3 Temmuz'dan bu yana yaşanan gelişmelerde
Fenerbahçe Kulübü'nün haklarının savunulamadığını ve şu anki yönetimin bu önemli süreci, seyretmekle ya da panikle yaptığı açıklamalarla devlet kurumlarını, yargıyı, emniyeti
hedef alarak, taraftarı yanlış yönlendirerek idare etmeye çalıştığını ifade etti.
ŞİKEYE BULAŞANLAR İŞGÜZARDIR
Fenerbahçelilerin her zaman devletine ve milletine gönülden bağlı olduğunu, Türk
adaletinin işleyişinden ve dürüstlüğünden emin olduklarını bildiren Kutlualp, "Bu sürecin sonunda aklanarak bu durumdan daha da güçlenerek çıkacağımıza inancım sonsuzdur. Yüce Türk adaletinin yargılama sonucunda vereceği karar hangi yönde olursa olsun saygı duyacağımız bir karar olacaktır. Şayet iddialardaki gibi
şike,
teşvik veya teşebbüsler doğru olsa bile, bunları yapmış olanlar var ise bunlar kendi başlarına bu işlere teşebbüs eden işgüzarlardır" şeklinde konuştu.
YAŞANANLARDAN HİÇBİR FENERBAHÇELİNİN HABERİ BİLE YOK
Kutlualp, şöyle devam etti "Bu olaylar varsa ve bunlar olmuşsa, bu işlerden hiç haberi olmayan milyonlarca Fenerbahçe taraftarının, sahada alın teri döken
futbolcuların,
teknik heyetin ve diğer emeği geçenlerin ve kurumun, yani Fenerbahçe Spor Kulübü'nün hiç bir günahı yoktur ve hak edilmemiş
haram puanı veya şampiyonluğu zaten şiddetle reddeder. Federasyonun alacağı kararda bu gerçeğin göz önünde alınmasında büyük yarar vardır. Futbol Federasyonunun adalet duygusu içinde yıkmak değil, yapmak istediğinden kılı kırk yararak hukukun üstünlüğünden taviz vermeden, varsa işgüzarlarla kurumları birbirinden ayırmasının çok doğru olacağını yinelemekistiyorum. Hukuk, hayatı güzelleştirmek ve kolaylaştırmak için vardır. Futbol camiası olarak hepimiz aynı gemideyiz. Düzeni bozan, aykırı olan varsa bunları ayıklamanın yolu gemiyi tümden batırmak olmamalıdır."
KULÜBÜN ÖNÜ AÇILSIN
Futbolda söz sahibi isimlerin tümümün Fenerbahçe'nin 2010-11 sezonunun ikinci yarısında ortaya koyduğu futboldan övgüyle söz ettiğini ve sarı-lacivertli ekibin galibiyetle tamamladığı 16 maçı da hakkıyla kazandığına inandığını dile getiren
Hakan Bilal Kutlualp, "Eğer varsa bazı işgüzarlıkların sahaya yansımadığını ve Fenerbahçeli futbolcuların bunlardan hiç haberi olmadan şerefli şekilde mücadele ettiğini, bu maçlar izlendiğinde de bir kez daha görebiliriz" dedi.
HEMEN İSTİFA ETMELİLER
Fenerbahçe yönetimini
istifaya davet eden Kutlualp, şöyle kunuştu: "Federasyonun bu yapıcı tutum ve Türk futbolunu daha iyi yerlere getirme çabasında kurumlarla şahısları birbirinden ayırması için, hareket kabiliyeti ve etkin sağlıklı karar alma yetisini kaybetmiş olan Fenerbahçe yönetiminin de derhal istifa ederek federasyona ve kamuoyuna bu doğrultuda bir
mesaj vermesi, Fenerbahçe'nin önünü açması, hızla Fenerbahçe'yi olağanüstü genel kurula götürmesi gerekmektedir. İstifa, suçu kabullenmek değildir. Bilakis kendinden emin olanların cesaret edebileceği, onurlu ve erdemli bir davranış biçimidir. Hepimizin arzusu olan yargıdaki aklanmadan sonra Fenerbahçelilerin başları üzerinde yerleri vardır. Bugün geldiğimiz noktada Fenerbahçe'nin ali menfaatleri söz konusudur. Seçim sürecinde de kişisel çıkarların kesinlikle bir kenara bırakılarak, kırgınlıkları unutarak ve tek
vücut olarak herkesin üzerinde mutabakat sağlayacağı bir adayla
seçime gitmeli ve Fenerbahçe hızla normale dönerek kaldığı yerden devam etmelidir. Bu aşamada benim hiçbir şahsi beklenti içinde olmadan bu açıklamaları yaptığımın kamuoyunca bilinmesini isterim.
