkla uygulayabileceklerini belirten Akdeniz, ''Tatilde diyet programı uygulamak zordur. Hastalara tatilde de uygulayabilecekleri doz diyet menüleri önermek gerekir'' dedi.
Hızlı kilo vermenin sağlık açısından büyük zararları olduğunu, bunun ani ölümlere yol açabildiğini vurgulayan Akdeniz, şu uyarıları dile getirdi:
''Doğru bir diyet programı kişilere doğru beslenme alışkanlığı kazandırmalıdır. Kilo sorunu olanların sık kilo alıp vermesi hem beden hem de ruh sağlığı açısından son derece zararlıdır. Doğru beslenme alışkanlığı kazanılırsa böyle bir durumla karşılaşılmaz.''
Akdeniz, doz diyet programının 1-4 ay arasında uygulanmasıyla kadınların 3.5-4, erkeklerin ise 5-6 kilo vermelerinin mümkün olduğunu kaydederek, bunun hastanın kilosuna göre değiştiğini, yüksek kiloya sahip kişilerin ilk zamanlarda daha hızlı kilo verebildiklerini belirtti.
Hastaların ilk hafta sonunda diyetin takibi açısından
kontrol edilmesinde yarar bulunduğunu ifade eden Akdeniz, ''Gerekirse diyet programı yeniden düzenlenmelidir. Hastanın talepleri bu düzenlemede dikkate alınabilir. Ama
tansiyon sorunu olan bir hastaya sağlığı olumsuz etkileyen bir menü önerilmemelidir'' ifadesini kullandı.