Ancak Gana maçının hazırlık maçları tarihimizde ayrı bir önemi var. Hem Gana gibi Türk seyircisi tarafından fazla tanınmayan bir takımla mücadele edeceksiniz, hem de bu maçı tutup Olimpiyat Stadı'nda oynatacaksınız....
Bu fikir kimin aklına gelmişse gerçekten tebrik etmek gerekiyor. Milli Takım için komplo hazırlansın dense ancak bu kadarı yapılabilir. Daha üst düzey maçlarda bile doldurulamayan Olimpiyat Stadı, milli maçta tam boş kaldı.
Komik sayıda bilet satışının olduğu maçta rezil olmamak için olsa gerek kapılar açıldı da merak için stada kadar gelenler tribünleri biraz da olsa doldurdu.
Bu maçı bırakın Olimpiyat Stadı'nda, diğer şehirlere göre futbola ve yıldızlara doymuş İstanbul'da oynatmak başlı başına bir hataydı. Oysa büyük şehirlerimizi geçtim sıradan bir ilçemizde bile maça gelecek ve futbolcularımızı destekleyecek seyirci sayısına ulaşabilirdik.
Neyse büyüklerimiz her zaman bizden iyi bilir deyip bu konuyu burada kapatalım.
Maça gelecek olursak başta da söylediğim gibi milli takımımız açısından boşluk doldurmak anlamı dışında bir faydasının olduğunu sanmıyorum. Milli takımımız parlayıp sönen alev olma özelliğine devam ediyor. Bir bakıyorsunuz öndeyiz, bir bakıyorsunuz geriye düşmüşüz. Milli Takım tarihimiz için için en iyi mücadelenin 2008 Avrupa Şampiyonası'nda olduğunu düşünürsek konuyu daha iyi anlarsınız. Orada, teknik, taktik bir yana sahada isteyen ve savaşan bir milli takımımız vardı. Devamlı teknik direktör değiştirmemizden olsa gerek milli takımımız sahadaki oyununu belli bir düzen ve disiplin üzerine oturtamıyor. Ne yazık ki de suçlular hep teknik direktörler oluyor.
Milli takımların başına gelirlerken teknik adamlardan çok şey istiyoruz ancak onlara yeterli zaman da tanımıyoruz. Görünen o ki Macaristan'ın gerisinde kalıp Dünya Kupası'na gidemezsek Abdullah Avcı da gönderilecek. Sanki milli takımımız her uluslararası şampiyonaya gidiyormuş gibi yeni bir isim peşinde koşacağız. Para kaynağı da Futbol Federasyonu olunca sorun yok tabi. Harcamaya devam...
Mehmet Şentürk
Samanyoluhaber.com
