The Daily
Telegraph gazetesi,
Chelsea takımının son 5 sezonda dördüncü kez yarı
finale ulaştığına dikkat çek
erken, ''Chelsea Türk lokumunun tadını çıkardı'' başlığını kullandı.
Yorumda, bu durumun çok da etkileyici olmayan 2 gol sayesinde gerçekleştiği kaydedilirken, ''2002 finalinde
Real Madrid'e karşı Bayer Leverkusen'de kaybeden Michael
Ballack, erken ve aslında sonucu haber veren golü attı. Kapanış sahnesinde ise
Fenerbahçe durumu eşitlemeye çalışırken
Frank Lampard ikinci golü ekledi'' denildi.
Maçın kahramanının ise beklenmeyen bir isim olduğu ifade edilen Telegraph gazetesi yorumunda, Chelsea
kalecisi Cech'in
sakat olduğu hatırlatıldı. Yazıda, yedek kaleci Carlo Cudicini'nin de oyunu erken terk ettiğine dikkat çekilirken, böylece oyuna giren Hilario'nun, iki şahane kurtarışla Chelsea'yi yarı finale taşıdığı ve maçın kahramanı haline geldiği ifade edildi.
Chelsea'nin maçta erken hakimiyet kurmanın avantajını yaşadığını da belirten Telegraph yazarı, Chelsea'nin ikinci yarıya galip başlamasına rağmen bu durumu avantaja ve ''gollere'' çevirmekte yetersiz kaldığını bildirdi.
Fenerbahçe'nin son çare olarak
Kezman'ı oyuna dahil ettiği, oyundaki hassas dengenin her iki taraf için de iyice göze çarpar hale geldiği, her iki tarafın da ''bir gol daha atılırsa bunun sonucu belirleyecek güçte olduğunu farkına vardığını'' kaydeden Telegraph, ''sonuçta hem eğlenceli hem de heyecan verici bir durum ortaya çıktı. Fenerbahçe teslim olmayı reddetti. Kaleci Hilario biri Gökhan
Gönül, diğeri Kazım Kazım'ın atışlarında iki olağanüstü kurtarış yaptı'' diye yazdı.
The
Guardian gazetesinde yer alan maç yorumunda da Lampard'ın son şovunun Chelsea'nin turu güvenli şekilde geçmesini garanti ettiğine dikkat çekildi. Chelsea taraftarının maç boyunca takımın hücuma dayalı atak
futbol oynaması yolunda tezahürat yaptığı, ancak
teknik direktör Avram Grant'ın ise Ballack'ın sunduğu erken avantaja tutunmaktan yana bir tutum sergilediği belirtilen yorumda, Chelsea'nin Fnerbahçe atakları karşısında adeta
Şampiyonlar Ligi hayali üzerinde zar attığı, yani bir nevi
kumar oynadığı kaydedildi.
Grant'ın oyun taktiğinin Fenerbahçe'yi adeta hücuma davet ettiği ve rakibe bir inisiyatif sağladığı belirtilen yorumda, ''Tabii kimse önemli olanın sonuç olduğunu inkar edemez. Grant belki heyecan verici bir oyun sergileme sözünü tutmakta başarısız oldu, ama asıl önemli olanın sonuç olduğunu bir kere daha kanıtladı'' denildi.
The
Daily Mirror gazetesi de
Michael Ballack'ın, dün Chelsea'ye daha oyunun başlangıcında attığı golle bir
rüya armağan ettiğini, Lampard'ın ise Chelsea'yi Şampiyonlar Ligi yarı finaline taşıyan kahraman olduğunu yazdı.
Chelsea'nin bundan sonraki maçlarında bir kaleci krizi yaşayabileceğine işaret edilirken, gazetenin bir diğer yorumunda ise ''tahmin edin bir sonraki aşamaya kim geçti: İnanılmaz maviler'' başlığı kullanıldı.
TEHLİKELİ ALANDA BASİT PASLAŞMALAR
The Sun gazetesinin yorumunda ise Zico'nun takımının maça en az
İstanbul'daki kadar gergin çıktığı öne sürüldü ve ''tehlikeli bölgelerde son derece basit paslaşmalar yaptılar ve Chelsea'nin hiç uğraşmadan dünyanın en iyisi gibi görünmesine yol açtılar'' denildi.
