Ancak iyileştiğinde bunları unutması kolay olmuyor.
Bilim adamları,
kanser hastalarının büyük çoğunluğunun hastalıkla mücadele ed
erken bir yandan da depresyonla mücadele ettiğini belirtiyorlar.
Bir habere göre, kanser teşhisine bağlı oluşan normal üzüntü ile klinik depresyon belirtileri arasında fark olduğunu söyleyen araştırmacılar, klinik depresyonu olanların yüzde 25'inin kanserli hastalar olduğunu söylediler.
Depresyonun belirtilerini anlamanın önemli olduğunu belirten araştırmacılar, klinik depresyonun bazı belirtilerini şöyle açıkladı:
Günlük aktivitelere karşı isteksizlik,
Sürekli üzüntü ya da boşluk hissi,
Uyku bozuklukları,
Önemli derecede kilo kaybı veya
aşırı kilo alma,
Konsantrasyon kaybı,
Yorgunluk,
İntihar düşüncesi ya da davranışı
Eğer bu belirtilerden herhangi biri 2 haftadan daha uzun sürüyorsa, mutlaka bir psikoloğa gitmeniz gerekmektedir.
Kanser teşhisiyle yorgunluğun ya da
iştah kaybının depresyona ya da kanser tedavisine mi bağlı olup olmadığını anlamanız zor olabilir. Ancak diğer belirtilerle birlikte klinik depresyon daha rahat saptanabilir.
Kanserli bir insanda depresyonu anlamak kolay değildir. Çoğu zaman aynı belirtiler kanserin kendisiyle ya da tedavinin yan etkileriyle ilgili olabiliyor. Kanser olduğunu öğrenen her hasta kendisini boşlukta hisseder, üzüntü, kaygı duyar. Bu his birkaç haftadan uzun sürüyor ve genel durumunuzu etkiliyorsa klinik depresyon olabilir. Depresyonun erken teşhis ve tedavisi, belirtilerin hafiflemesi,
yaşam kalitenizin artması ve kanser tedavisine başarıyla katılmanız için hayati öneme sahiptir.