Dünyanın en büyük
spor organizasyonlarından birinin başlama vuruşuna sayılı saatler kaldı. İlk kez bir
Afrika ülkesinde düzenlenecek Dünya Kupası'nın her zaman olduğu gibi favorisi
Brezilya. Sambacılar, bugüne kadar organize edilen 18 Dünya Kupası'na katılmayı başaran tek
takım. Sambacılar; 1958, 1962, 1970, 1994 ve 2002'de mutlu sona ulaştı. 1950 ve 1998'i ise finalde kaybetti.
5 kez
kupayı kazanmalarına rağmen Brezilyalıların Dünya Kupaları'nda unutamadığı maç,
Uruguay'a kaybettikleri 1950 finali. Kupa, Brezilya'da düzenleniyordu. Sambacılar, grup maçlarında
Meksika (4-0),
İsveç (2-2) ve
Yugoslavya (2-0) ile oynamıştı. Tekrar karşılaştıkları İsveç'i 7-1 mağlup etmişlerdi. Ardından
İspanya'yı 6-1 ile geçmişlerdi. Uruguay, son 15 dakikasına 2-1 yenik girdiği İsveç maçını 3-2 kazanarak averajla finalde Brezilya'nın rakibi olmuştu.
16 Temmuz'da oynanan ve bu kupa için 2 yıl gibi kısa bir süre içerisinde inşa edilen dünyanın en büyük stadı Maracana'da oynanan maçı 173 bin 830 biletli
seyirci izlemişti. Kupayı kazandıklarına kesin gözüyle
bakan Brezilyalılar, kendileri için
formalite niteliği taşıyan son 90 dakikanın bitmesini bekliyordu. Hatta
FIFA Başkanı Jules Rimet, kupayı Brezilya'ya vereceğinden emin bir halde
Portekizce konuşma metni bile hazırlamıştı. Nitekim Sambacılar maçın 47. dakikasında Friaça'nın attığı golle 1-0 öne geçmişti. Her şey yolunda gidiyordu. Ancak 66. dakikada Uruguay'ın Schiaffino'yla bulduğu gol, stadyumda buz gibi bir hava estirdi. Brezilyalı
oyuncular bu golden sonra uzun süre kendilerine gelemedi. Beklenmedik bir goldü. Sambacılara asıl darbeyi ise 79. dakikada Alcides Ghiggia vurdu. Uruguaylı oyuncu sağ kanattan hızla Barbosa'nın koruduğu kaleye yaklaşmış ve fırsatını bulduğu anda da yerden sert bir şut göndermişti. Meşin yuvarlak Barbosa'nın kapattığı köşeden filelere gitmiş, karşılaşma 2-1 Uruguay'ın üstünlüğü ile sona ermişti. Brezilya halkı günlerce bu sonuca inanamadı. O maçta oynayan
futbolcuların hayatlarının geri kalan kısmı adeta onlara zindan oldu. Bütün
futbolcular, ‘bize bu acıyı yaşatanlar' diye damgalandı. En çok da
kaleci Barbosa suçlandı. Kendisi ölümünden (8
Nisan 2000) kısa bir süre önce “Brezilya'da en ağır ceza 30 yıl
hapis cezasıdır; ama ben, sorumlu olmadığım bir şey için 50 yıldır ceza çekiyorum.” demişti.
Hatta öyle ki bir Brezilyalı tarihçinin, “Bizim savaşımız olmadı,
doğal felaketimiz de olmadı.
Tarihimizdeki en büyük acı, 1950 Dünya Kupası'nda kaybettiğimiz o maçtır.” sözü, o karşılaşmada yaşanan travmayı anlatmaya yeter sanırız. Brezilyalılar, bu maçın uğursuzluğu sebebiyle, beyaz forma-
mavi yaka şeklindeki forma rengini sarı forma-yeşil yaka şeklinde değiştirmiştir.
Güney Amerika futbolunda, Maracana Stadyumu'nda oynayan ve favori olmadığı maçı kazanan
takımlar için kullanılan Maracanazo şeklinde bir terim türemiştir. “Tarih boyunca Maracana'yı 3 kişi susturabilmiştir, Frank Sinatra, Papa II. Jean Paul ve Alcides Ghiggia” sözü de bu maça atıftır.
