Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi'nde süren Soma faciasının ceza davasında, tanık olarak dinlenen maden çavuşu Has Karabeyoğlu, patlamanın olduğu bölgede mazot bidonlarının olduğunu söyledi.
Geçtiğimiz 13 Mayıs'ta Manisa'nın Soma ilçesinde meydana gelen ve 301 madencinin hayatını kaybettiği maden faciasının ceza davası, Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi'nde sürüyor. Dördüncü duruşmanın dördüncü oturumunda tanıkların dinlenmesine devam ediliyor.
Bugünkü davada üçüncü tanık olarak dinlenen ve 8 yıllık madenci olan Has Karabeyoğlu, o gün yaşadıklarını anlattı. Facianın yaşandığı gün 14.20 sıralarında madende top atılacağı bilgisinin kendilerine geldiğini aktaran Karabeyoğlu, şunları ifade etti: "Ocak taramamız var. Eksikleri tamamladık. Top atılacağını duydum. 14.20'de top atıldı. 20 dakika kadar daha çalıştık. Ardından bir patlama sesi duydum. Biz sadece gürültüsünü duyduk. Ardından hemen duman geldi."
Mahkeme Başkanı Aytaç Ballı'nın dumanın nereden geldiğini bilip, bilmediğini sorması üzerine Has Karabeyoğlu, dördüncü bandın ikinci tahrik motorunun olduğu bölgeden geldiğini tahmin ettiğini söyledi. Tahminlerini müfettişlerin gösterdiği fotoğraflardan yürüttüğünü kaydeden Karabeyoğlu, "Anladığım kadarıyla dördüncü bandın ikinci tahrik motorunun olduğu bölgeden geldi. Ama olay anında dumanın geldiği yönü bilmiyorduk." dedi. Mahkeme Başkanı Ballı'nın dumanın geldiği bölgede nelerin olduğunu sorması üzerine Karabeyoğlu, "Orada mazot bidonları vardı. Kepçeciler kullanıyordu." şeklinde cevap verdi.
"KÖMÜR DUMANI DEĞİLDİ"
Patlamanın ardından bir duman kütlesinin çok hızlı bir şekilde geldiğini belirten Karabeyoğlu, "Duman çok hızlı geldi. Çok sıcaktı. Elimizi bile sokamıyorduk. U3 içindeki telefonu denedim ama çalışmadı. Patlama sesinden sonra telefon çalışmadı. 5 dakika sonra oradan uzaklaştık." diye konuştu.
Sanık avukatlarının sorusu üzerine dumanı tarif eden Karabeyoğlu, "Fikrim, bant tutuşmuş olabilir. Kömür yanığı insanın genzini yakar. Bu duman öyle değildi. Kömür dumanında ya da kablo dumanında böyle bir duman çıkmaz. Duman çok sıcaktı dokunamıyorduk bile." dedi.
"YANGIN TÜPLERİ DOLUYDU"
Davada sanık olarak yargılanan Akın Çelik'in yangın tüplerinin nerelerde olduğuyla ilgili sorusu üzerine yangın tüplerinin yerlerini anlattığı sırada Karabeyoğlu'na Mahkeme Başkanı Ballı da yangın tüplerinin dolu olup olmadığını sordu. Karabeyoğlu, "Yangın tüpleri doluydu. Biz kendimiz doldurduk. Yangın tüpleri yeşili gösteriyordu." diye cevap verdi.
Tanık Karabeyoğlu'nun dinlenmesinin ardından davaya 15 dakika ara verildi. CİHAN