Özellikle mineral değeri yüksek su
markalarının
damacanasına düşük nitelikte su konulmasına yönelik denetimleri artıran yetkililer, 3 ayda
İstanbul'daki 14 işletmeye yasal işlem yaptı
Yaz sıcaklarının artmasıyla birlikte su yine gündemin ilk sıralarındaki yerini aldı. Çıkarılan yönetmeliklerle ambalajlı su sektörüne AB kriterlerini getiren
Sağlık Bakanlığı, 1 milyar 500 milyon YTL'yi bulan pazarda yazın tüketimin yüzde 50'ye yakın artmasına bağlı olarak ortaya çıkan usulsüzlüklere karşı sıkı takip başlattı. 250'ye yakın markanın
rekabet ettiği
Türkiye ambalajlı su sektörün en büyük pazarını İstanbul oluşturuyor. Bir çok
firma daha kaliteli suyu daha iyi şartlarda
servis yapma yarışına girerken bazılarının markalı su damacanasına kalitesiz su doldurmak gibi yöntemlere başvurduğu belirtildi. İstanbul Gıda ve
Çevre Kontrol Şube Müdürü İrfan Yılmaz, geçen yıl toplam 17 cezai işlem yapılmasına rağmen 2008'in ilk üç ayında 14 işletmeye yasal işlem yaptıklarını söyledi. Yılmaz, 3 ayda bir yapılan denetimlerin yazın artacağını vurguladı.
DAMACANAYA DİKKAT
Yılmaz, pazarın yüzde 80'e yakınını oluşturan damacana suyu alırken dikkat edilmesi gereken noktaları şöyle sıraladı: Marka ismi kabartmalı olmalı. Marka etiketi bulunmalı. Kapaktaki bilgi, gövdedeki kabartma ve etikettekilerle birbirini tutmalı. Damacana boğazındaki
emniyet şeridindeki bilgiler de diğerleri ile uyumlu olmalı.
Ne içtiğinizi bilin!
Mevzuatı AB kriterlerine uygun hale getiren
Sağlık Bakanlığı, suları da AB kriterlerine göre yeniden sınıflandırarak ruhsatlandırdı. Dolayısıyla piyasadaki her su aynı nitelikte değil. Bakanlığın güncelleyerek sitesinde yayınladığı listeye göre 10 markaya 'İçme Suyu', 181 markaya 'Kaynak Suyu', 4 markaya da 'Doğal Mineralli Su' ruhsatı verildi. Kalsiyum ve magnezyum gibi temel mineraller bakımından zengin ve özü değiştirilmemiş suları tanımlayan 'Doğal Mineralli Su' ruhsatını damacana dolumuna ilk olarak Saka Su'yun aldığı, Kardelen, Pınar ve Buzdağı'nın da bu kategoride yer aldığı görüldü.
Suyu yerinde görün
Kaliteli suyun bozulmaması için iyi ortamlarda muhafaza edilmesi gerektiğine dikkat çeken İrfan Yılmaz, "Bayilerine bir kere gidip suların nasıl bir ortamda tutulduğunu görsünler" uyarısını yaptı. Yılmaz, İstanbul'da 2 bine yaklaşan
satış noktaları ile ilgili dikkat edilmesi gerekenleri de şöyle sıraladı: Satıcının içme suyu satış belgesi olmalı. Sadece bir firmanın suyunu satmalı.
İşyeri satış ve muhafaza olmak üzere iki bölümlü olmalı, sular güneşi görmemeli.
Petrol türevleri ile aynı ortamda bulunmamalı ve taşınmamalı.