Dünya Kupalarının en başarılı takımı Brezilya'yı 16 Dünya Kupası'na katılan ve 4 kez kupayı elde eden
İtalya takip ediyor. 3. sırada ise yine 16 Dünya Kupası'na katılan ve kupayı 3 kez müzesine götüren
Almanya var. Brezilya, 18 Dünya Kupası'nda oynadığı toplam 92 karşılaşmanın 64'ünü kazandı. Sambacılar 14 maçta da sahadan mağlubiyetle ayrıldı. 16 Dünya Kupası'na katılan Almanya da toplam 92 maç oynadı. Panzerler 55 maçta galibiyet görürken, 18 maçta ise sahadan mağlubiyetle ayrıldı. Dünya Kupaları'nda en çok maç oynayan takımlar arasında İtalyanlar 3. sırada geliyor. Azzuriler sahaya çıktıkları 77 maçın 44'ünü kazandı, 14'ünde ise mağlup oldu.
İlk kez Uruguay'ın 1930'da düzenlediği kupaya bugüne kadar toplam 75 ülke katılma başarısı gösterdi. Her galibiyete 3, beraberliğe ise 1 puan verildiğinde, dünya kupalarında 92 maç oynayan Brezilya, genel klasmanda 206 puanla açık ara lider konumda. Almanya ise 184 puana sahip. Dünya Kupalarına toplam 2 kez katılan ve 10 maç oynayan
Türkiye ise 16 puanla listenin 31. sırasında bulunuyor.
KUPANIN GOL KRALLIĞI
15 gol -
Ronaldo (Brezilya)
14 gol - Gerd Müller (Almanya)
13 gol - Juste Fontaine (
Fransa)
12 gol -
Pele (Brezilya)
11 gol - Sandor Kocsis (
Macaristan)
11 gol - Jürgen Klinsmann (Almanya)
10 gol - Helmut Rahn (Almanya)
10 gol- Teofilio Cubillas (Peru)
10 gol - Gary Lineker (
İngiltere)
10 gol - Grzegorz Lato (
Polonya)
10 gol - Gabriel Batistuta (
Arjantin)
10 gol - Miroslav
Klose (Almanya)
KUPADA EN ÇOK FORMA
GİYEN FUTBOLCULAR
Mattheaus (Almanya): 25 maç
Maldini (İtalya): 23 maç
Maradona (Arjantin): 21 maç
Uwe Seeler (Almanya): 21 maç
Wladyslaw Zmuda (Polonya): 21 maç
Cafu (Brezilya): 20 maç
Grzegorz Lato (Polonya): 20 maç
Wolfgang Overath (Almanya): 19 maç
Ronaldo (Brezilya) : 19 maç
Rummenigge (Almanya): 19 maç
2010 DÜNYA KUPASI'NIN HAKEMLERİ
Afrika (4): Mohamed Benouza (
Cezayir), Koman Coulibaly (
Mali), Eddy Maillet (Seycheller), Jerome Damon (
Güney Afrika)
Asya (4): Yuichi Nishimura (
Japonya), Sudkhiddin Mohd Salleh (
Malezya), Khalil Al Ghamdi (Suudi
Arabistan), Rawschan Irmatow (
Özbekistan)
Avrupa (10): Wolfgang Stark (Almanya), Frank De Bleeckere (
Belçika), Howard Webb (İngiltere), Stephane Lannoy (Fransa), Roberto Rosetti (İtalya), Olegario Manuel Benquerença (Portekiz), Martin Hansson (İsveç), Massimo Busacca (
İsviçre), Alberto Undiano (İspanya), Viktor Kassai (Macaristan)
Kuzey-
Orta Amerika (4): Joel Aguilar (
El Salvador),
Carlos Batres (
Guatemala), Benito Archundia (Meksika), Marco Rodriguez (Meksika) Okyanusya (2): Michael Hester (
Yeni Zelanda), Peter O'Leary (Yeni Zelanda)
Güney Amerika (6): Hector Baldassi (Arjantin), Carlos Simon (Brezilya), Pablo Pozo (
Şili),
Oscar Ruiz (
Kolombiya), Carlos Amarilla (
Paraguay), Jorge Larrionda (Uruguay)