Zaman zaman hava sıcaklıklarının 0 derecenin altına düştüğünü belirten yetkililer,
yüz felci başta olmak üzere kronik bazı rahatsızlığı bulunanlar ile
yaşlı ve çocukların dikkatli olması gerektiğini vurguluyor.
Konya Fizikon Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Merkezi'nden Dr. Ayşe Nur Tekin, yüz felcinin
soğuk havalarda, yüz kaslarını
kontrol eden sinirlerin hasarı sonucu görüldüğünü söyledi. Yüz felcinden yüzün sağ ya da sol yarısının etkilendiğini belirten Tekin, "Göz kapanmaz ve
ağız bir tarafa doğru çekilir. Beraberinde
kulak arkasında ağrı, tat duyusunda azalma, gözde yaşarma, işitmede aşırı duyarlılık olabilir. Yüz
felçlerin çoğu idiopatiktir yani belirli bir sebep yoktur." dedi.
Yüz felcinde en iyi
tedavinin bütün hastalıklarda olduğu gibi, hastalıktan korunmak olduğunu kaydeden Tekin, nedeni bilinmeyen felçlerin genelde yüzün ani soğuğa maruz kalmasıyla gelişebildiğini anımsattı. Özellikle yüz ıslakken soğuğa maruz kalmanın bu riski daha da artırdığının altını çizen Ayşe Nur Tekin, "Hamilelerin bu durumu önlemek için daha fazla dikkat etmesi gereklidir. Yüzü atkıyla korunmalı ve sıcaktan soğuğa ani çıkışlar yapılmamalıdır. Felç olan yüz sıcak tutulmalıdır. Göz tam kapanmıyorsa gözün nemli kalması için mutlaka yatmadan önce göz kapatılmalı, damlalar ve pomatlarla göze
bakım yapılmalıdır. Tedavide yüksek doz kortizon verilebilir." diye konuştu.
Yüz felçlerinde belli bir zaman fonksiyon olmadığı için kaslarda zayıflık olacağını anlatan Dr. Tekin, sinirlerin kendini toparlayıncaya kadar oluşabilecek bu zayıflığın önüne geçmek için fizik tedavi yapılmasını önerdi. Ayşe Nur Tekin şunları söyledi: "
Fizik tedavi kaslardaki spazmı çözmek, ağrıyı azaltmak ve kasları çalıştırmak açısından uygundur. Hastaya yüz kası egzersizleri, suyu pipetle içmek,
sakız çiğnemek ve fasial tapping dediğimiz yüze uyuşma oluncaya kadar
parmak uçlarıyla hafifçe vurma önerilir. Yüz felci egzersizleri günde en az 3 -5 defa ayna karşısında yapılır. Bu egzersizlerde ağız,
burun göz, alın kasları ayrı ayrı çalıştırılır. Yüz felci geçirenlerin çoğu ilk bir kaç ay içinde mükemmel denilebilecek şekilde iyileşirler ve başka tedavilere genellikle gerek kalmaz."