Ercan, yaptığı yazılı açıklamada, zeytinyağı ve diğer
sıvı yağların, katı yağlara oranla
kalp damar hastalıklarına olumsuz etkisinin daha az olduğunu belirterek, besinlerle yağ tüketilecekse sıvı yağların
tercih edilmesi tavsiyesinde bulundu.
Marketlerde satılan sıvı yağların tüketimini artırarak ''ateroskleroz'' denilen damar sertliğini azaltmanın mümkün olmadığına dikkat çeken Ercan, sıvı ve katı yağlara ilişkin halkın yanlış bilgi içinde olduğunu, bunu hastalarla yaptıkları konuşmalardan anladıklarını kaydetti.
Hastaların, kalp sağlığını korumak ve daha sağlıklı olmak için sıvı yağ tüketmeye çalıştığını gördüklerini ifade eden Ercan, şöyle dedi:
''Kalp ve damar sağlığı açısından sıvı yağ tüketimini, katı yağ kullanımına tercih ediyoruz. Fakat bizim trigliserit dediğimiz kandaki yağ molekülleri, sadece katı yağlarla değil aynı zamanda sıvı yağlarla da artmaktadır. Bu nedenle eğer kanda trigliserit, 500 miligramın üzerine çıkarsa pankreasın zarar görme ihtimali artar ve
tedavi ihtiyacı doğar. Kanda 200 miligramın üzerinde trigliserit olması ise özellikle kalp hastalarında tercih edilen bir durum değildir ve kalp sağlığı için zararlıdır. Aşırı sıvı yağ tüketimi ile trigliserit düzeyi kanda artar. Kalp ve damar sağlığınızı korumak için özellikle fazla sıvı yağ tüketmeye çalışmayınız. Sıvı yağlar, katı yağlar kadar zararlı olmasa da yine de damak tadı dışında fazla bir anlam ifade etmez.
Kalori yükü çoktur. Erişkinlerde esansiyel yağ asidi ihtiyacı ise azdır ve
küçük miktarlarla dahi kolayca karşılanabilir. Kalp damar hastalarımıza sağlıklı kalmaları için sıvı yağ tüketimini artırmalarını önermiyoruz. Kalp damar hastalıklarında sıvı yağlar da masum değil.''