Sarı lacivertliler kötü başladığı sezona her gün üzerine koyarak devam ediyor. Oynanan futbol çok tatmin edici olmasa da şu ana kadar maç başına üç gol ortalamasıyla oynamak hiç de kolay değil.
Elazığspor maçına gelindiğinde sarı lacivertlilerde en çok merak edilen konu Ersun Yanal'ın Sow'a görev verip vermeyeceği idi. Yanal, en doğrusunu yaparak Sow'u sahaya sürdü ve Senegalli futbolcunun hırsı üç gol getirdi. Hem Fenerbahçe, hem Ersun Yanal, hem de Sow kazandı.
Bir teknik adamın herhangi bir futbolcuyu neden oynatıp oynatmadığı sorgulanabilir ancak buna direk müdahalede bulunulamaz. Geçtiğimiz haftalarda yapılan yorumlar bu açıdan maksadını fazlasıyla aşmıştı. Sonuçta hak eden formayı giyecek, hak etmeyen ise kenarda oturacak. Bu kural bu kadar basit. Şunu unutmamak gerekiyor ki söz konusu futbol takımı olunca bu kural rafa kalkmıyor. Çalışma hayatının her kesiminde bu böyle değil mi? Çalıştıkları iş yerlerinde benzer bir haksızlıkla karşılaşan herkes isyan etmiyor mu?
Ancak Ersun Yanal, Kasımpaşa maçına bakıp etkisiz olan Emenike'nin yerine Sow'u Elazığ karşısında oynatmasaydı hata yapardı. İlginç ve güzel olan Yanal'ın Elazığspor maçı kadrosunda iki doğruyu birden bulmuş olmasıydı. Hem Baroni hem de Sow tercihi Yanal üzerindeki şüpheleri ortadan kaldırdı.
Sow'un attığı golden sonra Yanal'a sarılması sarı lacivertli takımdaki gerilimi de sona erdirdi. Takımdaki birlikteliği sağlayan Fenerbahçe'nin bundan sonra işi daha da kolaylaştı.
Ersun Yanal'ın bundan sonra önünde duran en zor görev doğru kadroyu bulmak olacak. Ligin başlamasının üzerinden 5 maç geçmesine rağmen sarı lacivertlilerde iskelet kadra hala oluşturulabilmiş değil. Gözle görülen en önemli gelişme ise futbolcuların sahada daha fazla koşmaları olarak gösterilebilir.
Sonuç olarak, bu sezon Avrupa maçlarından muaf olan Fenerbahçe büyük hatalar yapmazsa şampiyonluk yarışını sonuna kadar götürebilir.
Mehmet Şentürk
Samanyoluhaber.com