Milli Savunma Bakanı Fikri Işık, Fırat Kalkanı operasyonuyla ilgili olarak, “Şehitler veriyoruz. Canımız yanıyor, ciğerparelerimizi toprağa veriyoruz. Ancak, şunu da çok iyi biliyoruz ki 4-5 bin yıllık devlet geleneği olan bir milletin evlatları olarak, gerektiğinde hür ve bağımsız yaşamak için şehit vermeyi göze alamazsak, bu topraklar bize kıyamete kadar ilelebet vatan olmaz” dedi.
Suriye topraklarının bizim vatanımız olmadığının bile farkında olmadan konuşma yapan "hisli bakan" Fikri Işık, Savunma Bakanı olarak komşu ülke toprağında ne için savaştığımızı bile halen topluma izah edemedi.
Mili Savunma Bakanı Fikri Işık, Kocaeli’nin Gölcük ilçesinde “Yeni Türkiye’de Sivil Toplumla Cumartesi Buluşmaları” toplantısı kapsamında sivil toplum kuruluşları temsilcileriyle bir araya geldi. Gölcük Yeniköy Ilıca Termal Tesisleri’nde düzenlenen toplantıda konuşan Fikri Işık Fırat Kalkanı operasyonuyla ilgili, “Bölgemiz de tarihin yeniden yazıldığı bir süreci yaşıyoruz. Bu süreçte hiç kimsenin bu bölgeden Türkiye’yi hesaba katmadan bir şey yapılamayacağını bilmesini istiyoruz” dedi.
Bakan Işık, “Birinci önceliğimiz ülkemizin huzuru ve güvenliğidir. Ülkemizin huzuru ve güvenliği gerektirdiği için bugün El Bab’ta operasyon yapıyoruz. Özgür Suriye ordusuyla oradan Türkiye’ye yönelik bir tehdidi bertaraf etmek için mücadele ediyoruz. Ülkemizin güvenliği gerektirirse elbette başka operasyonları da hiç çekinmeden yaparız. Önemli olan Türkiye’ye yönelik tehdidin nereden gelirse gelsin kaynağında yok etmek, imha etmektir. Bütün bunları yaparken elbette zor bir süreçten geçtiğimizin de farkındayız. Şehitler veriyoruz. Canımız yanıyor, ciğerparelerimizi toprağa veriyoruz. Ancak, şunu da çok iyi biliyoruz ki 4-5 bin yıllık devlet geleneği olan bir milletin evlatları olarak gerektiğinde hür ve bağımsız yaşamak için şehit vermeyi göze alamazsak bu topraklar bize kıyamete kadar ilelebet vatan olmaz. En az şehit ve gazi vererek bu noktada operasyonları tamamlamayı hedefliyoruz. Bizim ne Suriye’nin, ne de bir başka ülkenin tek karış toprağında gözümüz yok. Maalesef bizim bu noktadaki tavrımızı anlayamayanlar şimdi ‘efendim politika değişikliği mi var?’ diyor. Hayır, bizim baştan beri tavrımız net. Biz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘Yurtta Sulh, Cihanda Sulh’ ilkesine sonuna kadar sahip çıktık ve çıkmaya devam edeceğiz. Ama hiç kimse de bölgemizde gelişen olaylara Türkiye’nin kayıtsız kalmasını beklemesin” diye konuştu.