GÜRCAN BİLGİÇ: ZİCO KAZANDI (SABAH)
Çok eleştirdiğimiz Brezilyalı, sonunda
teknik adam gibi davrandı ve maçı çeviren isim oldu. Zico'nun maça çift forvetle başlamaması veya ikinci yarıda bu kararı vermemesi önemli değil, 80'den sonra, skor dengedeyken
formasyon değişikliğine gitmesi (
Kezman ile forveti ikiledi.
Alex orta saha oynamaya başladı) bugüne kadar sisteme yaptığı ikinci müdahaleydi (
Rize maçını üçlü defansla oynamıştı) . Sonucu değiştirmek adına işlemeyen düzende ısrar etmek ile düzeni değiştirmek için hamle yapmanın arasında kalmıştı.
Semih bozuk zemine, sert markaja ve zayıf ayağına (sol) aldırmadan müthiş bir füzeyle giden maçı çevirdi. Kezman ile birlikte oynadığı kısa sürenin iyi
analiz edilmesi de gerekir. Rakibe göre oynamak, gerekirse çift forvetle maça başlamak, dengelerin sizi değil, sizin dengeleri değiştirmeniz gerektiği anları yakalamak bugünün gerçekleri.
Fenerbahçe'nin bu maçtaki oyunu eleştiriye çok açık. Ama maçın sonucu bir kez daha gösterdi ki; sarılacivertliler bu ligin ağabeyi. Bir haftada üç ağır maçı kayıpsız kapamak herkesin harcı değil.
ÖMER ÜRÜNDÜL: SEMİH GERÇEĞİ (SABAH)
Fenerbahçe için
Gençlerbirliği maçları her zaman zor ve saha içi atmosferi gergin geçmiştir. Dün de aynı görüntüde bir 90 dakika izledik. F.
Bahçe ölüp ölüp dirildiği maçta Semih faktörü ile çok önemli bir 3 puan kazandı.
Bu maç bir kere daha gösterdi ki, Semih hem Fenerbahçe hem de milli
takım için çok önemli bir santrfordur.
G.Birliği müthiş bir mücadele sergiledi. Maçı kaybetmelerinin başlıca nedeni ise ikinci yarının ilk 15 dakikasında kaçırdıkları gollerdir.
Hakem Yunus
Yıldırım oyunda hiç korkmadan, ikili mücadelelere
prim tanıyan objektif bir
yönetim gösterdi. Alex'in
kalecinin elinden çaldığı top kurallara göre açık bir ihlaldi.
F.Bahçelilerin
penaltı diye
itiraz ettikleri yoruma açık iki pozisyonda ise devam dedi.
HAKKI YALÇIN: HAKEME KARŞI SEMİH DEVRİMİ (FOTOMAÇ)
Düelloda 10 adım atmadan geri dönmenin adı neyse, dünkü
hakemliğin adı da oydu. Ama Semih
Şentürk, verilmeyen iki net penaltıyı hakeme bahşiş niyetine bırakırken, hesabı harika gollerle kesti. Dün
akşamki Fenerbahçe, hem rakibini yendi... Hem Yunus Yıldırım'ı...
"
Çarşamba gecesi çok olanlar,
pazar günü ne kadar az" diye düşündüm.
Uğur Boral ve Gökhan
Gönül şaşırtıcı biçimde kötü oynuyordu. Kazım sağ kanatta ne hücumda vardı, ne yardımlaşmada. Ve maçın başında da şok bir gol geldi. Bu durumu kırmızı başlıklı kızı beklerken, karşısına kurt çıkan çocukların macerasına benzettim.
Semih Şentürk usta bir saklambaç oyuncusu. Kaybolduğunu sandığınız anda, ortaya çıkıyor. Öylesine sessiz hareket ediyor ki, ancak gol olduğunda vurduğu topların farkına varıyorsunuz, Dün gece, kendi özünden yarattığı bir pozisyonda, 25 metreden harika bir gol attı. İkinci golde,
Lugano'yu sarıp sarmalayan Gençlerbirliği defansına, "Beni unuttunuz" mesajını gönderirken, galibiyete mührünü bastı. Bu golde, Alex'in adrese teslim postasını da inkar etmemek gerek
SELÇUK YULA: HAKEME RAĞMEN (FOTOMAÇ)
Dün
Ankara'da bir teknik direktörün bir maçı nasıl aldığına şahit olduk. Zico, takımının bocaladığı anlarda öyle akıllı değişiklikler yaptı ki giden maçı getiren adam oldu.
Fenerbahçe, Zico'nun sayesinde çok değerli 3 puan aldı. Deivid'in yokluğunda Kazım'la oynamasını zaten bekliyorduk. Yani kadroda önemli bir değişiklik yoktu. Fenerbahçe oyuna iyi başladı ama iyi götüremedi.
Fenerbahçe, Ankara deplasmanına gelirken,
Galatasaray ve
Şampiyonlar Ligi maçlarından savaşarak çıkmış, ağzını bile açmamış. Bu çocuklar yorgun, bu çocuklar yıpranmış. Hakem Yunus Yıldırım, elinden geldiği bütün imkânları Gençlerbirliği lehine kullandı. Fenerbahçe,
şampiyonluğa oynuyor ilk yarı bitiyor tek bir penaltı bile atamamış. Hakemlerin gözü önünde penaltılar çatır çatır yeniyor ve Fenerbahçe bütün bunlara rağmen büyük mücadelesine devam ediyor. Ama, Semih gibi
futbolcuları da durdurmaya kimsenin gücü yetmiylor. Aferin Semih, böyle devam et.
