HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kendilerine ulaşamadığı yönündeki beyanına, "Kendileri bana ulaşmaya çalışmış olabilir ama önemli olan bana ulaşmaları değil. Orada katliama uğrayan bir halk var, arasınlar onlardan özür dilesinler." şeklinde karşılık verdi.
Selahattin Demirtaş, Sancaktepe ve Pendik'teki mitingiler için Atatürk Havalimanı'na geldi. Diyarbakır mitinginde meydana gelen patlamaya ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kendilerine ulaşamadığı şeklindeki beyanına değinen Demirtaş, konuyla ilgili arkadaşlarının Cumhurbaşkanı'nın aradığını ilettiklerini söyledi.
İki küçük kızının da dahil olmak üzere yüzlerce çocuğun orada ölmek üzere olduklarını gördüğünü dile getiren Demirtaş, "Yüzlerce çocuğun, bebek arabalarındaki bebeklerin ve gaz bombasıyla nefes alamaz hale geldiler. Küçük çocuklar, yaşlı insanlar yaralılar… Benim korumalarım vücudu parçalanmış birisini taşıdılar ve yolda vefat ettiğini hastaneye yetiştiremediğini söylediler. İki ölü olduğunu söylediler ilk etapta 100 yaralı bilgisi geldi bana ve ben çıktım sağduyu açıklaması yaptım. Ne yaralı ne ölü bilgisi vermedim. Paniği büyütmemek için. Aynı saatlerde Cumhurbaşkanı Eskişehir'de mitingde konuşuyor ve yine bize saldırıyor. Ne bir başsağlığı ne bir geçmiş olsun ne bir üzüntü beyanı var. Ülkenin Cumhurbaşkanı bir saat Eskişehir mitinginde konuştu. Bu vahşi katliama, saldırıya dair tek cümle etmedi. Dolayısıyla kendileri bana ulaşmaya çalışmış olabilir ama önemli olan bana ulaşmaları değil. Orada katliama uğrayan bir halk var arasınlar onlardan özür dilesinler, üzüntülerini dile getirsinler. Buyursun Diyarbakır'a gitsinler Cumhurbaşkanı 77 milyonun cumhurbaşkanı değil mi? Katliamın yapıldığı yere çiçek bıraksın. Mesele ben değilim, mesele halk, halka karşı özür borçları var. Hedef gösterdikleri için yalan iftira üzerine kampanya yürüttükleri için bizi bu kadar düşmanca bir saldırının hedefi haline getirdikleri için dolayısıyla şahsımla ilgili bir mevzu değildir. Bütün Türkiye'ye özür borçları var ve yarın seçim akşamı çıkar ve kampanya boyunca kullandıkları dilden üzüntü duyduklarını hata yaptıklarını kabul eder. Türkiye toplumundan özür dilesinler, üzüntülerini onlara belirtsinler. Mevzu ben değilim." dedi.
'BÜYÜK BİR KAOS HEDEFLENDİ TÜM FATURA HDP'YE ÇIKARILACAKTI'
Olay yerinde patlama kaynaklı değil, düşme nedeniyle yaşamını yitiren bir çocuğun da olduğu belirtildiğini aktaran Demirtaş, hali hazırda 3 arkadaşının yaşamını yitirdiğini, 350'den fazlada yaralının olduğunu dile getirdi. Yaklaşık 30 kişinin ağır olduğunu kaydeden Demirtaş, "Tedavileri Diyarbakır ve çevre hastanelerde sürüyor. Bazı arkadaşlarımız taburcu edildi. Çok büyük bir katliam girişimiydi, hem patlama esnasında hem de sonrasında yüzlerce insanın ölmesi hedefleniyordu. Görünen o. Arkadaşlarımıza büyük geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Aslında bütün Türkiye'ye geçmiş olsun. Zannedersem dün orada hedeflenin Diyarbakır'da başlayacak büyük bir kaosun bütün Türkiye'ye yayılmasıydı. Bütün faturanın de HDP'ye çıkarmasıydı. Saldırı sonrasında bir kaos oluşsun HDP'liler sağ solu yaktılar diye akşamda yandaş medya üzerinden büyük bir propaganda başlasın diye hedeflediler. Hem sahnedeki sunucumuzdan yöneticimize kadar meydandaki alandaki bütün halkımıza kadar hepsi çok sağ duyulu disiplinli davrandılar." diye konuştu.
