Malatyalı bir ailenin oğlu olan ve bulunduğu konuma gelebilmek için çok zor bir
yaşam süren başarılı
futbolcu, bugünleri çok önceden görmüş.
Çanakkale Dardanelspor'da iken
Arsenal rüyasına dalan Mehmet'i hocası teyit etse de o şimdi Boğa oldu.
G.Saray'dan Valencia'ya
transfer olan Mehmet
Topal'ın
Avrupa hayali sonunda gerçek oldu. Çanakkale Dardanelspor'da oynarken bugünleri gören
genç yıldız, Sarı-Kırmızılı
forma altındaki 4.
sezonunda hedefine kavuşmanın mutluluğunu yaşıyor. Aslan'a 5 milyon 500 bin
Euro kazandıran Topal, İspanya'ya gidip yeni
takımıyla 4 yıllık
sözleşme imzalayacağı anı iple çekiyor.
Mehmet Topal'ın, Malatya'da başlayan futbol yolculuğu ise tam bir film gibi. Takvimler 3
Mart 1986'yı gösterirken dünyaya gelen Mehmet'in çocukluğu 9 kardeşli bir ailede ve
ekonomik sıkıntılar içinde geçer. Sokak arasındaki meşin yuvarlak tutkusu, okul takımına seçilmesiyle iyice depreşir. Uzun boyu, düzgün fiziği ve tekniğiyle önce beden eğitimi hocası Ahmet Açıkgöz'ün dikkatini çeker. Öğretmeninin tavsiyesiyle belediyenin seçmelerine katılır. "Futbol oynayacağına oku da adam ol." diyen babasından çekindiği için adımlarını gizlice atar. 38 numara
ayakkabı giyen Mehmet, bir arkadaşından ödünç aldığı 42 numaralı kramponu kullanmak zorunda kalır. Antrenörlerin gözüne girmeyi başarır. Babasından izin alamayacağından korktuğu için üç ay boyunca idmanlara ailesinden izinsiz gider.
Malatya Belediyespor'daki 7 yıllık başarılı performansının ardından bu kez 2002'de genç
milli takım elemeleri için Riva'ya davet edilir. Birçok kulübün yakından takip ettiği bu organizasyon öncesi Mehmet, büyük bir heyecan yaşar. Amacı, seçmelerdeki çıkışıyla altyapısı sağlam bir takıma transfer olmaktır. Çanakkale Dardanelspor'da yetenek avcısı Nahit Güzel de bu önemli turnuva öncesi tribündeki yerini alır. Maçların başlamasıyla Nahit Güzel, elindeki kağıt ve kaleme ilk olarak Mehmet Topal'ın ismini yazar. Mehmet Topal da Çanakkale temsilcisinin bu
teklifini düşünmeden kabul eder. Ancak yaşı tutmadığı için ailesinin onayı gerekmektedir. Mehmet'e çok düşkün olan annesi, oğlunun Malatya'dan ayrılmasını istemez. Mehmet, bir hafta boyunca annesine yalvarır yakarır. Oğlunun isteğini daha fazla göz ardı edemeyen ana yüreği, sonunda istemeyerek de olsa Mehmet'in futbol yolunu açar.
Çanakkale Dardanel'de 3 yıl PAF, 2 sene de A takımda ter döken Mehmet Topal,
Ümit Milli Takım'ın da değişmez ismi olur. Hayalinde
Galatasaray,
Fenerbahçe ve Beşiktaş'tan çok
İngiltere'de top koşturmak vardır. Bir maç öncesi hocası, uzun uzun
rakip takımla ilgili
analiz yapar. Derin bir hayale dalan Mehmet ise kafasından İngiltere statlarında koşturduğunu geçirir. Bir anda hocasının, "Mesela Mehmet Topal. İnşallah en kısa zamanda İngiltere'nin Arsenal takımında forma giyecek." sözleriyle şoke olur. Çünkü İngiltere'de futbol oynamayı beyninden geçirirken aynı anda hocası da onu Arsenal'e layık görmüştür. Bu olayın ardından Mehmet, bir gün mutlaka Ada'ya gideceğine inanır.
Hem Ümit Milli Takımı'nda hem Çanakkale Dardanel'de kendini ispatlayan Mehmet Topal için o günlerde Avrupa'dan henüz teklif yoktur ama İstanbul'un devleri onu renklerine bağlamak için çoktan harekete geçmiştir bile. Güngören'de Çanakkale Dardanelspor'un bir maçını izleyen dönemin Galatasaray Teknik Direktör
Eric Gerets ve
Adnan Sezgin, orta sahada dinamo gibi çalışan Mehmet Topal'ı çok beğenmiştir. Belçikalı çalıştırıcı, transfer listesinin en başına onun adını yazar. Eski takım arkadaşları
Hasan Kabze ile Fevzi Elmas da Galatasaray'da olduğu için Mehmet'in de gönlü Sarı-Kırmızılı renklerden yanadır. Uzun süren pazarlıklar sonunda Mehmet, "Hemen otobüse bin ve İstanbul'a gel. Artık Galatasaray'da oynayacaksın." müjdesiyle futbol yolculuğunda önemli bir mesafe alır.
