Bunu kabul etmeleri gerektiğini dile getiren Cansun, "
Fenerbahçe’nin bugünkü kadrosu ile
Galatasaray’ın bugün oynayan kadrosu arasında ciddi bir kalite farkı var, bu da Fenerbahçe lehine. Ancak Fenerbahçe’de birçok şey yolunda gitmiyor ki, onların da neticeleri bizden daha iyi değil ve Galatasaray bugün lider. Eğer büyük
sakatlıklar olmazsa,
futbolcular kendilerine iyi bakarsa, yöneticiler bunu organize ederse Galatasaray rahatlıkla
şampiyon olur inancındayım" diye konuştu.
Futbolcuların kendilerine çok iyi baktığını düşünmediğini kaydeden Cansun, "Bizde teşhislerde doktor hatası olduğu kanaatindeyim. Sakatlanan
oyuncuların yerine oynayan
futbolcuların kalitesi ve mücadelesi, gidenin yerini tutmuyor" diyerek sözlerini tamamladı.
"OYUM ADNAN POLAT'A"
Mehmet Cansun, ayrıca sarı-kırmızılı kulübün mart ayında yapılacak olağan
seçimli genel kurulunda, oyunu Adnan Polat’a vereceğini açıkladı.
Cansun, Galatasaray’da seçimin ne olacağıyla ilgili bir şeyi söylemenin doğru olmayacağını belirterek, "Galatasaray’da seçim belli olmaz. Herkes inandığı
adaya oy verecektir. Diğer aday Adnan
Öztürk mutlaka kıymetli bir kardeşimizdir. Ama kendisini tanımıyorum. Şu an için başlanan işlerin bitirilmeden başkan ve
yönetimin değişmesini doğru bulmuyorum. Bir oyum var, bugünkü yönetim ve başkan için kullanacağım. Bunun da nedeni, mali konuları iyi idare etmeleri ve süren projeleri bitirmeleri lazım" diye konuştu.
Gerçekleştirilen projeleri başarılı bulduğunu söyleyen Mehmet Cansun, "
Projeler gayet iyi, artık onların proje halinden çıkıp hakikat haline gelme durumu var. Bu projelerin bir an önce bitmesi gerekiyor. Bundan sonra Galatasaray’ın önü açılacaktır, rahatlayacaktır" dedi.
Adnan Polat’ı mali açıdan son derece başarılı bulduğunu ifade eden Cansun, sözlerini şöyle sürdürdü: "Yönetimi sportif açıdan orta buluyorum. Futboldaki neticeleri çok başarılı bulmuyorum. Devre arasında zorunluluktan
transfer yapıldı. Para vermezseniz, yapılacak transfer ancak bu kadar olabilirdi. 5-6 milyon Avro’yu çıkarıp bir kerede masaya koyabilseydiniz hem Avrupa’da hem Türkiye’de oynayabilecek oyuncu alınabilirdi. Üç oyuncudan ikisini kiralayıp, sadece birisini alıyorsunuz, onun da bonservisi elinde. Bütün bunları kendi bütçenizin içine sığdırıyorsanız, bence bunlar normaldi."