Danimarka,
Kanada ve ABD’nin
New York kentinde,
gıda ürünlerinde
kalp sağlığına karşı en zararlı yağ türü olan
trans yağların kullanımı
yasaklanıyor.
McDonalds, Kentucky Fried Chicken, FritoLay gibi uluslararası fast food devleri, ABD ve Kanada gibi gelişmiş ülkelerde satılan ürünlerinde trans yağ kullanımına son verecekleri duyurdu. FritoLay patates
cipslerinde yine kalp sağlığına zararlı olan doymuş yağ kullanımını azaltacağını açıkladı. Ancak bu şirketlerden hiçbiri,
Harvard Üniversitesi tarafından “Sigara kadar zararlı” olarak yorumlanan trans yağ kullanımına
Türkiye’de son verilmesi için bir adım atmadı. Daha da önemlisi, Türkiye’de satılan gıda ürünlerde ne kadar trans yağ, doymuş yağ ve tuz kullandıklarını açıklamıyorlar. Türk tüketiciler bir gıda ürünü satın aldıklarında, içinde ne kadar zararlı yağ olduğunu öğrenemiyor. Çünkü paket üzerindeki
besin tablosunda sadece kalori, toplam yağ, protein ve karbonhidrat bilgileri yer alıyor.
McDonald’s gibisi yok!
Dünyanın en büyük fast food zinciri McDonalds’ın, ABD’de satılan bir BigMac burgerinin paketine tüm besin değerleri yer alıyor. Trans ve doymuş yağ oranları en detaylı şekilde anlatılıyor. Tuz ve lif oranı tüketiciye sunuluyor. Bunun yanısıra BigMac’te bulunan yağ, kalori ve tuz miktarının; bir insanın günlük alması gereken maksimum değerlere olan oranları veriliyor. Türkiye’de satılan bir BigMac paketinin üzerinde ise sadece şirketin logosu bulunuyor.
Tablo, paketin yüzde 40’ı
ABD’de Gıda ve
İlaç Kurumu’nun (FDA) 1994 yılında getirdiği standartlara göre, gıda ürünü paketlerinde önce porsiyon miktarı belirtiliyor, sonra kalori, yağ, karbonhidrat, protein, kolesterol ve sodyum miktarı yazılıyor. Yağdan alınan kalorinin miktarı ve doymuş yağlar ile trans yağ oranları sıralanıyor. Besin tablosunun en önemli özelliği bir maddenin günlük ihtiyacın ne kadarını karşıladığını belirtmesi... Örneğin bir cips paketinin etiketinde, 1 porsiyondaki doymuş yağ oranının, günlük sınırın yüzde 25’ine tekabül ettiği mutlaka belirtiliyor. Besin tablosu paketin bir yüzünün en az yüzde 40’ını kaplamak zorunda. Yazılar ise en az 1.5 milim yüksekliğinde olmalı.
İngiltere’de bilgi zorunlu
İngiltere’de etiketteki bilgileri Gıda Standartları Dairesi (FSA) belirliyor. Etiketteki bilgiler genellikle 100 gram ya da 100 mililitre üzerinden veriliyor. Bir porsiyondaki miktarlar da belirtiliyor. Etikette kalori, protein, karbonhidrat, nişasta,
şeker, yağ, lif ve sodyum miktarı belirtiliyor. Yağ oranı doymuş ya da doymamış yağ olarak detaylı veriliyor. Özellikle ikincisi
hayvan yağları kullanılan ürünlere karşı uyarı niteliği taşıyor.
Meksika, ABD’yi örnek aldı
Avrupa Birliği Komisyonu’nun normları uyarınca kalori, protein, karbonhidrat, yağ, trans yağ, doymuş yağ, şeker, lif ve sodyum miktarının belirtilmesini zorunlu kılıyor. ABD’de olduğu gibi Kanada’da da günlük değerlere göre yüzdeler veriliyor. Etiketin paketin görülebilir alanının yüzde 15’inden
küçük olması yasak. Meksika’da ABD’dekiyle aynı paketleme
uygulaması var. Meksika
Ticaret Bakanlığı tarafından başlatılan uygulama 1996 yılından beri kullanılıyor.
