İspanyol Guti Hernandez'in ayrılmasının ardından liderlik vasfını daha fazla öne çıkaran
Ricardo Quaresma, bireysel oynadığı gerekçesiyle eleştirilmesine anlam veremediğini, sadece
Beşiktaş'ın
hedeflerini düşündüğünü kaydetti. İnönü'de 0-0 sona eren
Galatasaray derbisinde de üst düzey bir
futbol ortaya koyduklarını; ancak istedikleri 3 puanı alamadıklarına dikkati çeken başarılı isim, "Zor maçlara çıkıyoruz ve bu durum bizi sahada her zamankiden daha güçlü kılıyor.
Trabzon karşısında da dirençliydik." şeklinde konuştu. Kulübün maddî sorunlar yaşadığı ve
futbolcuların alacaklarının ödenmediği yönündeki bir hatırlatma üzerine Quaresma şu ifadeleri kullandı: "Maddî konular futbol hayatım boyunca sorun olmadı. Oynadığım diğer büyük
takımlarda da benzer problemler vardı. Dünyada
ekonomik krizin olduğu dönemde ne ben ne de takımdaki diğer arkadaşlarım bunu sorun olarak görmez. Taraftarların alkışları ve üzerimde taşıdığım
forma paradan daha önemli." Süper yetenek, sahada sorunlu bir
oyuncu gibi gösterilmesine de üzüldüğünün altını çizdi: "Benim oyun stilim bu şekilde. Tek amacım arkadaşlarıma
yardım etmek ve takımın başarısı. Trabzon karşısında da görevimi layıkıyla yerine getirdiğime inanıyorum."
Süper Lig'de 200 gün sonra golle buluştuğu hatırlatılınca Quaresma düşüncelerini şöyle aktardı: "Gol attığım zaman mutlu ve pozitif oluyorum. Ben her zaman çalışan oyuncunun kazanacağına inanırım. Öncelikli hedefim hiçbir zaman gol atmak olmadı. Takım arkadaşlarıma gol attırmayı daha çok sevdim. Çalışkan bir oyuncuyum ve mutlaka gol atacağımı biliyordum. Trabzon'da da kazanmak benim için gol atmaktan daha önemliydi." Golün ardından yaşadığı sevinç sonrası sarı
kartla cezalandırılan ve Orduspor maçında oynama şansını kaybeden tecrübeli futbolcu şöyle devam etti: "Rakibimiz
Şampiyonlar Ligi'nde oynayan kaliteli bir takım. Benim sevincim de normaldi. Hakemin neden sarı kart gösterdiğini anlayamadım. Dilimi çıkar arak sevinmem yanlış algılandı. Zaten Zokora beni uyarınca taraftarları alkışlayarak onlardan özür diledim."
Quaresma'nın yükselişindeki en büyük etkenlerden birisi, 2012
Avrupa Futbol Şampiyonası olarak gösteriliyor. Takımı sahiplenmesi ve arkadaşlarına örnek olması amacıyla kaptanlık bandının verildiği
Portekiz Milli Takımı'nın deneyimli ismi, kendine
Euro 2012'yi hedef koyunca işini ciddiyetle yapmaya başladı. Vatandaşı olan öğrencisine, "Beşiktaş'ta sergileyeceğin performans, 2012 kadrosunda olup olmayacağını gösterecek. Biz sana yardımcı olacağız. Sen de kendine güven ve çaba göster." telkininde bulunan
Carlos Carvalhal de
Ricardo Quaresma'yı eski formda günlerine döndürmeyi bildi.
Çalışkan Carvalhal övgüyü hak ediyor
Beşiktaş Teknik Direktörü Tayfur Havutçu'nun
şike soruşturmasında tutuklanmasının ardından göreve gelen
Carlos Carvalhal, Süper Lig'i çabuk çözdü. Yabancı hocaların adaptasyon sürecini kısa zamanda atlatan Portekizli çalıştırıcı, maç önceleri
rakip takım analizlerini sıkı bir şekilde yapmasıyla dikkat çekti.
Türkçe dersleri de alan başarılı taktisyen, takım üzerindeki hakimiyetini kısa sürede hissettirdi. İspanyol
yıldız Guti'nin istediği fizik düzeye gelememesi sebebiyle gönderilmesine onay verdi. Manuel
Fernandes gibi milyon dolarlık bir ismi disiplinden uzak olduğu için 5 hafta kadroya almadı. Trabzonspor'un İnter'le oynadığı Şampiyonlar Ligi müsabakasını
Avni Aker'de izleyen Portekizli, oyun şeklini de raporlarına göre kurdu ve galibiyetin başaktörü oldu. Öte yandan Siyah-Beyazlılar,
İsrail temsilcisi Maccabi Tel Aviv'le perşembe günü yapacağı
UEFA Avrupa Ligi E Grubu 5. maçı için yarın İsrail'e gidecek. Bu karşılaşmayı Belçika'dan Serge Gumienny yönetecek.