Saadet Partisi(SP) Genel Başkan Yardımcısı Ankara 2. Bölge milletvekili adayı İlyas Tongüç, "Hükümet az gitmiş, uz gitmiş dere tepe düz gitmiştir. 13 yıl sonra bir karış dahi yol gidememiştir." dedi.
Saadet Partisi milletvekili adayları ile birlikte İlci Otel'de basın açıklaması düzenleyen İlyas Tongüç, Türkiye'nin faize 54 milyar, yatırıma 41 milyar para ayırdığını söyledi.
Tongüç açıklamasını, "476 milyar büyüklükte olan bütçe içinde 54 milyarın faize aktarılması demek altın hesabından 700 ton yıllık itibariyle bu milletin cebinden faize aktarılan para anlamına gelmekte. Yatırıma ayrılan paranın faize ayrılan paradan çok daha düşük olduğu ortadadır. Bu borç faiz borç sarmalından Türkiye'nin kurtulmaması anlamına gelir. Kemal Derviş politikalarının İMF'den her ne kadar borcunu ödeyip kurtulduk dese de gizli IMF politikalarının hala devam ettiğinin göstergesidir. Türkiye üretmiyor, Türkiye istihdam sağlamıyor, Türkiye'de göç var, Türkiye'de gözyaşı var, Türkiye'de terör var ve fakirlik var. İç ve dış borç alabildiğine devam ediyor." diye sürdürdü.
AK Parti'nin 2002 yılında hükümeti devraldığında dış borcun 202 milyar olduğunu aktaran Tongüç, "2015 tarihinde resmi rakamlara göre 676 milyara geldiği anlaşılmakta. Birkaç yıl sonra 1 trilyon borçtan bahsedeceğiz. Bu sürdürülebilir bir durum değildir. Türkiye'nin ekonomisi bu şekilde devam edemez, millet bu şekilde başını yastığa rahat koyamaz. Alarm zilleri çok yoğun bir şekilde çalındığı dönemdeyiz." dedi.
TÜRKİYE'NİN CARİ AÇIK VERDİĞİ KALEMLER
Tongüç, Türkiye'nin cari açık verdiği en önemli ana kalemlerinden neler olduğunu ise "Türkiye'nin nereden zarar ettiğini ve asıl turpun büyüğünün heybede olduğu anlayışı ile sıkıntının nerede olduğunu ifade etmek istiyorum. Otomotiv aksanında, bilgisayarda, yazılım da, yarı iletken tertibatlar da, elektrik devrelerin de, makine teçhizat, telefon, ilaç ve eczacılık sektörlerde, konfeksiyon, mobilya, cam seramik ve diğer bir takım makine teçhizat ve diğer elektrikli cihazlarda noktasında Türkiye açık vermekte. Serum ve ilaç aşı üretimi konusunda Türkiye yerli üretim olarak yüzde 2'dir. Yüzde 98 dışarıya bağımlıdır. Bunlar Türkiye'de hepimizin canını sıkan, hepimizi perişan eden ve bizim işsizimize iş bulmamamıza neden olan cari açığın ana gövdesi bu kalemlerdedir." şeklinde sıraladı.
'ANKARA- ALMANYA ARASINA YÜK TAŞIYAN HIZLI TREN YAPACAĞIZ'
Saadet Partisi'nin hedeflerini açıklayan Tongüç, ilk kez duyurdukları şu teklifi aktardı: "Ostim'deki sanayici bir kardeşimiz ithalat yaparken Hong Kong'tan bir konteynır olarak aldığı malzemeyi Haydarpaşa limanına 2 bin 500 dolara getirdiğini, oradan TIR'larla Ankara Ostim'e 2 bin 500 dolara getirdiğini söylersem nakliyenin raylı sisteminin sanayi bölgelerinin gelişmesi için ne kadar hayati değerde olduğunu anlamak durumundayız. Onun için Ankara-Almanya arasına Saadet Partisi insan taşıyan hızlı tren değil, o da olacak ama yük taşıyan hızlı trenler yapacağız. Saatte hızı 150-200'den aşağı gitmeyen hızlı trenlerle sanayicinin önünü açmak zorundayız."
PARA YOKSA YATIRIM DA YOKTUR
Her şeyin paraya dayandığının altını çizen Tongüç, sözlerini, "Para faizcide, aldık mı? Biz Refah yolu hükümetinde iktidara geldiğimizde 4,5 yılda hep böyle yaptık, bu hizmet bu şekilde yürüdü. Napolyon, komutanından harbin sonucu ile ilgili rapor almış demiş ki 'Niçin yenildik?' Komutan, '30 sebep var' 'say bakalım' deyince, 'bir barutumuz bitti' demiş. Napolyon, diğerlerini saymana gerek yok. Barut yoksa, savaş da yok demektir. Para yoksa yatırımda yoktur. Bugün 476 milyar bütçenin 54 milyarı faize gittiyse o millete verecek fazla bir şey kalmamış demektir. Yatırımlara ayrılanlara baktığımızda elde avuçta para yok. Hükümet az gitmiş, uz gitmiş dere tepe düz gitmiştir. 13 yıl sonra bir karış dahi yol gidememiştir. Anahtarları getirip Saadet Partisine teslim etmekten başka çaresi yoktur, hükümetin. Terörün daha da artmaması için, işsizliğin ortadan kalkması, terörün daha çekilemez halden kurtarılması, birlik ve kardeşliğimizin devam etmesi için bu elzemdir. Bu projelerinin hiçbirisini özel hazırlamadık. Hükümete çağrıda bulunuyorum. Sizlere ulaştırabiliriz, yeter ki yapın." şeklinde tamamladı. CİHAN