Yargıtay Onursal Başkanı Sami Selçuk, Ankara'da katıldığı bir panelde iktidarı eleştirdi. Türkiye'nin demokrasi alanında Avrupa'yı yakalayamadığını ancak buna karşın, sürekli batıya kafa tuttuğunu söyleyen Selçuk, "Sen önce AB'nin prensiplerini benimse, ondan sonra de ki, 'Beni niye almıyorsun'" şeklinde tepki gösterdi.
Başkent'te Özgürlük Araştırmaları Derneği tarafından düzenlenen "28 Şubat" konulu panelde konuşan Sami Selçuk Türkiye'deki insan hakları ve özgürlükler konularına değindi. Yapılan istatistiklere göre Türkiye'de 'Melez demokrasi' bulunduğunu ifade eden Selçuk, bu durumu 'demokrasinin ülkede var olup olmadığının belli olmaması' olarak tanımladı.
Türkiye'nin demokrasi alanında Avrupa'yı yakalayamadığını ancak buna karşın, sürekli batıya kafa tuttuğunu kaydeden Selçuk, "(Diyorlar ki) Ben gereğini yaptım sen niye beni AB'ye almıyorsun. Belki AB'ye hiç almayacaklar. Sen önce AB'nin prensiplerini benimse, ondan sonra de ki, ' Beni niye almıyorsun' diye onları sorguya çek. Bulgaristan bizden sonra başladı, komünist dünyadan ayrıldı. Hızla demokratikleşti, hemen hemen 34 başlığın 32'sini yaptı. Ondan sonra aldılar adamı bizden önce 90'lı yıllarda. Bütün bu başlıkları yapacağım diye söz verdi, gereğini yaptı. Yapmasaydı elbette onu da almayacaklardı, ama yaptı. Sende 32'ye gel seni de alsınlar." şeklinde konuştu.
EY AVRUPA BİRLİĞİ! DEMEK KOLAY
Türkiye'nin AB insan hakları mahkemesi önünde sürekli mahcup duruma düştüğünü kaydeden Selçuk, "Dünya'nın hiçbir ülkesi bugüne kadar bir gün içinde 12 kez düşünce özgürlüğünü ihlal ettiği için mahkum olmadı. Bu rekor bizde 1 gün içinde. Şimdi, güçlü olursun elbette konuşursun. Ama adam bunları önüne getirdiği zaman ne diyeceksin? Yani Ey Avrupa Birliği vesaire demek kolay. Ama bunları yerine getirmezseniz adam güler size. Ve sizi ciddiye almaz." diye konuştu.
'HAKİMLERLE UĞRAŞMAYI BIRAKIN'
İktidarın kendine bakıp nerede hata yaptığını sorgulaması gerektiğini belirten Yargıtay Onursal Başkanı Selçuk, "Sizden istediğimiz bu. Sizinle bizim kavgamız yok, düşünmeniz özgür düşünmeniz. Kafanızdaki kelepçeleri bitarafa bırakın, parti işini bir kenara bırakın Türkiye'yi öne alarak deyin ki nerede hata yapıyoruz. Bu soruyu sorun. Anayasa mahkemesi bir karar veriyor belli bir basın karara saldırıyor. Ya akıl alacak gibi değil. Hâkimlerin menşeine bakıyor. 'Seni şu seçti de işte öyle karar verdin' diyor. Öbür tarafa bakıyorsunuz, 3 tane muhalif var. 'Çünkü onu diyor falanca seçti'. Ya bırakın hakimlerle uğraşmayı. Verilen karara bakın. Karşı oy gerekçesine bakın. Ben okumadım daha. Okuyacağım." ifadelerini kullandı. CİHAN