Maçtan sonra düzenlenen basın toplantısında,
takımının üzerinde olumsuz sonuçların verdiği özgüven eksikliği ve gerginliğin henüz tamamen kalkmadığını ifade eden
Kocaman, mutlak galibiyet için çıktıkları karşılaşmada, ilk dakikalardan itibaren çok organize olduklarını söyleyemeyeceğini ancak son derece istekli bir şekilde rakibin üzerine gittiklerini kaydetti.
Gençlerbirliği'nin Kasımpaşa'nın aksine, tamamen topun arkasına geçen
oyunculardan kurulu, rakibi hataya zorlayan oyuncu grubundan oluştuğunu ifade eden Kocaman, ''Bu maç öncesi, savunmalarını aşma konusunda sıkıntı çekeceğimizi gösteriyordu. Ancak istekli başladık, oyunun merkezinden ayrılıp kanatlara yürüdüğümüz anlarda etkinliğimiz arttı. Kaliteli bir golden sonra etkinliğimiz daha da arttı. İkinci yarıda 2-0'ın avantajıyla istediğimiz öncelikle ve tek şey topun bizde kalmasını artırmamız gerekiyordu. Rakibimizin 10 kişi kalmasından sonra oyundaki organizasyonumuz rakibimizden daha sıkıntılı hale geldi. Baskımızı ve top tutma üstünlüğümüzü devam ettirmemiz gerekiyordu. Maçın sonunda gelen gol, günün güzel bir armağanı oldu. Aynı zamanda gol yemeden uzun zaman sonra bir maçı bitirmiş olmak sevindiriciydi'' şeklinde konuştu.
-''HİÇBİR OYUNCUYLA DERDİM OLMADI''-
Cristian ve Bilica'yı neden kadroya almadığı sorulan Kocaman, iki oyuncunun da daha yüksek dozda
antrenmanlar yapmaya başladığı zaman tekrar oynama şansı bulabileceğini kaydetti.
Hiçbir oyuncusuyla bir sorunu olmadığını, bundan sonra da olmayacağını, bunun için akli dengesini yitirmesi gerektiğini anlatan Kocaman'ın ifadeleri şöyle:
''Sadece her iki oyuncuyla ilgili değil, genel olarak söylüyorum. Haftalık antrenmanlar önemli ama bunun daha ötesinde haftalar süren antrenmanlar önemli. İki oyuncu ve diğer arkadaşlar için biraz daha yüksek dozda antrenmanlar yapmaya başladıkları zaman herkese kapımız açık. Hiçbir oyuncuyla bir derdim olmadı. Bundan sonra da olmayacak. Akli dengemi yitirmezsem, iyi antrenman yapan, sahada takım için iyi mücadele eden herkese kapım açık. Bu bir kriter. Yüksek dozajlı antrenman yapmayı sevmek, sahada takım için mücadele etmek...''
Kazım'a verdiği sürenin, olumlu ya da olumsuz değerlendirme için yeterli olmadığını kaydeden Kocaman, ''Aramızda olmasının ana nedeni, uzun süredir iyi antrenman yapıyor, kapının ona açık olduğunu göstermekti'' dedi.
-''MİLLİ TAKIM BAŞTAN AŞAĞI CAZİBE MERKEZİDİR, BUNU
ÇEŞİTLİ ENSTRÜMANLARLA FARKLILAŞTIRMAYA GEREK YOK''-
Fenerbahçe'de sakatlığı nedeniyle kadroda bulunmayan Özer'in
milli takıma çağrılmasıyla ilgili olarak, ''Yanıtı benden ziyade milli takımın seçicilerinin vermesi gerekiyor'' diyen Kocaman, yüksek
primlerle, milli takımın daha fazla cazibe merkezi haline getirildiğini ifade ederek, bu konunun düşünülmesi gerektiğini vurguladı.
Oyuncuların milli takımlardan sağlıklı bir şekilde dönmelerinin her antrenörün dileği olduğunu kaydeden Kocaman, ''Milli takım konusu hassas bir konu. Bu ülkenin insanlarıyız, milli takımla ilgili konuşurken hassas olmak gerekiyor. Oyuncularımızı milli
formanın dışında cezbeden bazı enstrümanlar varsa o konud
a milli takımın dengeleri yerine getirmesi daha iyi olur diye düşünüyorum. Milli formaya hasret var. Benim de
futbolculuğum yıllarında istediğim şeydi. Bu konuda biraz daha özellikle mali dengeleri ortalamaları gerekiyor'' ifadelerini kullandı.
Bu ifadeleriyle neye vurgu yapmak istediği sorulan Kocaman, ''Her şey olabilir, prim sistemi ya da benzeri şeyleri biraz daha... Milli forma cazibe yeridir. Bunu biraz daha artırmaya gerek yok. Milli takım baştan aşağı cazibe merkezidir, bunu çeşitli enstrümanlarla farklılaştırmaya gerek yok. Çok yüksek primler veriliyor, buna gerek var mı? Biraz daha bu konuda
kontrol ele alınmalı'' diye konuştu.
-''FENERBAHÇE SÜREKLİ KAZANMAYA DEVAM ETSİN, SEVİNMİYOR
GİBİ GÖRÜNEN BİR TEK BEN OLAYIM''-
Fenerbahçe'de atılan gollerden sonra tek sevinmeyen kişinin kendisi olduğu ifade edilerek, ne zaman güleceği sorulan
Aykut Kocaman şu yanıtı verdi:
''Fenerbahçe sürekli kazanmaya devam etsin, sevinmiyor gibi görünen bir tek ben olayım. Bir
spor adamının, benim için atılan golün ne anlam ifade ettiğini anlayabilir misiniz? Ben forvet oyuncusuydum, topun ağlara değdiği an yaşamdaki en büyük zevki tattığım anlardı. Oyunun bitmesini bekleyen antrenörlerdenim. Her atılan golden sonra yenilecek bir gol de vardır. Oyunu izlemek sevinci dışardan izlemek benim için daha doğru görünüyor.''
-SELÇUK SAKATLANDI-
Fenerbahçe'nin Gençlerbirliği ile yaptığı maçta sakatlanan
Selçuk, MR çektirmek için hastaneye götürüldü.
Diz bağlarında sorunu olan futbolcu için Aykut Kocaman, ''Bağ problemi olduğu söyleniyor. Ancak kesinleşmiş bir durum değil'' ifadelerini kullandı.
Bu arada, Fenerbahçe iki gün izin yaptıktan sonra hazırlıklarına 5
Ekim Salı gününden itibaren başlayacak.