'20 METRE MESAFEDE; KIZIM, YAŞLI ANNEM BABAM VARDI'
Konuşma saatinin 5 dakika geciktiğini ifade eden Demirtaş, bunu söylemekte sakınca görmediğini, 5 dakika önce sahnede olması gerektiğini aktardı. Konuşmalar uzayınca 5 dakika arabada beklediğini söyleyen Demirtaş, "Patlamalar tam konuşma yapacağım saate ayarlanmıştı. Yüzlerce çocuk bebek, bebek arabasında kadınlar, yaşlılar tam onların ortasında patladı patlama benim 30 metre kadar uzağımdaydı. İlk patlama biraz daha hafif ikincisi büyük bir patlamaydı. İçinde bulunduğum araba yerinden sarsıldı. Patlamalar güçlüydü. Herkes çocuklarıyla bebekleriyle gelmişti. Benim bütün ailem oradaydı, daha öndeydi. Patlamada 20 metre mesafede 2 kızım, yeğenlerim yaşlı annem, babam bütün ailem mitingdeydi." ifadesini kullandı.
'YÜZBİNLERCE İNSAN, TAM BİR KAOS HESAPLANDI'
Halkı oradan çıkarmaya çalışırken, bir anda gaz bombalarının atıldığını söyleyen Demirtaş sözlerini şöyle tamamladı: "Yani insanlar hem yaralıları, parçalanmış, yanmış vücutları yerden toplamaya çalışıyor. Benim yanımda arkadaşlarım yanmış, parçalanmış bedenleri toplamaya çalışıyor. Bir yandan da polisin attığı gazla nefes almaya çalışıyor. Yardım eden polislerde var fakat gaz atan su sıkan polislerde var. Biz nefes alamaz duruma geldik. Orada yaralılar, ölmek üzere olan insanlara yardım etmeye çalışan insanlar bir yardan da nefes almaya çalışıyor. Yüzbinlerce insan, tam bir kaos hesaplandı. Buradan elde edilmek istenen oydu. Tüm bunların tamamı, HDP bunların hak etmiş gibi gösteren bir medya, cumhurbaşkanı, başbakanın söylemleri üzerinden gelişti. 2 aydır sadece HDP alenen hedefe konulmuş şekilde, 'vatan haini, ülke düşmanı, din düşmanı katli vacip' bu şekilde gösterildi. Seçim kampanyası değil, adeta düşmanca kampanya yürütüldü partimize karşı seçmenlerimize karşı. 124 yerde saldırıya uğradık. Tek bir gözaltı yoktur. Elinde bıçak, kasatura, taş, sopayla Erzurum mitingimize saldıranların fotoğrafları var. Gözaltı yoktur. Cumhurbaşkanına zafer yada bozkurt işareti yaptılar diye gözaltına alınanlar var. Konvoyuna işaret yaptı diye. HDP mitinglerine, seçim bürolarına saldırıp, yakıp yıkanlar, insanlarımızın aracın içinde canlı canlı, diri diri yakanlar isimleri belli gözaltı yok. Böyle bir ortamda seçime doğru gidiyoruz. Öncelikle Allah bunların yanına bırakmasın diyorum. Yarın da inşallah halkımız bunların yanına bırakmasın diyorum. Türkiye'yi ya bunlar yönetecek. Koltuğu için bütün ülkeyi yakmayı göze alanlar yönetecek yada bizler kardeşçe hep birlikte ülkeyi yöneteceğiz. Tercih halkımızındır. İnşallah halkımız vicdanlı bir karar verir. Bizi sağduyulu davranışımız, Diyarbakır halkının, parti yöneticilerinin sağduyulu davranışı katliamın çok daha büyük bir faturayla Türkiye halkına mal olmasını önlemiştir."
CİHAN