Kilit
Carlos
Hakan Şükür, bu
sezonun
Fenerbahçe'sini masaya yatırdı.
Roberto Carlos gibi bir yıldızın, ?Beni
şampiyon olarak uğurlayın? demesi bile yeter. Tıpkı benim, son şampiyonluğumuzda soyunma odasında söylediğim gibi...
Roberto Carlos'un gidip gitmeyeceği yönündeki haberlerin Fenerbahçe'yi olumlu ve olumsuz etkilemesi muhtemel... Ben bu olaya iki taraflı bakıyorum. Roberto Carlos sempatikliği ve kariyeriyle yanındaki
oyuncuya güven verecek bir isim. Bu Fenerbahçe için tabii ki bir avantaj. Varsayım üzerine konuşalım; Fenerbahçe'den sezon sonunda kesin gideceği belli oldu. Bu da onlar için ayrı bir avantaj! Bu kadar sevilen bir oyuncunun, arkadaşlarına, ?Beni buradan şampiyon olarak uğurlayın? cümlesini söylemesi ve bu isteği,
takıma büyük katkı sağlar.
1- Aragones gitti,
Daum geldi ve Fenerbahçe'nin çehresi değişti. Daum ne yaptı?
Aragones gittikten sonra sezon başından beri söylediğim bir şey vardı. Yaşanan talihsiz dördüncülüğün ardından, bu seneye Fenerbahçeli oyuncuların farklı bakacağı sezon başında belliydi. Aragones döneminde yaşanan sevgisizlik ortamı, gelecek hiçbir antrenöre bakmadan bu sezona daha bir dört elle sarılanacağını gördük. Antrenman eğlenceleri de bunun göstergesi. ?Bir musibet, bir nasihattan iyidir' sözü, Fenerbahçe için geçerliydi. Zaten iskeleti hazır olan bir takımdı. Onun üzerine çok çok yetenekli olmasalar da, birkaç takviye yapıldı.. Ve
Türkiye'deki isminin ağırlığıyla beraber takım olmayı şu ana kadar başardılar. Takım olmak onlara, bazen iyi olmadan da, bütünlüğü de başarabildikleri için
futbol şansını getirdi. Bu sürede de Daum'un Türkiye'yi tanıması, geçen senenin küskün oyuncularına medya önünde verdiği
destek, bütünlükte katkı sağlayınca şu andaki tablo belirdi.
2- Daniel
Güiza mı,
Semih Şentürk mü?
Bana göre her zaman Semih. Bunu saha içi anlamında söylüyorum. Fenerbahçe kadrosu içinde başta
Alex olmak üzere takımın
sistemine en uyan isim. Bu yüzden tek forvetli sistem içinde her zaman Güiza'nın yerine Semih oynamalı. Yedek kalması anlamında belki buna Semih razı oluyor. Ayrıca onun az
forma şansı bulmasına rağmen çok
sakatlık yaşaması ise düşündürücü. Bu duruma razı bir görüntü çizmesini, üzülerek takip ediyorum.
3- Türkiye'nin en golcü
futbolcusu Hakan Şükür olarak, Alex hakkındaki düşünceleriniz neler?
Alex dünya futbolunda çok az takımın
tercih ettiği bir sistemde sahada yer alıyor. Oynadığı maçlarda bilhassa Türkiye'de, bunun karşılığını veriyor. Hem saha içi zekası ve futbol yetenekleri hem de hangi maçta dinleneceğini bilmesi önemli. Yani kendisini nasıl kullanabileceğini iyi biliyor. Yüksek tempolu maçlara özel olarak hazırlanıyor. Önem seviyesine göre ise aynı tempoyu yaşı gereği gösteremiyor. Daha çok sistemi olan takımlarda zaman zaman zorlanıyor. Bunu olumla anlamda söylüyordum. Futbolcu zekasını çok iyi kullanıyor. Dinlenerek bir sonraki maça hazırlanıyor. Bakınız
Galatasaray maçından önceki ve sonraki Alex!
