Geçen yıl Ankara'nın Ostim ve
İvedik Sanayi Merkezi'nde yaşanan, 20 kişinin
ölüm nedenleri arasında gösterilen basınçlı
oksijen tüpleri
ülke gündeminin ilk sırasına oturmuştu. Daha çok
hastanelere verilen oksijen tüpleri, içindeki hava basıncı ve taşımada yaşanan sorunlar nedeniyle tehlikeli olduğu yönünde tartışmalar yaşanmıştı.
"OKSİJEN ÜRETEN JENERATÖR İLE RİSKLER ORTADAN KALKTI"
Ankaralı TESA Medikal firması, oksijen
üretimi sağlayacak
jeneratör üreterek, bu riskleri ortadan kaldırdı. Erzurumlu iş adamı Efkar Özcan'ın oksijen jeneratörünü üretmesinin sebebi, yaşadığı talihsiz olaylarla ilgili. Özcan'ın ilk çocuğunun doğumunda hastanede oksijen tüpü olmaması dolayısıyla
özürlü doğması ve kardeşinin geçirdiği
trafik kazası sonucu ambulansta oksijen tüpünün yer almamasından dolayı kardeşini kaybetmesi, kendisini bu sektöre yönelmesine yol açmış.
İş adamı Efkar Özcan'ın, yıllarca
Sağlık Bakanlığı,
TÜBİTAK,
Hıfzıssıhha üçgeninde çeşitli girişimlerde bulunmasının ardından gerekli işlemlere başlaması için izin çıkmış. Oksijen jeneratörünün fikir babası olan ve patentini de alan Özcan,
Sağlık Bakanlığı'nın yanı sıra üniversite v
e devlet hastanelerine bu
sistemi kurdu. Hastanelerin büyüklüğüne göre oksijen jeneratörlerini kuran Özcan, sistemin en önemli özelliğinin yanıcı, parlayıcı ve
patlayıcı riskler oluşturmaması olduğunu söyledi.
"SİSTEM, ATMOSFERDEKİ HAVAYI VE ORTAMDAKİ OKSİJENİ ALIYOR"
Mevcut oksijen tüplerindeki yoğunluğun tam olarak bilinmediğini belirten Özcan, bir hastanenin ortalama 20 oksijen tüpü kullandığını ve bir tüpte 6 bin metreküp oksijen bulunduğunu ifade etti. Kendi oksijen jeneratörlerinin dakikada 2 bin 450 dakikalık oksijen ürettiğini ve yoğunluğun da yüzde 90 ila 96 arasında olduğunu kaydeden Özcan, jeneratörün çalışmasını şöyle özetledi:
"Sistem, atmosferdeki havayı ve mevcut ortamdaki oksijeni alıyor. Yüzde 20'lik oksijeni alıp yoğunlaştırıyor. Sistem sayesinde jeneratör hem oksijen üretiyor hem denetliyor hem de bu oksijeni kullanıyor. Oksijen, yoğunluğunun azalmasıyla alt sisteme düştüğünde
alarm verir, sistem kendini durdurur ve yedek olan jeneratör çalışmaya başlar."
"TAMAMEN YERLİ ÜRETİM"
Oksijen jeneratörünün tamamen
yerli üretim olduğunu ve parçalarının yerli malı olduğunun altını çizen Özcan, herhangi bir
arıza karşısında Türkiye'nin her yerine parça sorunu yaşamadan müdahale ettiğini söyledi. Sistemin en büyük özelliğinin de çok yüksek maliyetler getirmediğini söyleyen Özcan, "Biz bu pazara girdiğimizde oksijen tüplerinin birim maliyeti 30 TL'ydi. Şimdi 8 TL'ye kadar düştü. Bu sistem 2 yılda amorti ediyor kendisini." dedi.
Ege
Üniversitesi
Tıp Fakültesi gibi birçok devlet ve özel hastaneye bu sistemi kurduklarını belirten Özcan, mevcut oksijen tüplerinin 150-200 bar arasında, kendi ürettikleri jeneratörün ise 4-6 bar arasında çalıştığına işaret etti. Özcan,
Afganistan ve Sudan'da da bu sistemi kurma çalışmaları içinde olduğunu dile getirdi.
(CİHAN)