Memorial Hizmet Hastanesi Kardiyoloji Bölümü’nden Doç. Dr. Suat Altınmakas, ani kalp ölümlerinin erken tanı ve doğru tedavi ile önlenebildiğini bildirdi. Ani ölümü yaklaşık bir saat içinde bilincin kaybolması ve doğal ölümün oluşması olarak tanımlayan Altınmakas, “Bu bir saatlik dönem, bazı insanlarda olayın başlaması ile ölümün gerçekleşmesi arasında sadece dakikalar olabilmektedir. Bu dönemde olayın başlaması ile ilk hissedilenler; göğüs ağrısı, nefes darlığı ve çarpıntı olabilmektedir. Bu şikâyetlerin daha hafif şiddette olanları, olay öncesi günlerde ve haftalarda da olabilmektedir. Olayın başlamasını takiben kısa sürelerde kalbin durması ve beyin kan akımının kesilmesi sonucu bilinç kaybı yaşanmakta ve biyolojik ölüm dakikalar içinde gelişmektedir.” dedi. ‘ANİ ÖLÜMLERE ERKEKLERDE DAHA SIK RASTLANIYOR’ Ani ölümlerin her yaş grubunda görülebildiğini söyleyen Dr. Altınmakas, hastalığın 35 yaş üzeri kişilerde ve özellikle erkeklerde daha sık görüldüğünü söyledi. Altınmakas, “35 yaş üzeri grupta görülmesinin en önemli nedeni; koroner kalp hastalığı olup, ayrıca kalp kası hastalıkları, kalp kapak hastalıkları ve kalbi tutan diğer hastalıklar önemli diğer nedenler arasındadır. Ani kardiyak ölümün sıklığı, bilinen ciddi kalp hastalığı olanlar arasında yüzde 10–25 gibi oranlara çıkabilmektedir. 35 yaş üzeri genel popülasyonda bir yıllık dönem için 500-1000 kişi arasında bir kişide görülmektedir. Erkeklerde menopoza girmemiş kadınlara oranla ani ölüm sıklığı 10 katı kadar daha fazla iken, bu oran menopoz sonrası artan yaş ile hızla kapanmaktadır.” şeklinde konuştu. Altınmakas hipertansiyon, sigara içilmesi, artan yaş, ortalama kalp hızının yüksek olması, ekokardiyografide kalp kasılma gücünün azalmış olması, solunum fonksiyon testi dediğimiz testte bazı bulguların elde edilmesi, bilinen koroner damar hastalığının varlığı gibi faktörlerin ani ölüm riskini ciddi oranda arttırdığını vurguladı. ‘35 YAŞ ÜZERİNDEKİ KİŞİLER KALP TARAMASINDAN GEÇMELİ’ Ani ölümlerin özellikle kalıtsal kalp kası hastalığı ve kalıtsal bazı ritm bozukluğuna neden olan hastalıklara sahip olanlarda daha belirgin olarak ortaya çıktığını ifade eden Altınmakas, “Ancak ani ölüm hala nedenleri ve risk faktörleri araştırılan bir konu olup, tüm detayları bilinmemekle birlikte, nedeni, temel olarak bağlandığı koroner damar hastalıklarıdır. Ani ölüm vakalarında otopsi verileri, olguların yüzde 75’inde olay öncesi bilinen veya bilinmeyen yani sessiz şekilde geçirilen bir kalp krizi olduğunu göstermiştir. Ayrıca koroner damar hastalığında hiçbir yakınma olmadan hastalığın kendisini yüzde 25–30 oranında ani ölüm şeklinde göstermesi, hastalığın ne kadar sessiz seyredebileceğinin önemli bir göstergesidir. Bu veriler ışığında ani ölümlerin yüzde 95’ nin kalp kaynaklı; bunların büyük kısmının ise koroner damar hastalığından kaynaklandığını bilmek önemlidir.“ diye konuştu. Hastalığın önlenmesinde erken tanı ve tedavinin önemine dikkat çeken Dr. Altınmakas sözlerini şu şekilde tamamladı: “Özellikle 35 yaş üzerindeki insanlarda sıkça görülen ve büyük oranda sessiz seyreden, artan yaş ile sıklığı artan, koroner damar hastalığının erken tanı ve doğru tedavisinin ne kadar önemli olduğu ortaya çıkmaktadır. Ayrıca ailesel ve bazen kendini ani ölümle gösteren kalp kası ve ritm bozuklularında ise; aile üyelerinin bu hastalıklar açısından taranması önem arz etmektedir.” CİHAN