Ancak attığı her adım adeta olay oldu. En çok tartışılan isimdi. Süper Lig'de çok gol atacağını düşünüp, daha sonra 15-20 golden fazla atılamayacağını söyleyerek herkesi şaşırtmıştı.
Semih'in yedek kalabildiğini, ama kendisinin böyle bir durumda çabuk küstüğünü belirterek dikkatleri üzerine çekmişti.
İspanya gol kralı Daniel
Güiza'nın
transferinin akabinde iyice gözden düşen ve Fransa'nın PSG takımına transfer olan Mateja
Kezman'dan bahsederken atlanmaması gereken bazı satırbaşları bunlardı. Şu sıralar F.Bahçe'de olduğu gibi PSG'de de
forma giymekte zorlanan
Sırp forvet, Fransa'ya gider gitmez verdiği bir röportajda, Sarı-Lacivertlilere bazı tavsiyelerde bulunmuştu. Her ne kadar
kiralık gönderilse de dönme ihtimalini sıfıra yakın gören Kezman, yeni transfer Güiza'nın bu sistemde devam edilmesi halinde kendisiyle aynı akıbeti paylaşacağını ifade etmişti.
Bu
sezon Süper Lig ve Şampiyonlar Ligi'nde taraftarını hayal kırıklığına uğratan F.Bahçe'de hiç şüphesiz ki sorgulanan isimlerin başında gol makinesi diye alınan Güiza geliyor. Geçen yıl
İspanya Ligi La Liga'da hiç
penaltı kullanmadan 27 kez fileleri havalandıran Güiza,
Euro 2008'de forma şansı bulduğu kısıtlı sürede
Rusya ve Yunanistan'ı boş geçmemişti. 14 milyon Euro
bonservis bedeli ödenerek Mallorca'dan transfer edilen İspanya'nın gol kralı, aradan 5 ay geçmesine rağmen Türkiye'ye adapte olamadı. Güiza, Süper Lig ve Şampiyonlar Ligi'nde sadece ikişer kez
gol sevinci yaşadı. Tecrübeli
oyuncu hem ligdeki 12, hem de Devler Ligi'ndeki 5 maçın hepsine ilk 11'de başladı. Üstelik en golcü ismin 5 golle
kaptan Alex olduğu F.Bahçe'de, biri G.Saray
derbisi olmak üzere 3 defa ağları sarsan
savunma oyuncusu
Lugano bile 1503 dakika sahada kalan Güiza'dan daha fazla skora katkı sağladı.
Son vuruşlardaki etkisizliği nedeniyle Güiza'nın bir türlü
patlama yapamaması aslında Kezman'ın sözlerinde gizliydi. Güiza'yı zor bir sezonun beklediğini kaydeden Kezman, şöyle konuşmuştu: "Güiza'nın transferi için büyük para ödendi. Üzerinde
baskı olacaktır. Gol sıkıntısı çekerse, eleştiriler daha da yoğunlaşır. Eğer Aragones sistemi değiştirmezse zor bir sezon geçirecektir. Ama Alex ile bu sistemden başka bir şey oynayamazsınız. Alex'i ikili forvetin arkasına koyamazsınız. Güiza'nın ilk yurtdışı tecrübesi. Türkiye'de her şey çok farklı."
En kötüsü
Volkan seçildi
İspanyol spor gazetesi Marca, Şampiyonlar Ligi'nde 5. maçlar sonrasında haftanın en iyi ve en kötülerini seçerken, F.Bahçe'nin
kalecisi Volkan
Demirel, 'en kötü
futbolcu' olarak gösterildi. Gazete, 'F.Bahçe'yi cezalandıran bir kaleci' başlığı altında yaptığı değerlendirmede; "Aragones'in F.Bahçe'si iyi bir dönemden geçmiyor. Ama bu durumun en büyük suçlularından biri kaleci Volkan." yorumunda bulundu.
Semih derbiye yetişmiyor
Süper Lig'de
Beşiktaş ile yarın oynayacağı derbi maçın hazırlıklarını sürdüren F.Bahçe'de Semih şoku yaşanıyor. Sarı-Lacivertlilerin, dün sabah Samandıra Tesisleri'nde yaptığı ve yağmur altında yaklaşık 1,5 saat süren antrenmanına sakatlığı süren tecrübeli golcü katılmadı. Porto maçından sonra sağ arka adalesinde ağrı hisseden Emre'nin ise çekilen MR'ında ciddi bir so-runa rastlanmadı.
Aragones, galibiyet istedi
Şampiyonlar Ligi'ne son maçlar oynanmadan havlu atan, Dinamo
Kiev karşılaşmasına
UEFA Kupası'na katılmak için çıkacak olan
Fenerbahçe, Süper Lig'deki zirve yarışından da kopmak istemiyor. Dünkü idmanın öncesinde futbolcularıyla bir görüşme yapan Aragones, Beşiktaş derbisine dikkat çekti. İspanyol çalıştırıcının oyuncularına, kötü günleri atlatıp rahat bir nefes almalarının, ancak Beşiktaş'ı yenmeleriyle mümkün olduğunu ilettiği öğrenildi.
Erhan
Güven