Süper Lig'in ilk haftasında deplasmanda
İstanbul Büyükşehir Belediye
spor'a 2-0 kaybeden
Galatasaray hakkında düşüncelerini aktaran spor yazarları,
takımın kısa vadede oturamayacağını dile getirdiler.
İşte yazarların yorumları
Atilla
Gökçe: "
Oyun ve Oyuncuk" (
Milliyet)
Başlangıçtaki şablonlara bakacak olursanız, iki takım da 4-3-3 oynuyor... Yalnız... Oyun var,
oyuncuk var...
Galatasaray’da üçlü forvet orta alandan kopuk... Santrfor
Baros da ileri uçtaki iki arkadaşı Kazım ve
Eboue’den kopuk.
İBB’de Visca,
Holmen, Efe, Mahmut, Doka ve
Webo iç-içe birlikte oynuyorlar... Zaman zaman geriden kopup gelen Ekrem de katılıyor bu altılıya... Orta alan ve ileri uç oyuncularını birbirinden ayıramıyorsunuz...
Kamerunlu Webo, takımla oynuyor...
Çek santrfor Baros, takımla oynamıyor. Ayağına top bekliyor ve başında bekleyen Zayatte kara bir gölge gibi gol yollarını karartıyor...
Her iki takımın kadrolarında yenilenme var... Ama istikrar İBB’de... Fatih Hoca’ya
sabır diliyorum... Abdullah Hoca’yı kutluyorum.
Rıdvan Dilmen: "Zaman gerekiyor" (Fotomaç)
Fatih Terim'in dağınıklığı çözmesi lazım. Ciddi bir stratejik hata yaptı sarı-kırmızılılar. İki takımı kalitesini ortaya koyduğumuzda Galatasaray bariz şekilde önde.
Geçen hafta
Avusturya maçında ilk 11'de oynayan
Yekta dün yedekti. Galatasaray'da fizik güç, taktik, organizasyon ve konsantrasyon eksiliği var.
Melo iyi bir
savunma oyuncusu ama ofansif bir oyuncu değil. Melo ile hücum yapmaya çalışırsanız savunma yapamazsınız.
Selçuk'u da forvete yakın oynatırsanız bu kez rakibin işini kolaylaştırırsınız. Selçuk,
Servet ile Gökhan'dan pas almazsa orta sahada sıkıntı yaşanır.
Galatasaray, onu Alex'leştiremeyeceğine göre bir Selçuk daha bulmalı.
Belediye takımına komple 3
yıldız verirsek, Galatasaray ise ortalama 1.5 yıldız alır.
Sarı-kırmızılıların zamana ihtiyacı var. Zamanla taşlar yerine oturacaktır. Belediye'ye saygılarımı gönderiyorum. İzleyiciler çok organize bir takım gördü.
Uğur Meleke: "Golü kim atacak?" (Milliyet)
Bence Galatasaray maça ancak 62’nci dakikada başlayabildi. Son yarım saatte bekler Sabri-Eboue beklerde, orta saha oyuncusu Yekta orta sahada, forvet
Sercan forvetteydi. Ama Belediyespor gibi (bazen 2 gol atmak için 90 dakikanın bile yetmediği) bir takıma karşı bir fark geriden gelmeye yarım saat kâfi gelmedi tabii ki... Dün gece bu maçı izlemeye gelmiş bir yabancıya;
siyah formalılar
şampiyonluk yarışı yapan Galatasaray, kırmızı formalılar da play-off düşü kuran Belediyespor deseniz şaşırmazdı herhalde... O zaman Terim’in, Davala’nın veya Şaş’ın şaşırması gereken bir şeyler var Galatasaray’da...
Ahmet Çakır: "Değişen birşey yok" (Zaman)
Tıpkı geçen
sezon olduğu gibi sahada neyi nasıl yapması gerektiğini daha iyi bilen taraf evsahibiydi. Hem mücadele güçleri hem oynama becerileri daha üstündü. Bilmeyen biri 'Bunların hangisi Galatasaray?' diye sorsa
yanıt onların lehine olurdu.
Sarı Kırmızılı takım yapılan onca transfere karşın henüz top oynamayı öğrenir gibi. Bunu
doğal karşılamak mümkün ama 1,5 ay önce
Liverpool karşısında bundan daha iyi bir takım izlemiştik. Gerçeği görebilmek için bunu hatırlamadan edemeyiz.
İstanbul Belediyespor'un sessiz sedasız yaptığı işlere artık daha çok saygı duymalıyız.
Kağıt üzerinde kendisinden 4-5 kez daha üstün bir takımı o kadar rahat yendiler ki...