Özdilek,
takımın başına geldiğinde 8. haftaya kadar sadece 2 puana sahip olan bir Antalyaspor bulduğunu, birçok kesimin de ligden düşecek ilk takımın Antalyaspor olacağı düşüncesini taşıdığını kaydetti. Takıma geldiği ilk gün
futbolcuların fiziksel ve zihinsel olarak yorgun olduklarını gördüğünü dile getiren Özdilek, ''Bizim için zor bir süreç oldu ancak hiç bir zaman karamsar olmadım. Elimizde sihirli bir değnek yok. Bir anda takımı değiştirme şansınız da yok. Ancak oyuncularımızla uzun süre önce kaybolan o motivasyonu, o karamsarlığı üzerlerinden atmak adına görüşmeler yaptık'' diye konuştu.
Göreve geldikten sonra
Ankaragücü ve
Gençlerbirliği galibiyetleriyle lige başladıklarına dikkati çeken Özdilek, ardından ligin önemli
takımlarından Sivasspor'u yenmeyi başardıklarını anlattı. Bu galibiyetlerin
futbolculara özgüven getirdiğini vurgulayan Özdilek, ''Bugün itibariyle bakıldığında, taraflı tarafsız herkes tarafından iyi futbol oynayan ve alkışlanan bir Antalyaspor var. Her şeye rağmen geçmişi kenara bıraktık. Bizim için bugün ve gelecek çok daha önemli. Final haftalarına geldik. Her maç çok önemli.
Oyuncularımın inancına güvendiğim için 34 hafta sonra alt sıradaki 3 takımın üzerinde olacağımıza inanıyorum, bunu başaracağız'' dedi.
''BİZLERİ ÇOK ZORLU VE KALİTELİ MAÇLAR BEKLİYOR''
14 yıl futbol oynadığını ve daha sonra
teknik direktörlük eğitimi için
yurt dışına gittiğini belirten Özdilek, ardından da
Malatyaspor ve (A) Milli Takım'da yardımcı antrenörlük deneyimleri olduğunu söyledi. Teknik direktör ile futbolcu arasındaki iletişimin futbolda çok önemli olduğuna işaret eden Özdilek, şöyle konuştu:
''En büyük
hedefim, kısa vadede, Antalyaspor'un ligde kalmasıdır. Orta ve uzun vadeli hedefimiz ise, Antalyaspor'un gelecek sezonlar ligin yukarısını forse eden bir takım olmasıdır. Aklımızın ucundan düşmek gibi bir kelime geçmiyor. Ligin üst sırasındaki takımlar müthiş puan kayıpları aldılar. Ligin alt sırasındaki takımlar ise, büyük takımlara karşı müthiş grafik çizdiler. Aslında futbolda olması gereken bu... Belki
ekonomik açıdan dört büyük takım bizden çok daha güçlü ancak sadece ekonomi ile bu iş olmuyor, sahada da iyi oynamak gerekiyor.
Anadolu takımları bu anlamda daha dirençli. 9. sıradaki Gaziantepspor'un 31 puanı var, 17. sıradaki Kocaelispor'un 19 puanı var. 11 haftada her takım 33 puan toplayabilir. Yani, matematiksel olarak bu lig çok şeye gebe olacaktır. Yukarıdaki takımların da şampiyonluğa oynaması bu çekişmenin ligin son haftasına kadar gideceğini gösteriyor. 8 ve 18'inci sıradaki takımlar düşme mücadelesi içerisinde gözüküyor. İki maç kaybeden bir anda 16'ıncı veya 17'inci sıraya düşebilir. Bizleri çok zorlu ve kaliteli maçlar bekliyor.''
''İNSANIN HER ZAMAN BİR HEDEFİ OLMALI''
Hakemlerin hata yapabileceğini ifade eden Özdilek, hiç bir
hakemin art niyetli olabileceğini düşünmediğini söyledi. Hakemlerin daha dikkatli olmaları gerektiğini belirten Özdilek, herkesin büyük
emek ve efor sarfettiğini, bu emeğin ve eforun bir düdükle alınmasının çok ağır olduğunu savunarak, ''Hakemlere saygı duyuyoruz. Bu hatalar olacaktır ancak hakem
arkadaşlarımız biraz daha dikkat ederlerse daha mutlu olacağız'' dedi.
14 yıl formasını giydiği
Beşiktaş ile ilgili değerlendirmelerde de bulunan Özdilek, Mustafa Denizli'nin Başiktaş'da başarılı olacağına inandığını bildirdi. Konum itibariyle bakıldığında Beşiktaş'ın şampiyonluktaki en güçlü adaylardan olduğuna dikkati çeken Özdilek, sözlerini şöyle sürdürdü:
''İnsanın her zaman bir hedefi olmalı. Hedefsiz insanın başarılı olacağına inanmıyorum. Futbolcu olduğum dönemlerde de hedefim vardı, şimdi de
teknik direktör olarak hedeflerim var. Beşiktaş benim için çok önemli bir takım.
Mehmet Özdilek'i Mehmet Özdilek yapan Beşiktaş kulübüdür. 14 yıl Beşiktaş'ta futbol oynadım. Her arkadaş gibi benim de hedefimde Beşiktaş var ancak şu anda bu hedef benim için biraz daha ileride. Şu an en önemli olan Antalyaspor'un başarısıdır.''
''GÖZLER TÜRKİYE LİGİ'NE DÖNDÜ''
90'lı yıllardan sonra hem kulüpler bazında ve hem de milli takımlar düzeyinde
Avrupa'da söz sahibi olunduğunu ve gözlerin
Türkiye ligine döndüğünü ifade eden Özdilek, artık Avrupa'nın önemli oyuncularının Türkiye'ye geldiğini belirtti.
Ekonomik gücün yeterli olması halinde dünyaca ünlü oyuncuları takıma dahil edilebileceğini bildiren Özdilek, ''
Turkcell Süper Ligi, Avrupa'nın önemli liglerinden biri. Bu yüzden hem kulüpler hem de milli takımlar düzeyinde elde edilen başarıların Avrupa'da sürdürebilir hale gelmesi gerekiyor'' diye konuştu.
Dünya Kupası'nda elde edilen üçüncülükten sonra futbolda oyun anlamında bir düşüş yaşandığını dikkati çeken Özdilek, ''2008
Avrupa Futbol Şampiyonası, futbol anlamında kendimizi silkelememiz için çok önemliydi ve bunu başardık. Şimdi de Dünya Kupası elemelerinde de başarılı olacağımıza inanıyorum.
İspanya ile iki önemli maça çıkılacak. Zor maçların üzerinden gelebilen oyuncularımız var. Bu maçta da başarılı olacaklarına inanıyorum'' dedi.