CAN BARTU: SADECE SEMİH (HÜRRİYET)
FENERBAHÇE'nin büyük maçların ardından çıktığı karşılaşmalarda ne yapacağı şüpheliydi.
CSKA Moskova maçını kazanan sarı lacivertliler, dün G.Birliği karşısında gerçek futbolunu ortaya koyamadı ama 2-1 kazanmayı bildi.
Bu galibiyet, Semih'in mükemmel iki golüyle geldi. Bir tanesi mükemmel bir şutla, diğeri kafayla atılan iki gol Fenerbahçe'ye 3 puan kazandırdı. Benim G.Birliği kalecisi Gökhan'a bir tavsiyem var. Bir kaleci olarak
boyun uzun değilse, penaltı noktası üzerinde oynamayacaksın. Sen öne çıktın ve ilk golü kafanın üzerinden yedin. Senin durduğun yer uzun boylu iri yarı
kaleciler için geçerli, senin gibiler için değil. Semih'in iki golü de çok güzeldi. İlkinde sol ayağı ile nefis bir şut attı, ikincisi de olağanüstüydü. Karambolde tam köşeye çok çabuk vurdu. Ondan önce Lugano kafaya çıkıyor, geçen topa Semih kafayla köşeye vuruyor.
ALTAN TANRIKULU: BİTİRİCİN VARSA... (HÜRRİYET)
Fenerbahçe'nin koskoca bir ilk yarıda bu kadar kötü oynamaya hakkı var mı? Olabilir.. Kötü gününde yakalanırsın, oyun kuramaz, pas yapamazsın.. Kadıköy'deki
İnter misali arzulu, istekli, galibiyeti daha çok isteyen Gençlerbirliği'ne sahayı teslim edebilirsin.. Ama şut atarsın, en azından şut atarsın..
100. yılını şampiyon olarak tamamlayan Fenerbahçe Kadıköy'de
İtalya şampiyonu ve dünyanın en pahalı takımlarından İnter'i yeniyor.. 4 gün sonra ligin alt sıralarındaki Bursaspor'la yine 1-1 berabere kalıyor. Tek gol yine son dakikalarda Semih'ten geliyor..
Maçın görünen yıldızı Semih.. Ama 22 yaşındaki Burhan da en az onun kadar değerli bu maçta.. Semih'in ilk golü nefis.. Ama Erhan Güven'in 35 metreden şutu en az onun kadar güzel..
"Kazanan haklıdır" derler.. Dünkü maçta kaybeden "Daha iyi mücadele edendi".. Kazanan ise "Daha bitirici olan.."
MEHMET DEMİRKOL: SEMİH'TE HER ŞEY VAR (MİLLİYET)
Deivid'in olmayışı Fenerbahçe'yi çok etkiledi anlayacağınız. Üstüne ağır zemini
koyun. Ve de güçlü, kalabalık ve kavgacı bir orta sahayla oynayan Gençlerin çıkardığı zorluğu. Biraz da fantezi yapalım. Kaç Fenerbahçe oyuncusu, kaç defa kayıp düştü dün? Kramponlar bile zorluk çıkardı.
Ancak ev sahibi sürekli uzak şut deneyince gol şansı azaldı. Fenerbahçe ise son dönemde fazlasıyla sıkıntısını çektiği gerçeği yaşamaya başladı. 4-5 haftadır Fenerbahçe'nin pozisyona oranla sayı bulma yüzdesinde büyük bir düşüş olduğu açık. Kaçırıyorlar. Büyük takım 2 pozisyon bulur, birini atar klişesinden hızla uzaklaşıyorlar.
Zico da bu duruma müdahele için Kezman'ı 2 santrfor olarak oyuna aldı. En son ne zaman olmuştu bu hatırlamıyor bile!
Ama hem takımını, hem de hakemi (Tartışılacak penaltı pozisyonları. Fenerbahçe kazanmasaydı ortalık cehenneme dönerdi) kurtaran başkası oldu. Ligin en formda santrforu Semih. Bugüne kadar attığı golleri göz önüne getirin. Sağ, sol, uzak, yakın, kafa, vole, üst dış
burun... Her şey var. Ve üstüne en önemli özelliği de golcülüğü değil.
OGÜN ALTIPARMAK: FENERBAHÇE'NİN ALTIN HAFTASI (YENİ ŞAFAK)
Fenerbahçe bir haftada üç önemli maçı kazanarak
sezonun en önemli galibiyetlerini elde etti. Dün akşam 19
Mayıs Stadı'nda seyrettiğimiz Fenerbahçe çok iyi futbol oynamadı ama yorgunluğuna rağmen ikinci yarıda gösterdiği performansla rakibi Gençlerbirliği'ne mağlupken, Semih vasıtasıyla 2 gol atarak maçı 2-1 kazanmasını bildi.
Fenerbahçe de dün akşam yine sahanın yıldızı
Aurelio idi. Semih de iki gol atarak golcülüğünü bir kez daha ispat etti. Ağır olan sahada teknik oyuncularının yüksek olması ve
rakip Gençlerbirliği'nin çok sert oynaması Fenerbahçe'nin oyun düzeninin bozulmasına neden oldu. Ama yapılan değişikliklerle mücadelenin hızlandırılması Fenerbahçenin 3
altın puan almasına sebep oldu.
Gençlerbirliği futbolcularının bu ağır sahada bu kadar sert futbol oynamaları bana göre teknik direktörün hatasıydı. Fenerbahçe Gençlerbirliği galibiyetiyle bu sezon ikinci deplasman galibiyetini kazanarak ilk yarının son haftasına Galatasaray'ın ensesinde girdi.