McDonald’s restoranlarında satılan bir adet BigMac burgerinde, 560 kalori, 1.5 gram trans yağ, 10 gram doymuş yağ, 8 gram şeker, 1010 miligram sodyum bulunuyor. Bir başka deyişle, BigMac’te günlük alınması gereken yağ oranın yüzde 47’si bulunuyor. Ancak bu bilgileri sadece ABD’de yaşayan McDonald’s müşterileri öğrenebiliyor. Çünkü paketin yan ve alt bölümlerine
Amerikan Gıda ve İlaç Kurumu’nun (FDA) kurallarına uygun besin tablosu konmuş. Tablo paketin arka yüzünü tamamen kaplıyor. Pakette ayrıca “İşte ben bunu yiyiyorum” sloganı yer alıyor. Türkiye’deki BigMac ambalajlarının üzerinde ise sadece McDonald’s logosu ve paketi
İzmir’de üreten şirketin adı yazıyor.
BİZDEKİ PAKETLERDE NEREDEYSE HİÇ BİLGİ YOK
İngiliz Gıda Standartları Kurumu’nun (FSA) verdiği örnek besin tablosu, marketlerde satılan tüm gıda ürünlerinin üzerinde yer alıyor. Tabloda, kalbe zararlı olan doymuş yağ oranları ve günlük alınması gereken miktara oranları detaylı şekilde veriliyor. Türkiye’de satılan ürünlerde, küçük puntolarla ve büyüteç olmaksızın zor görünecek bir besin tablosu veriliyor. Üstelik trans yağ ve doymuş yağa ilişkin bilgiler yer almıyor. Örneğin Doritos Taco patates cipsinde zararlı yağ olup olmadığını öğrenmek mümkün değil...
UZMANLAR NE DİYOR?
Tüketiciler
baskı yapmalı
* Rahime Petek
Ataman (TMMOB Gıda Mühendisleri Odası Başkanı): Ne ABD, ne Avrupa ne de Türkiye’de trans yağ kullanımını engelleyen yasal bir
düzenleme yok. Bu nedenle ancak tüketicinin, yani halkın büyük tepkisi ortaya çıktığında firmalar bu gibi tedbirler alıyorlar. ABD’de de tüketiciler yeterli baskıyı oluşturabildiği için, firmalar doğmuş ya da trans yağ kullanımına son verdi. Bunu Türk tüketiciler de yapmalı. Ayrıca gofret,
bisküvi gibi ürünlerin etiketlerinde de trans yağ asidi miktarının belirtilmesi için ulusal beslenme politikalarının oluşturulması ve yürütülmesi sırasında tedbirler alınmalı.
Domuza uyarı var trans yağına yok
*
Gürol Ergin (Gıda mühendisi ve
CHP Muğla Milletvekili): ABD’nin bu konuda karar vermesi kamuoyunun baskısı sonucu olmuştur. Türkiye’de üzülerek söylemek gerekirse ne kamuoyundan ne de hükümet kanadından bu tür baskı geliyor. Bu tür şirketler önce ticari açıdan karlarını maksimize etmeye bakarlar. Genelde de doymuş ve trans yağlar daha
ucuzdur. Nasıl kamuya ait büyük kurumların bazı ürünlerinde ’
domuz yağı yoktur’uyarısı varsa, etiketlerde trans yağ uyarısı da olmalı. Gazlı içecekler de doymuş yağlar kadar tehlikeli. İçinde tat ve
renk vermek amacıyla konulan katkı maddesi bulunan bütün maddelere kuşku ile bakmak gerekiyor.
Firmalar maliyetleri artacağı için trans yağ kullanmaktan vazgeçmiyor
* Hacer Kaya (
Beslenme uzmanı): Trans ve doymuş yağ kronik kalp hastalıkları, şeker hastalıkları, yüksek
tansiyon ve çocukluk çağı obezitesinde önemli etkendir. Son yapılan araştırmalarda doğmuş yağ oranının yüzde 25 azaltılmasının meme kanserinin azaltılmasında çok önemli etkiye sahip olduğunu ortaya koymuştur. Amerika’da yapılan şey çok doğru bir adımdır. Umarım bizim ülkemizde de dikkate alınır. Firmalar maliyeti artıracağı için trans yağdan vazgeçmiyor. Ancak kamuoyu tepkisiyle firmaların bu gibi kararlar alması sağlanabilir.