Test aşamasında olan aşı, bağışıklık sisteminde "kırmızı hat" olarak düşünülen deri tabakasının içine yapılıyor. Bahar nezlesinin tedavisi antihistamin ya da stereoit gibi ilaçlarla yapılıyor. Çok ağır vakalarda tabletler ya da deri altına polen enjeksiyonu kullanılabiliyor. İlaçların dozları polene olan toleransı artırabilmek için üç yıl boyunca yavaş yavaş artırılıyor. Araştırma ekibi, derinin bağışıklık sisteminin bir parçası olan kan hücreleri ile dolu kısmına yüzeyden enjeksiyon yapmaya çalışıyor. Bu yöntem, dozu mevcut aşılardan 2000 kat daha az olan küçük oranlarda polenlerin kullanılabileceği ve daha az enjeksiyon gerekeceği anlamına geliyor. Dr. Stephen Till, "Bu bambaşka bir yöntem. Enjeksiyonlar neredeyse deri yüzeyinde olacak kadar yapay" dedi. "BÜYÜK BİR ADIM" 30 hasta üzerinde yapılan ve Alerji ve Klinik İmmünoloji Dergisi'nde yayınlanan testlerin sonuçlarına göre, yeşil çimen polenlerine karşı alerjik reaksiyon aşıyla birlikte azalıyor. Hastaların üçte birine iki günde bir altı enjeksiyon yapıldı. Başta enjeksiyon deri üzerinde büyük bir yumru olarak kaldı ancak zamanla yumrunun büyüklüğü azaldı. Araştırmacılar, bunun yeşil çimen polenlerine karşı alerjik reaksiyonu durdurduğunu söylüyor. Dr. Till, "Eğer bu yöntem etkili olursa, astım ya da gıda alerjisi gibi diğer alerjik hastalıklara da uygulanabilecek yeni bilimsel ve klinik bir yaklaşım ortaya çıkmış olacak" dedi. Allergy UK derneğinin klinik hizmetler bölümünün direktörü Maureen Jenkins, bunun "alerji mağduru kişiler için umut yaratan heyecan verici bir gelişme olduğunu" belirtti. Jenkins, "Aşı eğer başarılı olursa bahar nezlesi için şu anda uygulanan ve yıllar süren immünoterapi tedavisinden daha çabuk ve daha kolay olacak. Bu ayrıca masrafları da azaltacaktır. Eğer bu enejeksiyonlar bahar nezlesini sona erdirmede etkili olursa, bu sık yaşanan ancak azımsanan alerji hastalığı ile mücadelede büyük bir adım olacak" dedi.