LEVENT TÜZEMEN: ÇIRAK, USTAYA KAFA TUTTU (SABAH)
Kalli'nin oynama alışkanlığını koruma adına
takım üzerinde fazla oynamama düşüncesine saygı duyuyorum. Ama
Galatasaray, milli takımlara fazla
oyuncu gönderdiği için 10-11 oyuncu ile çalışabildi. Kalli de bu sıkıntıyı dile getirmişti.
Yorgun oyuncular yerine kafaca daha hazır
Hasan Şaş, Nonda,
Serkan Çalık, Mehmet
Topal tercih edilebilirdi. Bu sıkıntıyı ilk yarım saatte Galatasaray yaşadı. Ankara'nın açık ve
tatlı sert oyunu, ilk toplara basması Galatasaray'ın yerden ayağa isabetli pas yapmasını engelledi.
Arda etkisiz, Karan-Şükür uyumsuzdu. Bu ikiliye atılan yüksek topları Batak da kolay karşıladı. Sadece Barış ve Linderoth savaşıyordu.
Kalli ile
Karaman bir zamanlar usta çıraktı. Karaman takımını hiç oturmadan bir satranç ustası gibi yönetti. Kalli ise sadece izledi. Sonuçta çırak ustaya kafa tuttu ve taktik zekasıyla bileğinin hakkıyla puanı aldı.
AHMET ÇAKAR: KAZANMAYI HAK ETMEDİ (SABAH)
Galatasaray bu
sezon ilk defa kendi sahasında puan kaybetti. Peki dün gece maçı kazanmayı hak etti mi? Kesinlikle hayır. Sezon başından beri inişli çıkışlı bir grafik sergiliyor Galatasaray... Özellikle
Avrupa Kupası ve milli maçlardan sonra hissedilen yorgunluk dün gece de özellikle son bölümde kendini gösterdi.
Dünkü maçın hakemi
Oktay Demiray bir pozisyon dışında fevkalade maç yönetti. Faul tespitleri, oyunculara yaklaşımı mükemmeldi. Ama bir serbest vuruşta barajı aşarken "Bekle" dediği Lincoln topu çabuk kullandı. Talimatlar gereği Lincoln'ün bu pozisyon sonrasında sarı
kart görmesi gerekirdi. Üstelik bu onun ikinci sarı kartı olacaktı ve
yıldız oyuncu atılacaktı. Ama Demiray ne hikmetse göstermesi gereken ikinci sarı kartı gösteremedi.
AZİZ ÜSTEL: GARİP BİR MAÇ (FOTOMAÇ)
Ankara
spor, Hikmet Karaman'ın yönetiminde toparlanmış, direnç kazanmış ve en azından maça asılma fikrine doğru yavaş yavaş ilerliyor. Ligin ilk haftalarında kolay teslim olan başkent ekibi, dün hem savunmada, hem orta sahada, hem de hücumda Galatasaray'dan üstündü.
Galatasaray, bu yıl üçüncü kez berabere kaldı ve altıncı puanını yitirdi. Ama aynı zamanda seyircisiz oynayacağı son maçtı bu.
Gençlerbirliği maçıyla birlikte, Ali
Sami Yen kapılarını sarı-kırmızılı taraftarlara açacak. Dilerim Galatasaray,
Ankaraspor karşısında oynadığı oyunu tekrarlamaz. Sarı-kırmızılı takımın bundan sonra gerek
UEFA, gerek Fortis
Türkiye Kupası, gerekse de Süper Lig'de çok önemli maçları var. Onun için başta Lincoln ve Arda olmak üzere takımın toparlanması şart.
AYHAN AKBİN: ÇANLAR ÇALIYOR (FOTOMAÇ)
Aslında bu maçın da Galatasaray'ın kazandığı maçlardan farkı yoktu. Tamamen Galatasaray'ın kontrolü altında geçti, çok pozisyon da buldu.
Lincoln atmayıp attırmayınca Galatasaray'ın her maçı böyle olacak. Arda ligin en zayıf oyuncularından biri olan Hanefi'ye karşı çok etkili oynadı. Ama bir türlü Hakan ve Ümit'e gol pasları veremedi. Hasan Şaş oyuna geç katıldı. Gol atamayınca çıkacağını bilen oyunculardan birisi Hakan, birisi Ümit. Dün piyango Hakan'a denk geldi. Nonda'nın oynamaması çok normaldi. Sırf oynatmak için oyuna alınması da o kadar anormaldi. Hiçbir olumlu hareketi yapamadığı gibi takımı da eksik oynatı. Ayağını da çekerek koşuyor. Acaba
sakat mı? Hiç hesapta olmayan 2 puan kaybedildi. G.Saray'ın altındakiler de toparlandı, gittikçe yaklaşıyor. Umarım bu, paniğe neden olmaz.
İLKER YASİN: AKIL ZAMANI (HÜRRİYET)
Ligin 4 haftasında gösterdiği temponun her geçen hafta gerisine düşen Galatasaray, ilk yarının son 10 dakikasında kendine geldi. Ama bu 45 dakikada Lincoln, Arda ve Hakan ile kazanılan net gol pozisyonunun anlamı şu: Çabuk oynayan Galatasaray'a kimse dayanamaz. Sağda Uğur'un dinmeyen bindirmelerine,
genç Barış'ın büyük çabasına, Lincoln ve Arda'nın derinlemesine defans arkasına bitirici paslarına, Hakan ile Ümit de katılabilse, gol yolları açılmış olacaktı.
Perşembe günü
futbol kültürü olan
Bordeaux önünde G.Saray'ın bu oyunla özellikle savunmada işi zor. Ankaraspor'un da bu kadrosuyla ve hocasıyla ligde kalma değil zirvelere tırmanma hesabı yapması lazım.
Maç bitti, yine sabaha döndüm... Aklımda
Diyarbakır günleri ve
Şeref Hoca'nın sözleri. Aman dikkat.
RIDVAN DİLMEN: NORMAL SONUÇ (MİLLİYET)
Galatasaray ilk kez alışılagelmiş bol pozisyonlu bir maç çıkaramadı. Puan durumuna bakıp ligin son sırasındaki bir takımla oynamanın verdiği rahatlığı futbolcuların tamamında gördük. Açıkcası rehavet vardı.
Bireysel anlamda savunmadaki stoperlerin dikkatli ve canlı oyunlarının dışında diğer oyuncular kendi kalitelerinin altında kaldılar, hem fizik, hem de motivasyon olarak.
Geçmiş maçlarda her iki yarıda 4'er, 5'şer pozisyon bulan Galatasaray dün gece bunların dörtte birini bulamadı. Tabii ki bunu sadece Galatasaray'ın kötü oyununa bağlamamak lazım. Ankaraspor takımının müthiş arzulu ve rakibi iyi
analiz etmiş yürekli futbolu da önemli etkendi.
sabah