Özgener, TFF'nin resmi internet sitesinde yer alan açıklamasıyla
adaylığını duyururken, ''Bu amaç için şahsımı
destekleyen ve başkanlığa adaylığımı ilan etmem için beni yüreklendiren
futbol ailesinin tüm paydaşlarına canı gönülden teşekkür ederim. 19
Ağustos'ta gerçekleşecek olan genel kurulla birlikte, Türk futbolunun başarıları için çalışmaya devam etmek adına değerli delegelerden kabul göreceğimizi
ümit ediyorum'' dedi.
Türk futbolunun asli önceliğinin istikrarın sağlanmasından geçtiğini savunan bir futbol gönüllüsü olarak, hem
Kulüpler Birliği Vakfı, hem de 2. ve 3. lig kulüpleri tarafından 19 Ağustos
Cuma günü yapılacak Olağanüstü Genel Kurul'da TFF başkanlığına aday olması için kendisine destek verildiğini dile getiren Özgener, bundan dolayı yaşadığı memnuniyeti ifade etti.
Mahmut Özgener, gerek kulüp düzeyinde, gerekse de TFF çatısında 20 yılı aşkın süredir elde ettiği bilgi ve tecrübeyi, Türk futbolunu zirveye çıkarmak için kullanma arzusunda olduğunu anlattığı açıklamasında, şunları söyledi:
''Rahmetli başkanımız, sevgili dostum Hasan Doğan'ın ani bir şekilde aramızdan ayrılarak bize bıraktığı bayrağı, layıkıyla daha ileri taşımak için ben ve
yönetim kurulu üyesi arkadaşlarım tüm gücümüzü seferber edeceğiz. 14
Şubat 2008 tarihinde yepyeni bir sayfa açan ve 6 aydır bu sayfayı itibar, güven, birlik ve beraberlik ifadeleriyle doldurmayı başaran bir kurumun başkan vekili olarak, bu güven ortamının sağlanmasında katkım olduğunu düşünüyorum. Yeni dönemde de bu istikrarı aynen muhafaza edeceğim. Profesyonel liglerde mücadele eden kulüplerimizin yanı sıra, Türk futbolunun önemli yapı taşları olan kurullar, hakemlik camiası, amatör kulüplerle mükemmel bir uyum ve
işbirliği içinde başarılı oluşumlara
imza atacağımıza canı gönülden inanıyorum. Tüm futbol ailesine hem başkan vekilliğim sırasında, hem de başkanımızın vefatı sonrasında vekaleten yürüttüğüm
başkanlık döneminde verdikleri destekten dolayı teşekkür ediyorum.
Türk futbolunu geliştirmek için TFF'nin yarattığı kaynakların yepyeni projelere akılcı bir biçimde harcanacağından ve
Türkiye'nin futbol ekolü olan bir
ülke haline geleceğinden hiç kimsenin şüphesi olmasın. Tüm bunları gerçekleştirirken ülkemizdeki futbol ekonomisini büyüterek, Türk futboluna daha fazla kaynak yaratmayı hedefliyoruz. Bir futbol adamı olarak Türk futboluna hak ettiği parlak geleceği sağlamak arzusundayım. Son 6 aydır olduğu gibi bundan sonra da Türkiye
Futbol Federasyonu, tüm kulüplere eşit davranış tarzını sürdürecektir.''