Fildişi Sahilli futbolcu, sarı-kırmızılı kulübün aylık resmi yayın organı Galatasaray Dergisi'nin eylül sayısında yer alan röportajında transfer sürecini anlatırken, Galatasaray'ın, geldiği Fransız temsilcisi Olympique Lyon'dan daha büyük bir kulüp olduğunu vurgulayarak, sarı-kırmızılı kulüp için ''etkileyici'' tabirini kullandı. Keita, şunları kaydetti: ''Galatasaray'ı çoktandır tanıyor ve büyük bir kulüp olduğunu da biliyordum. Bir yıl daha Lyon'la kontratım vardı. Ben o yılı da tamamlamak istiyordum. Galatasaray'dan ise bana kişisel olarak hiç teklif gelmedi. Amcam, aynı zamanda menajerim bana bu teklifi iletti. Daha sonra Rijkaard hoca ve Galatasaraylı yöneticiler beni ikna ettiler. 'Galatasaray'ı takip ediyor musun?' derseniz, Galatasaray'ın ne olduğu konusunda hiçbir kuşkum yoktu. Galatasaray'ın Avrupa kupalarındaki mücadeleleri ve Türkiye'deki derbi maçları zaten yer buluyor dışarıda. Etkileyici bir kulüp, kendi içinde GSMobile ve GS Store gibi markalar yaratan bir kulüp. Burada katıldığım organizasyonlar var ve gerçekten çok etkilendim. Daha önce de söylemiştim, Galatasaray, Lyon'dan daha büyük bir kulüp.'' -''ŞİMDİ SAVAŞMA ZAMANI''- Galatasaray'a transferinin hayatını baştan aşağı değiştirdiğini belirten Keita, ''Burada futbolculuk kariyerimi devam ettirmem lazım, o yüzden şimdi savaşma zamanı'' ifadesini kullandı. Fildişi Sahilli futbolcu, şunları kaydetti:''Daha önemli bir nokta var bu transferde. Buraya transfer olmak, benim hayatımı baştan aşağı değiştirdi. Burada taraftarlarla buluştum. Orada olmayan bir duygu hissettirdiler bana. Benim Lyon'daki iki yılım felaketti. Dolayısıyla orada geçirdiğim iki sene bana teklif gelmemesine neden oldu. Ve ben burası daha iyi bir ligdir, daha kötüdür diye düşünmedim. Burada futbolculuk kariyerimi devam ettirmem lazım, o yüzden şimdi savaşma zamanı.'' -''KENDİMİ EN FAYDALI HİSSETTİĞİM YER SAĞ ÇİZGİ''- Türkiye'deki hayatından memnun olduğunu dile getiren Keita, ''İnsanlar çok sempatik. Takım arkadaşlarımın arasında kendimi çok iyi hissediyorum. Önemli olan da bu galiba'' derken, kendisini en verimli hissettiği mevki olarak da sağ çizgiyi gösterdi. Keita, ''Ben hep sağ kanattan hücuma katılan bir oyuncu oldum. Milli takımda da bunu oynuyorum. Ortada da oynadım ama benim tercihim ve kendimi en faydalı hissettiğim yer sağ çizgi'' diye görüşleri aktardı. -''İHTİYACIMIZ OLAN, HER ŞEYDEN ÖNCE YÜKSEK SEVİYEDE KONSANTRASYON''- Keita, maçlarda her koşulda 3 puan kazanmak için mücadele etmek zorunda olduklarını kaydederek, bunun için öncelikle yüksek seviyede konsantrasyona ihtiyaçları bulunduğunu söyledi. Fildişi Sahilli futbolcu, şu ifadeleri kullandı:''Ne olursa olsun üç puan almak için mücadele etmeliyiz. Bunun farkındayız. Ama futbol aynı hayat gibi... Bazen iyi bir maç oynarız üç puan alamayız, bazense kötü oynadığımız maçta üç puan kazanırız. İhtiyacımız olan, her şeyden önce yüksek seviyede konsantrasyon. Birçok kupada mücadele ediyoruz. Tüm kulvarların önemli olduğunu biliyoruz. Herkes bizden yüzde yüz vermemizi bekliyor. Teknik direktörümüzün tüm oyuncuları kullanmak üzere geliştirdiği bir sistem var. Herkes dolayısıyla elinden gelen katılımı sergilemeye çalışıyor. Bugün bir 11'den bahsedilmiyorsa, birkaç maç oynayıp, birkaç maç oynayamayacağını biliyorsa futbolcu, bu güce katılıp katkıda bulunmak için elinizden geleni yapma bilincinde olursunuz. Şu anda bizim takımımızda bu bilinç var.'' Röportajında son olarak Galatasaraylı taraftarlara da seslenen Abdul Kader Keita, ''Taraftardan bizi şimdiye dek nasıl destekledilerse aynı şekilde desteklemelerini rica ediyorum. Dediğim gibi zor günler de yaşayabiliriz. Ama bizim yüzde yüz performans gösterebilmemiz için onların bizi ayaklarımız üzerine kaldırıp sahaya koymaları gerekir'' diye konuştu. AA