Erdoğan,
Denizlispor karşısında çok üstün bir oyun sergilememelerine rağmen, aksayan noktalarda
teknik direktör Mustafa Denizli'nin uyguladığı taktikle savunmada ve hücumda yaşadıkları sorunları büyük ölçüde aştıklarını belirterek, ''Bu sorunları aştığımızı nispeten gördük. Denizlispor maçı her ne kadar ilk yarının son maçıysa da ikinci yarının başlangıcı olması itibariyle 3 puan almış olmamız bizi memnun etti'' dedi.
Yeni
transfer Yusuf'un ilk maçı olmasına rağmen iyi oynadığını ifade eden Levent Erdoğan, ''Yusuf ilerisi için umut verdi. Diğer oyuncuların performansı da umut vericiydi. Bundan sonra sistemin oturacağını düşünüyorum'' diye konuştu.
Maçın
hakemi
Selçuk Dereli'yi
yönetiminden dolayı eleştiren Erdoğan, ''Ne yazık ki yine hakem hatalarıyla karşı karşıya kaldık.
Selçuk Dereli,
Beşiktaş aleyhine yaptığı hatalarla tanınmış bir hakemdir. Buna rağmen özellikle bu maça Dereli'nin verilmiş olması bizi ziyadesiyle üzmüştür. Bu hakemin görevlendirilmiş olması hafta içinde oyuncularımız üzerinde olumlu bir etki yaratmadı. Geçmişteki hataları ortada'' dedi.
Selçuk Dereli'nin maçın başından beri verdiği hatalı kararlarla oyuncuları ve taraftarları çileden çıkardığını savunan
siyah-beyazlı kulübün yöneticisi, şunları söyledi:
''Kırmızı
kartta haklı olabilir, ancak haklı oluşu iyi bir maç yönettiği anlamına gelmez. Zira oyunu başından itibaren çığırından çıkardı. Bu şekilde bir nevi oyuncuların hata yapmasına, kart görmesine sebebiyet vermiştir. Kartta hatalı olmaması yetmez.
Oyunu çığırından çıkarıp, oyuncuların kart görmesine ve kimyalarının bozularak oyundan düşmelerine neden olması üzerinde durulacak esas konudur. Önemli olan oyuncuların ve taraftarların psikolojisini bozmamasıdır. İyi hakem oyunu çığırından çıkarmayan, taraftarı çıldırtmayan ve kendisine küfrettirmeyendir. Küfür olayını onaylıyoruz diye bir anlam çıkmasını istemeyiz. Ama bunun nedeni hatalı hareket eden hakemlerde aransın.''
-''TEDBİRLERE RAĞMEN KÜFRÜ ÖNLEMEMİZ MÜMKÜN DEĞİL''-
Levent Erdoğan, taraftarların kötü tezahürat yapması ve bu nedenle saha
kapatma olayıyla karşı karşıya kalmaları konusunda ise, ''Yönetim olarak her türlü tedbiri almamıza rağmen
küfürü önlememiz mümkün değil'' dedi.
Bunu birçok kez dile getirdiklerini, ancak yine de bundan dolayı
Futbol Federasyonu Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu tarafından ceza aldıklarını hatırlatan asbaşkan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Hakemlerin hatalı hareketleri neticesinde
seyirciyi çileden çıkardıktan sonra bu sefer
disiplin kurulu, eline kalemi alıp 'Seyirci küfretti' diye hemen ceza yazıyor. Tedbirlere rağmen küfrü önlememiz mümkün değil. Bu ancak
futbolun içindeki tüm unsurların biraraya gelerek bulabileceği bir çözümdür. Yönetimin gücüyle bunun önlenebileceğini düşünenler, bu gerçeği göremiyorlar. Bu bakımdan bunun önlenmesini yönetimden beklemek mümkün olmayan bir durum. Bu kadar kalabalık bir insan topluluğunu engellememiz mümkün değil. Kötü tezahüratı engellemek için broşürler dağıtıyoruz,
anons yaptırıyoruz ve üzerinde uyarılar bulunan minderler dağıtıyoruz. Ama yine olmuyor. Bu sadece Beşiktaş'ın sorunu değil. Tüm kulüplerin sıkıntısıdır.''
Disiplin kurulunun bu tür tezahüratların sadece yönetimlerce önlenemeyeceğinin bilincinde olması gerektiğini vurgulayan Erdoğan, ''Yönetimlerin aleyhine de tezahüratlar oluyor. Önleyemeyeceğimiz olaylar nedeniyle nasıl ceza alabiliriz ki. Yapılması gerekenleri yapıyoruz. Taraftarların bir bölümü bile engellemeye çalışıyor. Ama yetmiyor'' diyerek sözlerini tamamladı.