Ordu Üniversitesi
Ziraat Fakültesi
Bahçe Bitkileri Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Turan
Karadeniz, A, B1, B2, C vitamininin yanı sıra bünyesinde potasyum, magnezyum içeren
üzümün insan sağlığı açısından tek başına bir
eczane olduğunu söyledi.
Üzümün yararlarının sayılamayacak kadar çok olduğunu dile getiren Prof. Karadeniz, özellikle
baş ağrısı ve kansere karşı üzümün koruyucu etkisi olduğunu dile getirdi. Asabı bozulanların da üzüm yemesi gerektiğini kaydeden Prof. Dr. Karadeniz, üzümün yararlarını şöyle sıraladı: "Üzüm bağışıklık sistemini kuvvetlendirmektedir.
Böbrek ve
karaciğerin işlevini artırır,
karaciğer hastalıkları ve kansızlığın tedavisinde etkilidir. Kanın
temizlenmesine,
vücutta yağların erimesine yardımcı olur. Vücutta biriken zararlı maddelerin dışarı atılmasını sağlar. Yağlı bileşiklerin kılcal birikmesini engelleyerek ve kanı sulandırarak
kalp-
damar sisteminin düzenli çalışmasına yardımcı olur. İçerdiği resveratrol maddesi sayesinde kansere karşı vücudu korumakta görev almaktadır. Vücudu virüslere karşı dirençli hale getirir. Kabuk ve çekirdekleri
mideye zarar vermeden sindirimi hızlandırır, bağırsak sisteminin çalışmasını düzenler, bağırsak sancısını gi
derir.
Cüzamdan kurtulmak için bolca kuru üzüm yenilmelidir.
Hamilelik veya bacaktaki şişliklerin giderilmesinde ekşi üzüm suyu lapası şiş uzuvlara sarılmalıdır. Cinsel gücü artırır, genel vücut zayıflığını giderir. Sedeften kaynaklanan yaralara sürülerek
şifa bulunur. İçerdiği
besin, vitamin ve mineraller sayesinde güzellik iksiri ve
zayıflama rejimlerinde kullanılmaktadır. Beyinin enerji kaynağıdır. Cildin taze ve temiz bir
görünüm almasını sağlar, alerji ve kireçlenmelerde iltihap oluşumunu engeller. İçerdiği biflavonoidler sayesinde C vitamininin etkinliğini artırır. Kuru üzüm
ağız kokularını gidermekte, akciğer hastalığına, asap bozukluğuna, unutkanlığa, kansızlığa, karaciğer zafiyetine, ses kısıklığına iyi gelmektedir.
Üzüm yaprağı suyu dizanteriye ve göz nezlesine karşı şifalı gelmektedir. Taze üzüm anne sütünü çoğaltmaktadır. Böbrek hastalıklarına taze üzüm iyi gelmektedir. Kansere karşı bol bol taze üzüm yenilmelidir. Tatlı üzüm cinsel gücü kuvvetlendirir. Taze üzümle kuru üzüm birlikte yenirse bağırsak hastalıklarına ve kolite iyi gelmektedir. Kara üzüm, kalp, karaciğer, dalak, mide ve dimağ hastalıklarına şifa verir, kalbi kuvvetlendirir, nefes darlığına iyi gelir. Damar sertliğine kuru üzüm iyi gelmekte, öksürüğü kesmekte, safrayı izale etmekte, balgamı gidermekte, ağız içi yaralarını iyileştirmektedir. Kuru üzüm baş ağrısını dindirmekte,
idrar yolları iltihaplanmasına şifalı olmakta, cinsel gücü artırmaktadır. Genel zayıflığa kuru üzüm iyi gelmektedir.
Vücudun aşırı derecede yorgunluğu ve bitkinliğinde kuru üzüm hoşafı içilmelidir. Kuru üzüm iç yağ ile dövülüp derin ve iltihaplı yaralar üzerine konursa, iltihabı dışarı çıkarır, siğillerin üzerine konursa eritir. Kuru üzüm el ayak titremesine ve sinir zafiyetine iyi gelir, ses kısıklığını giderir. Kuru üzüm hoşafı adet kanını söktürür, vereme ve basura iyi gelmekte, öksürüğü kesmekte, kireçlenmeyi önlemektedir. Aşırı adet kanamasını önlemek için kuru üzüm yenilmelidir. Kuru üzüm bağırsak iltihaplarına şifalı gelmektedir. Kuru üzüm vücudu şişmanlatır, günlük ile yenirse insanı zekileştirir, unutkanlığı giderir.
