Uslu, lahana, karnabahar, brokoli, Brüksel lahanası, beyaz ya da kırmızı turp gibi sebzelerin kanserli hücreler üzerinde adeta kanser ilaçlarıyla aynı etkiyi gösterdiğini savundu.
Gazi Üniversitesi Gazi Eğitim Fakültesi Kimya Eğitimi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. İbrahim Uslu, turpgiller familyasına ait sebzelerin başta akciğer, prostat, bağırsak ve göğüs kanseri olmak üzere neredeyse tüm kanser türlerine karşı hem koruma hem de ilaç gibi iyileştirme özelliği olduğunu belirtti.
Turpgiller familyası sebzelerin kanser önleyici etkisinin, içerdikleri kanser hücrelerinin üremesini engelleyen kimyasal izotiyosiyanat maddesi adı verilen bitki kimyasallarından kaynaklandığını ifade eden Uslu, "İzotiyosiyanatlar açısından en zengin diğer turpgiller lahana, kıvırcık, marul, brokoli ve özellikle karalahanadır. Bu maddenin bozulmaması için turpgillerin mümkün mertebe çiğ ve taze yenilmesi gerekiyor. Örneğin brokoli filizleri, olgun brokoliye göre 30 kat fazla izotiyosiyanat içermektedir" dedi.
"İzotiyosiyanat kimyasalı en fazla kapari bitkisinde bulunuyor"
Uslu, izotiyosiyanat adı verilen kimyasal maddenin sebzeler doğrandığında, çiğnendiğinde ve sindirildiğinde ortaya çıktığını anlatarak, şöyle devam etti:
"İzotiyosiyanat kimyasalı en fazla kapari bitkisinde bulunuyor. Günümüzde marketlerde rahatlıkla turşusunu bulabildiğimiz kapari bitkisinde yüzde 40 metil izotiyosiyanat, yüzde 21 izopropil izotiyosiyanat ve yüzde 6 butil izotiyosiyanat mevcut. Kapari çok etkili kanser önleyici ve iyileştirici besindir."
Avrupa ülkelerine tonlarca ihraç edilen kapari bitkisinin, Türk halkı tarafından neredeyse hiç tüketilmediğine dikkati çeken Uslu, "Belkide o ülkelere göre, ülkemizde daha fazla görülen kansere yakalanma oranına, yüksek miktarda sigara tüketiminin yanı sıra turpgiller ve özellikle kapari gibi kanser önleyici besin maddelerini çok fazla miktarda, çiğ ve pişirilmeden tüketmememiz neden olmaktadır" diye konuştu.