Gündeme dair sorular sormaktan çekinmeyen sambacının gazetecilik performansı parmak ısırtacak cinstendi. İşte Alex'in sorduğu, Zico'nun içtenlikle cevapladığı Brezilya usulü röportajı. Alex: Türkiye'deki performansını nasıl değerlendiriyorsun? Zico: Şu an için değerlendirmek biraz zor. Geldiğimde zaten birçok şey başlamıştı ve benden o dönemde bir mucize bekleniyordu. Ancak şimdi baktığımda bazı hatalar yaptığımı görüyorum. Tabii şunu da söylemeliyim ki başarılarım hatalarımdan daha fazla. Mesela yüzüncü yılda Süper Lig şampiyonu olduk. Ayrıca şimdiki durumumuzdan da memnunum. Alex: Takımda Brezilyalı futbolcuların olması işini kolaylaştırıyor mu? Zico: Evet, bana çok yardımcı oluyorlar. Takımdaki diğer futbolcuları tanımamda, Türkler gibi düşünmem noktasında çok faydaları oluyor. Ayrıca Moraci gibi on yıl önce Fener'de çalışan bir yardımcım da var. İşin diğer tarafından bakacak olursak, Japonya gibi dili, kültürü, yaşantısı farklı bir ülkede milli takım çalıştırmış olmam benim buradaki çalışmamı da kolaylaştırıyor. Alex: Brezilya, Japon ve Türk futbolu arasındaki farklar nelerdir? Zico: İnanılmaz farklar var. Bu konuda ciltler dolusu kitap yazılır. Latin Amerika futbolunda yaratıcılık öne çıkar. Futbolcular baskı hissetmeden rahat oynar. Japonlar disiplinli ve verilen direktiflere uygun oynamaya çalışırlar ki bu bana göre bazı problemlerin doğmasına sebep oluyor. Çünkü her futbolcu aynı fiziki güce sahip değil. Türkler ise daha güçlü, daha baskılı ve aynı zamanda teknik oynamaya çalışıyor. Avrupa'dan, Amerika'dan bir şeyler var. Ama sanırım taktiksel eksikleri kolay gideremiyorlar. Alex: Süper Lig'deki en iyi Türk futbolcular hangileri? Zico: G.Saray'daki Arda'yı çok beğeniyorum. Yıldız bir Brezilyalıda olan tüm özelliklere sahip. Teknik, kabiliyetli ve zeki oynuyor. İyi pas yapıyor. Sonuca gitmede çok başarılı. Fakat biraz daha yetişmesi lazım. Çünkü yaşı hâlâ genç. Alex: Brezilyalıların ve Türklerin futbola bağlılıklarını nasıl değerlendiriyorsun? Zico: Bir kıyaslama yapmak zor. Türkler futbolda fanatik bir millet. Hatta futbolu sanki bir din seviyesine çıkartıyorlar. Bundan dolayı bazen beni korkutuyorlar. Brezilyalılar kadar futbolla içli dışlılar. Tabii bu güzel bir şey, ancak bazen dengeyi muhafaza edemeyip tehlikeli noktalara gitme ihtimali de çok yüksek. Alex: Antrenör olarak daha devam edecek misin? Hedeflerin arasında Brezilya Milli Takımı'nı çalıştırmak var mı? Zico: Çok uzun vadeli planlar yapmam. Futbolun güzelliklerine olan inancım istikametinde çalışmaya, öğrenmeye ve kendimi geliştirmeye devam edeceğim. Bugün aklımdan Brezilya Milli Takımı'nı çalıştırmak gibi bir şey geçmiyor. Aklımdaki tek düşünce; Fenerbahçe'ye katkı sağlamak ve takımımı götürebildiğim en iyi noktaya taşımak. Ayrıca Fenerbahçe'ye şükran borcum var. Bana Avrupa'nın kapılarını açtılar. Alex: Sana göre dünyadaki en iyi futbolcu ve antrenör kim? Zico: Kaka mükemmel bir futbolcu. Mourinho'yu da teknik adam olarak çok beğeniyorum. Porto'da çalıştığı dönemden bu yana onu takip ederim. Beyazıt Aktoprak