" YÜKSEL BEY HALA O KOLTUKTA NİYE OTURUYOR
Fenerbahçe Kulübü
Yüksek Divan Kurulu Başkanı
Yüksel Günay'ı da eleştiren Kutlualp, Günay'ın açıklamalarıyla Fenerbahçe'yi zor duruma düşürdüğünü ve istifa etmesi gerektiğini iddia ederek, şöyle konuştu:
"
Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devletidir. Eğer ki kendisinin söylediği gibi bir '
polis devleti' olsaydı böyle ağır bir sözü söyleme özgürlüğünü hissedemeyeceği gibi bugün dışarıda serbestçe de dolaşıyor olamazdı. Tarikatların, cemaatlerin Fenerbahçe'yi ele geçirmeye çalıştığı ve bu amaçla operasyonun bir
takım ihalelerle ilişkilendirilmesi veya siyasi amaç güttüğü iddiaları ise tam bir paranoyadan ibarettir. Bir milyon üye hedefi konuşulduğunda böyle bir endişe duyulmazken niçin bunun şimdi dillendirildiği de çok manidardır. Fenerbahçe Türkiye'nin profiline sahiptir. Herkes, hangi etnik gruptan olursa olsun,
renk, dil, din,
inanç ayrımı gözetmeksizin Fenerbahçe'ye üye olma hakkına sahiptir.
Tüzükte üyeliğin nasıl kazanılacağı çok açıktır ve Balotaj Kurulu da Sayın Aziz
Yıldırım'ın 13 yıldır belirlediği kişilerden oluşmuştur ve tam kontrolü altındadır. Bu nedenle Divan Başkanının bu çıkışı da son derece mesnetsiz ve bu olayları taraftarı galeyana getirerek başka mecralara taşımak gayreti ve basiretsizliğinden başka bir şey değildir. Devlet kurumlarını hedef alan açıklamalarıyla ve inançları üstünden
politika yaparak Fenerbahçe'yi zor duruma düşürmektedir, derhal istifa etmelidir.
Fenerbahçe Yüksek Divan Kurulu
ağlama duvarı değildir. Fenerbahçeliler sakin ve kendinden emin olamalı, süreci olgunlukla takip etmeli, tepkilerini demokratik bir şekilde dile getirmeli ve saygı duyduğu devletini incitici beyan ve davranışlardan kaçınmalıdır. Kaldı ki Fenerbahçe her durumda yüzleşebilecek ve sonuçları ne olursa olsun göğüsleyecek büyüklüğe sahiptir." Kutlualp, Fenerbahçe Tüzüğü'nde yapılacak değişikle
başkanlık süresinin 2, yöneticilik süresinin de 3 dönemle sınırlandırılması gerektiğini ve yönetimle de yakın akrabalık bağı olan kişiler ile ticari
ortaklık ilişkileri bulunan kişilerin görev almalarının engellenmesi gerektiğini ifade etti.
NAKİT AKIŞI İÇİN EMENİKE SATILDI
Fenerbahçe'nin bu dönemde
sportif anlamda da iyi yönetilemediğini savunan Kutlualp,
Kardemir Karabükspor'dan
transfer edilen
Emenike'nin hiç maç oynamadan satılmasını ise "Emenike'nin satılmasını, acil nakit ihtiyacının karşılanması için yapılmış bir hamle olarak görüyorum. Önünüzde lig,
Şampiyonlar Ligi varken siz ilk satılabilecek malı satmazsınız" diye konuştu. görüşlere katılmadığını belirterek, "Fenerbahçe'de bundan daha kötü bir durum düşünebiliyor musunuz?" dedi. Fenerbahçe'nin büyük bir camia olduğunu vurgulayan Kutlualp, "Fenerbahçe'de çok iyi yöneticiler, başkanlar olacaktır. Nasıl Fenerbahçe
Aziz Yıldırım gibi bir başkan çıkarmışsa, ondan çok daha büyük başkanları da çıkaracaktır" ifadesini kullandı. Kutlualp ayrıca, kendisinin görev yaptığı dönemde, şike ve benzeri iddialara ilişkin herhangi bir olayın yaşandığını bilmediğini açıkladı