Gerets, Mehmet'e hemen formayı teslim eder. Ancak ligdeki kötü gidişat ve Şampiyonlar Ligi'ndeki
Liverpool yenilgisiyle
fatura genç Mehmet'e kesilir. İyi oynadığına inanan Mehmet, en zayıf halka olduğu için yedek soyunduğuna inanır. Feldkamp'ın gelişiyle sezona yine kulübede başlayan Topal, İsveçli Linderoth'un sakatlanmasıyla kendisini ilk 11'de bulur. Çok iyi geçen bir yılın ardından bu kez zamanın Milli Takımlar Teknik Direktörü Fatih
Terim tarafından Euro 2008 kadrosuna davet edilir. Burada az oynamasına rağmen özellikle İngiltere ekiplerinin dikkatini çeker.
Everton, onu kadrosuna katabilmek için 10 milyon Euro'yu gözden çıkarır. Ancak Başkan Adnan
Polat'ın
oyuncu satmama kararı almasıyla genç isim yuvada kalır.
Galatasaray,
Skibbe ve
Rijkaard yönetiminde ne ligde ne de Avrupa Kupası maçlarında başarılı olur. Ancak Mehmet Topal'ın Avrupa'dan talipleri hiç bitmez. Ada'nın ardından bu kez
İspanyollar Mehmet Topal'ın peşine düşer. Bu sezon Cim Bom'un Şampiyonlar Ligi'ne kalamaması üzerine Başkan
Adnan Polat, üç aydır Mehmet'in peşini bırakmayan Valencia'nın 5 milyon Euro'luk teklifini kabul eder. Mehmet de Sarı-Kırmızılı kulüpteki 500 bin Euro alacağından vazgeçerek hayaline kavuşur.
'TÜRK ÖRÜMCEK'İN HİKÂYESİ...
İspanyol basını tarafından 'Türk
Örümcek'i lakabı takılan Mehmet Topal'ın bu ismi almasının ilginç bir hikayesi var.
Florya'daki antrenmanlarda ikili mücadelelerde Mehmet'i geçtiğini düşünen
futbolcular her zaman son bir hamleyle hayal kırıklığına uğrar. Çünkü genç isim, uzun bacakları sayesinde topa müdahale ederek çalım yemekten her defasında kurtulur. Bu sebeple başta
kaptan Arda Turan olmak üzere bütün oyuncular ve Florya çalışanları, Mehmet'e '
Örümcek Adam' lakabını uygun görür.
CRUYFF GİBİ 14 NUMARA GİYİYOR
Mehmet Topal, kendisine
Hollanda Milli Takımı ve Barcelona'nın dünyaca ünlü yıldızı John Cruyff'u örnek alıyor. Genç yıldız, Sarı-Kırmızılı takıma geldiğinde Cruyff gibi 14 numaralı formayı
tercih eder. Cruyff'un maçlarını izleyemese bile çok büyük oyuncu olduğunu bildiğini anlatan Mehmet, "Onun kasetlerini çok izledim. Dünya çapında bir yıldız. İnşallah bir gün ben de onun gibi büyük başarılara imza atarım." diyor.
MÜTEVAZI VE YARDIMSEVER
Florya Tesisleri'nde en çok sevilen isimlerin başında Mehmet Topal geliyor. Elinden geldiğince çalışanlarına yardımcı olan Mehmet'e Florya'da 'altın kalpli çocuk' diyorlardı. Bir görevli, genç futbolcuyla ilgili anısını şöyle paylaşıyor: "Eşimin
ameliyat olması gerekiyordu. Ancak bir türlü doktordan randevu alamıyorduk. Benim üzgün durduğumu görünce sebebini sordu. Ben de anlattım. Hemen yardımcı oldu ve ertesi gün eşimi ameliyat ettirdik."
MALATYA HALKI TOPAL'LA GURURLU
Mehmet Topal'ın Valencia'ya transfer olması, Malatya halkını da çok sevindirdi. Hemşehrileri yurtdışında kendilerini temsil edecek olan Mehmet'le haklı bir gurur yaşıyorlar. Medyadan uzak duran ailede ise sadece Mehmet'in annesi buruk bir sevinç yaşıyor. Çanakkale Dardanel'e giderken oğluna izin vermekte zorlanan anne, bir kez daha Mehmet'in hasretini çekecek. Küçük oğul Ahmet'in de G.Saray PAF takımına transfer olması anne Topal'ın gözünü nemlendiriyor.
Hacı Hasdemir