Sarı üzüm sedef hastalığına iyi gelmektedir. Çekirdeği çıkartılmış
siyah kuru üzüm adet kanamasını söktürür. Üzüm
yapraklarının suyu kan tükürmeye ve mide sancısına şifalı olmaktadır. Kuru üzüm sesi açar, asabı kuvvetlendirir. Bağırsak sancısına karşı üzüm yenilmelidir. Cüzama karşı kuru üzüm iyi gelmektedir. Diş ağrısına karşı üzümle
sarımsak kaynatılıp
gargara yapılmalıdır. Üzüm yüksek tansiyonu düşürür, kabızlığı giderir, hamilelerin mide bulantısını önler."
'SARA'YA İYİ GELİYOR
Üzümün kireçlenmeyi de önlediğini belirten Prof. Dr. Karadeniz, şunları kaydetti: "Taze üzüm yenilerek dizlerdeki kireçlenme önlenir,
romatizma ve mafsal iltihabına faydalıdır. Fil hastalığında üzüm ağacının külü
sirke ile karıştırılıp şişlik üzerine konursa faydalı gelir. İktidarsızlığa kuru üzüm iyi gelmektedir. Sedef hastalığında kuru üzüm lapası yaralara sürülürse şifalı olur. Üzüm yaprağı usaresi suyla karıştırılıp saçlar yıkanırsa saçları uzatır. Damar sertliğine karşı üzüm hoşafı içilmelidir.
Saraya karşı üzüm hoşafı iyi gelir. Üzüm pekmezi akciğer veremine, asap bozukluğuna, kansızlığa, karaciğer zafiyetine iyi gelir. Zindeleşmek için üzüm pekmezi içilmelidir. Üzüm pekmezi içilirse ayaktaki yaralara faydalı olur. Dizanteriye karşı üzüm yaprağı usaresinden içilmelidir. Göz nezlesinde
arpa unu ile üzüm yaprağı su ile hamur yapılarak göz üzerine konursa şifalı olur. Kan tükürmeye karşı üzüm yaprağı suyu içilmelidir. Baharda asmaların kesilen yerlerinden akan su
egzama, bağırsak kanamaları, deri ve göz hastalıklarına karşı deva olarak kullanılır. Tohumlarından elde edilen üzüm yağı ishale karşı
tavsiye edilmektedir. Üzüm yorgunluk gidericidir, beden ve
zihin gücünü artırır, gözün görme gücünü destekler.
Sinirleri yatıştırır, karaciğeri güçlendirir, kalp büyümesini önler, hazmı kolaylaştırır, kabızlığı giderir, tansiyonu düşürür ve tansiyonu düzenler. Üzüm basura ve romatizmaya iyi gelir. Taze üzüm çok yenirse şişmanlatır. Kuru üzüm kan yapar, cildi güzelleştirir, kanı tazeler. Sivilceleri yok eder. nekahet dönemini kısaltır."
Prof. Dr. Karadeniz, "Koruk (ekşi üzüm) henüz olgunlaşmamış, ekşi, ham üzümdür. Üzüm koruğu suyu kalp rahatsızlıklarına ve ülsere iyi gelmektedir. Ezilmiş koruk üzüm kanserli uzva konulursa şifalı olmaktadır. İştah açar, göz ağrılarını dindirir. Kurdeşen hastalığına karşı koruk şerbeti
peynir suyuyla içilmelidir. Fil hastalığında ekşi üzüm suyu sirke ile lapa şeklinde bacağa bağlanırsa şifa elde edilir. Hamilelikten kaynaklanan ayak ve bacak şişmelerinde koruk üzüm suyuna batırılan bir bez bu uzuvlar üzerine bağlanırsa şişler iner. Ham üzüm suyundan üç
bardak aç karnına içilirse böbrek taşlarını eritir. Ham üzüm suyu fazla safra salgısını ve safradan kaynaklanan baş ağrısını keser. Ham üzüm suyu karaciğere faydalıdır. Asma yaprağı içerdiği tanen ile kabız, haricen ise kan durdurucu, sivilcelerde cerahat toplayıcı etki gösterir. Haricen taze yapraklar tavsiye edilirken, dahilen ise 50 gram yaprak 1 litre suda kaynatılıp günde 3-4 bardak içilir" şeklinde konuştu.