CHP Diyarbakır birinci sıra milletvekili adayı Naci Sapan, AK Parti ve Saray iktidarının 'kamu düzeni sağlıyoruz' diyerek iç savaş provalarını sahneye koyduklarını, var olan kamu düzenini bozmak için her türlü hileye başvurduklarını söyledi. Sapan, "Bir ülkenin insanları kendi topraklarında beyaz bayrak açarak sokağa çıkıyorsa, o ülkede zaten kamu düzeni yoktur." dedi.

Kirli bir savaş oyunu sergileyerek kamu düzeni sağlamanın mümkün olmadığını söyleyen Naci Sapan, devlet erkini elinde bulunduran AK Parti ve Saray ikilisinin iktidarlarını süreklileştirmek hırsı ile ülkeyi kan gölüne dönüştürmek gibi bir gayretin içine girdiklerini, daha fazla zarar vermemeleri için bir an önce devre dışı kalmaları gerektiğini ifade etti. Yazılı açıklama yapan Sapan, "Bunlar kaldıkça ülke daha fazla geriliyor, sıkıntılar artıyor, ekonomik batak giderek derinleşiyor. O nedenle 1 Kasım itibariyle bunların bağlarını tümden koparmak gerekiyor" ifadelerini kullandı.

AK Parti ve Saraylı zihniyetin sürekli kamu düzeninden söz ettiğini belirten Naci Sapan, hangi kamuoyu sorusunu sorarak sözlerini şöyle sürdürdü: "Şimdi soruyorum; hem AKP'ye hem de sarayın savaşçı zihniyetine, hangi kamu düzeni. Ülkede kamu düzeni mi bıraktınız. Bütün kurumlarınız kokuşmuş, her türlü kokuyu yayıyor. Ülke de iyi-kötü bir kamu düzeni vardı, onu da sizler bozdunuz. Yargıdan güvenlik birimlerine kadar uzanan güzergâhta bir düzensizlik hâkim. Kim yarattı bu düzensizliği. Elbette ki AKP iktidarı. Bir ülkenin yurttaşları kendi topraklarında sokağa çıkmak için beyaz bayrak açıyorsa, oralarda kamu düzeninden söz etmek mümkün mü?. Böyle bir durum o ülke için züldür, ülkeyi yönetenler için züldür."

'Kamu düzeni sağlıyorum' adı altında ilçeleri, beldeleri, mahalleleri savaş alanına çeviren, iç savaş provaları gerçekleştiren bu zihniyetin bir an önce ülke yönetiminden el çektirilmesi gerektiği artık netleştiğini belirten Sapan, "En yakın tarih de 1 Kasım'dır. Yurttaşlık görevimizi yerine getirip, bunları bir daha dönmemek ve hesap vermek üzere iktidardan uzaklaştırmalıyız. Genç insanların ölümlerinden sorumlu olan bu savaşçı zihniyeti ortadan kaldırmanın tek yolu, onları sandığa gömmek olacaktır. Bu bir görev olarak kendini dayatıyor. Demokrasi güçlerinin, halkımızın, ülkenin geleceği adına, çocuklarımızın geleceği için bu görevi en iyi şekilde yerine getireceğine inanıyorum." dedi. CİHAN