Chelsea'nin aslında daha oyunun çok başlarında avantajını ikiye katlaması gerektiği de savunulan yorumda, oyun ilerledikçe Fenerbahçe'nin durumun güçlüğünün iyice farkına vardığı iddia edildi. Erken gelen ilk gole rağmen Chelsea'nin ikinci gol atılmadan son derece rahatsız göründüğünü kaydeden gazete, Fenerbahçe'nin, Chelsea sahasında zaman zaman hem adam hem de yer bulduğunu, ancak bunu gole çevirmeyi başaramadığını yazdı.
Daily Mail gazetesi ise Ballack'ı öven bir başlığa yer verdiği haberinde
Chelsea'nin, dün Stamford Bridge'de ''A sınıfı futbolunu oynamadığını,
buna gerek de kalmadığını'' yazdı.
Fenerbahçe'nin Şükrü Saracoğlu'ndaki kahramanca performansına hiç benzemeyen zayıf bir direniş gösterdiğini öne süren gazete, ''Zico'nun takımı oyun kuramadı ve Chelsea turu geçti'' diye yazdı.
Oyunun ilk yarısının sonlarına doğru Chelsea'nin durgun savunmasını zorlayan Lugano'nun kafa çıkışına dikkat çekilen yorumda, Chelsea'nin bu noktada neredeyse bir beraberliğe mahkum edilmeye yaklaştığı belirtildi.
İşte bu nedenle Grant'ın devre arasında takımına geçen hafta yaşananların ardından, bu hafta neler olabileceğini anlatmak zorunda kaldığı belirtilen yorumda, sonucu Lampard'ın golünün belirlediği ve Chelsea'nin önünde şimdi zorlu
Liverpool aşamasının bulunduğu bildirildi.The
Times gazetesi de Ballack'ın dünkü maçta gösterdiği performansı övdü ve ünlü futbolcunun dün Chelsea açısından oyundaki tansiyonu düşüren isim olduğunu yazdı.
Fenerbahçe'nin bazı pozisyonlarda Chelsea'de paniğe sebep olduğu hatırlatılan yorumda, ''Chelsea oyuna aynen İstanbul'daki tempo ve amaçla başladı, ancak yine bunu korumakta başarısız oldular'' denildi.
FENERBAHÇE'NİN CHELSEA MAĞLUBİYETİ MACAR BASININDA
Fenerbahçe'nin dün gece deplasmanda Chelsea karşısında aldığı 2-0'lık mağlubiyet,
Macaristan basınında geniş yer aldı.
Macaristan'ın günlük çıkan tek
spor gazatesi olan Nemzeti Sport maçla ilgili, ''Yüzüncü Gol Lampard'ın'' başlığını attı. Gazete alt başlıkta ise, ''Chelsea yeniden Şampiyonlar Ligi Finali eşiğinde'' diye yazdı. Nemzeti Sport,
İngiliz takımının maçın hemen başında bulduğu golle Fenerbahçe'nin oyun düzeninin bozulmasına neden olduğu yorumunu yaptı.
Hid Magazin ise, ''Fener Kendi Sahasında Var'' başlığı attı. Hid Magazin, maçın geneline bakıldığında Fenerbahçeli futbolculardan Deivid,
Semih, Kezman ve Alex'in çok etkisiz kaldığı, İstanbul ekibinde gerçek bir santraforun eksikliğinin hissedildiği yorumunu okuyucularıyla paylaştı. Gazete ayrıca, Fenerbahçe'nin buraya kadar gelmesinin müthiş başarı olduğu, sarı-lacivertli ekibin Türkiye'ye hayalinde göremeyeceği puanları kazandırdığını iddia etti.
İSPANYOL BASININDA CHELSEA-FENERBAHÇE
Avrupa Şampiyonlar Ligi çeyrek finalinde, deplasmanda Chelsea'ye 2-0 yenilerek elenen Fenerbahçe için
İspanyol basınında yapılan yorumlarda, ''Fenerbahçe, ilk maçta Deivid'in kendi kalesine attığı gol yüzünden elendi'' denildi.
AS gazetesi, Fenerbahçe için en kahredici durumun Deivid'in kendi kalesine attığı gol olduğunu öne sürerken, ''Eğer Deivid'in o hatası olmasaydı, dün
akşam uzatmaya gidilecekti'' ifadesini kullandı.
Marca gazetesi de, ''Chelsea iyi bir Fenerbahçe'ye karşı kazandı'' başlığını atarken, ABC gazetesi, ''Fenerbahçe, Ballack'ın golüne çok geç tepki vermeye başladı'' diye yazdı.
El Pais gazatesi ise, ''Chelsea, Fenerbahçe'yi maçın başında ve sonunda yıktı'' başlığını attı.