Dünyaya kalbi ile akciğeri arasında bulunan
damarı açık gelen ve rahatsızlığı geç fark edilen
Muzaffer Afacan'ı (4) Dr.
Behçet Uz
Çocuk Hastalıkları Cerrahisi Eğitim ve
Araştırma Hastanesi Kardiyoloji Servisi ile
İzmir Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Kliniği doktorları birlikte
ameliyat etti.
AA muhabirine bilgi veren İzmir Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Kliniği Şefi Doç. Dr.
Ali Gürbüz, bu tür damar açıklarının, doğumdan kısa bir süre sonra kapatılmasının hayati önem taşıdığını belirterek ''Hasta geç kalmıştı ancak ameliyat oldukça iyi geçti. Ameliyattan 2 gün sonra
küçük hastamız
taburcu edildi'' dedi.
Gürbüz, ailelerin bu tür teşhis konulmuş çocuklarını
vakit kaybetmeden bir
kalp damar cerrahına götürmelerini
tavsiye ederek ''Bu tür hastalıklarda geç kalındığında hastalar hayatını kaybedebiliyor'' dedi.
Dr. Behçet Uz
Çocuk Hastalıkları, Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekim ve Kardiyoloji Kliniği Şefi Doç Dr. Vedide Tavlı, bu vakanın hastanelerinde ilk kalp ameliyatı geçiren hasta olduğunu ifade ederek kapalı yöntemle
tedavi edilebilecek kalp rahatsızlıklarını başarıyla tedavi edebildiklerini, ancak Afacan'ın rahatsızlığının açık ameliyatı zorunlu hale getirdiğini kaydetti.
Tavlı, açık kalp ameliyatlarını bundan sonra da hastanelerinde, İzmir Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Kliniği desteğiyle sürdüreceklerini söyledi.
Hamilelik döneminden başlayarak çocukların kalplerindeki gelişmelerin yakından takip edilmesi gerektiğine dikkati çeken Tavlı, bu tür rahatsızlıklarda vakit kaybının hastanın hayatını kaybetmesine neden olabileceğini vurguladı.
Muzaffer Afacan'ın babası Mustafa Afacan,
Balıkesir Devlet Hastanesi'nde geçtiğimiz kasım ayında oğlunun yarık damak ameliyatı olduğunu ve burada oğullarının kalbinde sorun olduğunu öğrendiklerini belirterek ''Oğlumun hastalığını öğrenemeseydik belki onu kaybedecektik. Ameliyattan sonra durumu gayet iyi'' dedi.
Oğlunun genelde huzursuz olduğunu, damak rahatsızlığına bağlı konuşamama problemi nedeniyle huzursuz olduğunu düşündüklerini ifade eden Afacan, ''Geceleri uyuyamıyordu. Çok
erken yoruluyordu. Konuşamadığı için davranışlarını hırçınlık olarak değerlendiriyorduk. Oysa, çocuğumuzun ciddi bir sorunu varmış'' diye konuştu.
AA