UEFA gözlemcisinin basına da yansıyan "bunu yapmak akıl karı değil" (tabi bu yumuşatılmış hali) dediği kadar var. 

Bu hareketi dünyanın başka bir yerinde görmek de mümkün değil. Fenerbahçe kulübü iyi niyetle bir adım atmış, maça giremeyen sarı lacivertli taraftarlar için stat çevresinde organizasyon düzenlemiş. Bunu anlayışla karşılasak bile demek ki Türkiye daha böyle şeylere hazır değil. Görülüyor ki hazır olması için de daha çok süre var.

Şimdi Fenerbahçe için bir kaç kelime yazınca tepki gösterenlere soruyorum, bu cezayı da biz mi aldırdık? O fişekleri atanlara sorarsanız bunu o gece seyircisiz oynayan Fenerbahçe'nin sahipsiz olmadığını göstermek, takımlarının yanlarında olduklarını ispatlamak için yapmışlar!

Sözüm ona Türkiye'nin en büyük takımlarından birisi olan, yüz yılı geçen tarihi olan, milyonlarca da taraftarı olan Fenerbahçe'nin böyle şeylere ihtiyacı var! 

Şimdi olan kime oldu dersiniz. En başta tabi ki futbol takımına. UEFA kupasında hem de buralara kadar gelmişken bir kez daha seyircisiz oynamak zorunda kalacaklar. Hem düşünün bundan sonraki rakip Bate Borisov gibi dişinize göre de değil. 

Ya gerçek Fenerbahçeli taraftarlar için ne demeli? Belki de yemeyip, içmeyip takımlarının Avrupa'da oynayacağı maça gitmek için para biriktiren taraftar ne olacak? Bir kaç kişi yüzünden onlar da kim bilir uzun süre bu zevkten mahrum kalacaklar. 

Türkiye'de yıllardır taraftar olaylarını önlemek için öyle veya böyle önlemler alındığına şahit oluyoruz. Hatta çözüm bulunamadığı için büyük takımların arasında oynanan maçlara taraftar yasağı bile getirildi. Aslında düşünürseniz futbol için her şeyden önce spor için ne kadar yakışıksız bir önlem olduğunu anlarsınız. Ama hiç biri çözüm olamadı.

  

Bana sorarsanız Fenerbahçe'nin başına gelen son olay gerçek çözüm için önemli bir gerçeği ortaya çıkardı. Demek ki asıl görev taraftara düşüyor. Kötü niyetli kişileri, kendisini kulüplerin sahibi gibi gören kişileri aralarından temizleyecekler. Polisiye önlemlerle bir yere varılamadığını anlamanın zamanı geldi de geçiyor bile.

Mehmet Şentürk

Samanyoluhaber.com