Hüseyin Yağmur | samanyoluhaber.com
Şakası Yok! Coronavirus'e Bir Kere Daha Dikkat!
Sevgili dostlar, coronavirüs ile mücadele sürecimde edindiğim bazı bilgi ve tecrübeleri sizlerle paylaşmamın yararlı olabileceğini düşünerek bu yazıyı kaleme aldım.
Bu konuda ben bir uzman değilim. Dolayısıyla yazacağım şeyler öğrendiğim bilgilere ve kendi tecrübelerime dayalı olacaktır.
Ama önce bir kere daha dikkatlerinizi çekmek istiyorum: coronavirüs tehlikesi henüz geçmiş değil, aksine tehlike büyüyerek artmaya devam ediyor. Özellikle Amerika ve Avrupa başta olmak üzere dünyada hız kesmeden yayılmaya devam ediyor.
DW Türkçe servisinin verdiği haber bir hayli ürkütücü.
Koronavirüs salgını tüm dünyada endişe ile izlenirken Amerika Birleşik Devletleri'nde (ABD) toplam vaka sayısı 22 milyonu geçti. Johns Hopkins Üniversitesi verilerine göre son 24 saatte 3 bin 656 kişi yaşamını yitirirken, 269 binin üzerinde yeni vaka tespit edildi.
Ülkede pandeminin başından bu yana toplam 372 binden fazla kişi salgında yaşamını yitirdi. Bu bir ülkede kaydedilen en yüksek rakam. Dünya genelinde ise toplam koronavirüs vaka sayısı 90 milyona, ölü sayısı da 2 milyona yaklaştı.
İngiltere‘de de durum son derece kritik bir seviyeye ulaştı.
Orada yaşayan bir arkadaşımdan öğrendiğime göre, hastanelerde yer olmadığından, yatması gereken bazı hastaları bile eve geri gönderiyorlar.
Almanya'da ise salgında hayatını kaybedenlerin sayısı 40 binin üzerine çıkarken, her gün on bin civarı yeni vaka tespit ediliyor.
Bu haberi okuyunca, korona virüs hastalığını en ağır şekliyle yaşamış biri olarak sizleri bir kere daha uyarma ihtiyacını hissettim. Her ne kadar aşı bulundu ve aşılanmaya başlandı gibi haberler bizleri biraz rehavete sevk etse de virüs, en ağır tahribatını bu rehavet sırasında verecek gibi gözüküyor.
Öncelikle, Coronavirüs hayatımızda yeni bir vaka. Bu gizemli varlıkla ilgili bilgiler herkes tarafından yeterince bilinmiyor zannediyorum. Bazı şeyler başa gelince, yaşanınca daha iyi öğreniliyor zannediyorum. Bu konuda dünyada yeterli bir tecrübe henüz oluşmadı.
Bu cansız ama can bulmak için insana saldıran sırlı varlık, görülen o ki, insanda büyük tahribatlar yapmaya bir süre daha devam edecek.
İlk çıktığı Çin’in Vuhan kentinden yayılmaya başlayan Corona virüs bugün, dünyanın tamamına hızlı bir şekilde yayılmaya devam ediyor. Yakın zamanda İngiltere’de mutasyon geçirmiş şekliyle ortaya çıkan virüsün, daha bir hızla yayıldığını haberlerden öğreniyoruz. Mutasyon geçiren bu yeni corona virüsün ne kadar tehlikeli boyutta yayıldığını, pek çok ülkenin peşipeşine İngiltere’den seyahati yasaklamalarından anlıyoruz.
Bizler de çevremizde her gün yeni bir vaka ile karşılaşıyoruz. Dostarımızdan gelen yeni haberlerle irkiliyoruz: - Bizim de testimiz pozitif çıktı, bize dua eder misiniz?
Bununla birlikte bu hastalığa yakalanmış halen hastanede tedavi gören veya evinde atlatmaya çalışan pek çok dosttan da dua talepleri geliyor.. Bütün bu bilgilerle şunu anlatmaya çalışıyorum: Corona virüs ve onun sebep olduğu Covid-19 hastalığı bu gün dünyanın en önemli problemi olmaya devam ediyor.
Elbette corona virüs ile tanışan, covid-19 hastalığı ile mücadele eden herkesin bir tecrübesi oluyor. Şahsen ben bu tecrübelerin paylaşılmasının yararlı olacağını düşünüyorum.
Ben de bu süreçte yaşadıklarımı sıcağı sıcağına (“corona virüsün şakası yok” adlı bir video ile) sizlerle paylaşmıştım. Pek çok çevrelerden öğrendiğime göre bu video dünyada bir hayli ilgiyle izlenmiş. Bireysel izlemelerin yanında topluca da izlenmiş.
Bu video ile yaptığım etkili uyarı için özellikle Amerika ve İngiltere’den bir çok dost bizzat arayıp teşekkür ettiler. Onlardan öğrendiğime göre çevrelerinde genel anlamda corona virüs tehlikesini çok da önemsememe hakimmiş. Bu video sayesinde bir hassasiyet gelişmiş ve insanlar daha bir dikkatli davranmaya başlamışlar.
Videoyu bizzat seyreden bazı büyüklerimizin uyarısıyla bu konuda hassasiyet daha da artmış.
Yoğun bakım servisinde iken, içimden yükselen yoğun bir arzu ile çektiğim bir videonun doğrusu bu kadar etkili olacağını hiç düşünmemiştim.
O videoyu zor şartlarda çektiğimi de ifade etmeliyim: Yoğun bakımda, değişik aletlerle yatağa bağımlı, burnumda oksijen aleti, biraz fazla konuştuğumda nabız artıyor ve alet uyarı sinyallerine başlıyor. O durumda görevli hemşire hemen kontrol için geliyor.
Video çekimine başladıktan yaklaşık beş dakika sonra EKG aleti uyarı sinyalleri vermeye başladı. Yaklaşık on dakika sonra iki hemşire kontrol için yanıma geldi.. Cep telefonu karşımda ve benim gayet ciddi bir çekim yaptığımı görünce, herhangi bir müdahalede bulunmadılar . Çekim bitinceye kadar beklediler, sonra bende önemli bir problem olmadığını görünce de gittiler.
O video ile corona virüs ile ilk tecrübelerimi sizlerle paylaşmıştım. O video dünyada belki bir ilk idi. Yoğun bakımda çekilmesi yönüyle önemliydi diye düşünüyorum.
Corona virüsün ne kadar tehlikeli olduğunu önemsemeyen pek çok kimsenin uyarılmasına katkı sağladığını öğrendiğimde buna çok sevindim.
Bu ağır şartlarda çektiğim bir video ile bana bu hizmeti gördüren Rabbime sonsuz hamd ediyorum.