19 yıl aradan sonra
sezonu iki kupayla kapatan Siyah-Beyazlı
takım, Denizli'de
şampiyonluğunu ilan ederken Başkan
Yıldırım Demirören, Teknik Direktör
Mustafa Denizli ve
futbolcuların yüzündeki duygu yoğunluğu bir sezonun özetiydi.
Bir sezon önce şampiyonluğu adeta kıl payı kaptıran
Beşiktaş, İstanbul'da oynanacak
UEFA Kupası finalini de hedefine koyarak sezona 'merhaba' dedi. Başkan
Yıldırım Demirören, kesenin ağzını açarak az ve öz bir
transfer politikası izledi.
Zapotocny,
Sivok, Seriç, Ekrem, Tuna Üzümcü ve Uğur İnceman'la kadro zenginleştirildi. Buna karşılık Beşiktaş
yönetimi ve camia içinde belli grupların
Ertuğrul Sağlam ile menajer
Sinan Engin'e olan güvensizliği daha sezon başından itibaren baş göstermişti. Sağlam, ne kadar iyi niyetli olsa da onun Siyah-Beyazlı takımın başında olmasını istemeyenlerin sayısı hiç de az değildi. İşte böyle bir ortamda Beşiktaş yelkenleri fora etmişti.
ZAPOTOCNY-SİVOK BU KADAR PARA EDER Mİ?
Özellikle İstanbul'da oynanacak UEFA Kupası finali düşünülerek takımın defans bölgesi yeniden şekillendirildi. Başkan Yıldırım Demirören bizzat İtalya'da transferi yürüttü. Zapotocny ve Sivok için Udinese'ye 9 milyon
Euro verildi, Seriç ise bedelsiz alındı. 9 milyon Euro'luk rakam tepkileri peşi sıra getirdi. Hatta Udinese'nin bu oyuncular için istediği rakamların cüzi bir miktar olduğu ortaya çıkınca tepkilerin dozu daha da yükseldi. Yine de transferlerin kalitesi ve geçen yılki kadronun korunması,
yeni sezon için herkesi umutlandırıyordu.
KAPTANLIK ÇEKİŞMESİNDEN, TERLİK KAVGASINA...
Yeni sezon, yeni umut demekti... Ancak daha
kampın ilk günlerinde Beşiktaş'ta
kriz patlak verdi. Siyah-Beyazlı takımın iki kaptanı
İbrahim Üzülmez ve İbrahim Toraman'ın "
terlik" kavgası gündeme damgasını vurdu. Teknik Direktör
Ertuğrul Sağlam, herkesin Beşiktaş'ı temsil ettiğini belirterek, toplu organizasyonlarda şık olmayacak kıyafetlerin giyilmesini yasaklamıştı. Topuğundaki
sakatlık nedeniyle terlikle aşağıya inen Toraman'ı ise ilk uyaran takımın birinci kaptanı İbrahim Üzülmez oldu: "Hocanın koyduğu
kurallar var. Neden terlikle aşağı iniyorsun? Senin ayrıcalığın yok." İbrahim Toraman'ın, "Sen kaptansan ben de kaptanım. Kuralları biliyorum. Karışma bana!" sözleri bir anda ortamı gerdi. Sağlam ise ikili arasındaki sorunun çözülmesini Engin'den istedi. Akşam yemeğinde ikiliyi bahçeye çıkaran Engin, "Sizin derdiniz nedir? Çözün bakalım..." diyerek konuşmalarını ister. Ancak tartışmalar daha da büyür. Ve bir anda yumruklaşma başlar. Gece yapılan toplantıya Yıldırım Demirören telefonla katılır. Kaptanlar kadro dışı kalır ve
para cezası alır. Biri Salzburg'dan biri de Münih'ten İstanbul'a
döner. Hesapları kamp sonrası görülecektir. Demirören, olay sonrası, "Seni menajer olarak koyduk,
futbolculara sahip çıkamıyorsun. Sonra medya bana yükleniyor." diyerek faturayı Engin'e keser. Bu olay takımı daha fazla kenetler. Antrenmanlar keyifli geçmeye ve herkes özverili bir şekilde çalışmaya başlar. Hazırlık maçlarında alınan sonuçlar da yüzleri güldürür.
ANTALYA'DA YÖNETİCİLERİN İSYANI TAKIMA YANSIDI
Sezonun ilk maçında Antalya'da yine tatsızlık çıkar. Başkan Yıldırım Demirören, futbolcular rahat edemediği için yöneticilerin takımın otelinde kalmasını yasaklamıştır. Kendisi de buna özen gösterir. Ancak Antalya'da yöneticiler takımla birliktedir. Ertuğrul Sağlam "Kural mı değişti yöneticiler takımın kaldığı otelde kalıyor mu?" diye menajer Engin'e sorar. Bu durum yöneticilere aktarılınca tartışmalar büyür. Ertuğrul Sağlam'a karşı yönetim içindeki soğukluk da iyice belirginleşir. Antalyaspor maçı zor da olsa 3-2 kazanılır.
DEMİRÖREN, KHARKİV'DE BASKILARA DAYANAMADI
Beşiktaş, UEFA'da Siroki'yi saf dışı bırakıp Süper Lig'de namağlup olarak yoluna devam edince yöneticiler tepkilerinde frene basar. Metalist'in İstanbul'da 1-0 mağlup edilmesinden ziyade hep kötü futbol gündeme taşınır.
Metalist Kharkiv rövanş maçı sonrası Ertuğrul Sağlam'a karşı gömülen savaş baltaları adeta gün yüzüne çıkar. 4-1'lik mağlubiyet sonrası yöneticiler
Şeref Yalçın önderliğinde tepkilerini basın yoluyla dile getirirler. Sağlam'ın ayrılması yönünde
ağız birliği yaparak Başkan Demirören'i sıkıştırırlar. Hatta el altından 'Sağlam gönderilecek,
Lucescu gelecek' bilgisi sızdırılır. Başkan Demirören de o gece
Mircea Lucescu ile görüşür, ancak olumsuz
cevap alır. Olaylar İstanbul'a kalır. Lucescu görüşmesi Yıldırım Demirören'in düşüncesini değiştirir ve Sağlam'la yola devam etme kararı alır.
SAĞLAM: ADAM GİBİ GELDİM, ADAM GİBİ GİDİYORUM
Kazanılan
Hacettepe maçı sonrası Demirören, Sağlam'la bir toplantı yapar. "Yazılanlara, konuşulanlara bakma. Eğer bir maç sonucuyla gönderecek olsaydık 8-0'lık
Liverpool maçı sonrası yapardık." diyerek
genç hocayı iknaya çalışır. Sağlam ise yönetimin ve camianın bir bölümünün kendisine olan tepkisini dile getirir. Bunların sonunun gelmeyeceğini belirterek
istifa edeceğini söyler. Sağlam, yüzlerce medya mensubu önüne çıkar ve, "Adam gibi geldim, adam gibi çalıştım, adam gibi gidiyorum." ifadeleriyle son noktayı koyar.
Yarın : BU TAKIM ŞAMPİYON OLUR MU? ZAMAN