4- Kazım nasıl bir futbolcu? Şımarık mı, özgüvenli mi, sorumsuz mu yoksa olması gerektiği gibi mi?
Bu tip oyuncular kendisini Türkiye gibi psikolojisi zor ülkelerde, medyadan ve çevreden uzak tutmak ister ve bazı davranışlar sergiler. Her oyuncu gibi onu da motive eden en önemli özellik bu. Ama zaman zaman oyundan çıkarken ve rakiple dalaşmaları, aslında onun o kadar rahat olmadığını gösteriyor. Kendisine böyle bir kimlik bürünmeye çalışıyor. Aslında Kazım bu değil. Güçlü fiziği, Daum'un motivesi ve çalışma düzeniyle ise durdurulması güç bir oyuncu oluyor. Bunu uzun süreye yararsa, Semih ve Güiza'nın önünde forvet oynayabileceğini de gösterdi.
5- Fenerbahçe'de her
bölge için vazgeçilmez birer oyuncu ismi verebilir misiniz?
İstatistikleriyle ve takıma verdiği güven açısından Alex. Emre Belözoğlu'nu ayrı bir parantezle belirtmek lazım.
Oyununa her gün hem bilgi hem de tecrübe anlamında yeni bir şey katan
kaleci Volkan. Bütün bunların dışında da son 4-5 haftadaki performansı beğenilmese de Gökhan
Gönül.
6- Bu kadronun Ocak ayında takviyeye ihtiyacı var mı? Varsa hangi bölgelere?
Kesinlikle takviyeye ihtiyacı var. Bir kere hücum bölgesinde forvet olarak, Semih'in oynayıp oynamamasında formu, Güiza'nın ise ne
antrenman ne de farklı bir motivasyon örnekleriyle güçlenememesi, Kazım'ın bile forvet oynamasına sebep oldu. Demek ki burada bir arayış var. Bir tane de çok iyi oyun kurabilen bir stopere ihtiyaç var. Dikkatimi çeken bir konu,
transfer dönemlerinin sonlarında başta
Yunanistan olmak üzere haber üretilmesinin, bu oyuncuların buradaki şartları sevmesinden kaynaklandığını düşünüyorum. Menacerleriyle futbolcuların
işbirliği içinde olduğu kanaatindeyim. Çünkü ya talibi yok ya da burada kazandığından fazlasını alamayacak. Yöneticilerin de bu sebepten dolayı istikrarlı oyunculara yönelmesi gerekiyor.
7- ?İlk
hedef lig' dendi. Buna karşın
Avrupa'da Fener'in geleceğini nasıl görüyorsunuz?
Türkiye Ligi Şampiyonluğu'ndan önce her iki takımımızda Avrupa Ligi'nde başarılı grafik çiziyor. Ne olursa olsun hedef sonunda Türkiye Ligi. Çünkü en geç biten Türkiye Ligi. Motivasyon biçimi, ileriki dönemlerde yoğun maç temposu Fenerbahçe'yi etkileyecektir. Burada Fenerbahçe kadrosunda çok fazla
Güney Amerika kökenli oyuncu, başında da
Alman bir hocanın bulunması birbirine ters düşüyor. Alman hocanın fizik güce dayalı oyun yapısı, Sarı-Lacivertliler'in kadro yapısı, fiziki anlamda yeterli değil. Tabii zaman zaman gelebilecek düşüşler de, bunda normal. Aynı oyuncuların kullanılması da bunda bir etken. Kırılgan bir kadro fizik olarak. Örneğin Roberto Carlos, Galatasaray maçına ayrı bir motivasyonla oynar. Ancak bir sonraki
Kayseri maçında yaşadığı sıkıntıyı gördünüz.
8- Emre Belözoğlu'nu çocukluğundan beri tanıyorsunuz. Hiç bu kadar iyi oynamış mıydı?
A haberleri'>UEFA Kupası döneminde çok iyi oynamıştı. Sakatlıklarıyla çok iyi ilgileniyor. Bireysel ilgiyi yanına alınca, evde çalışınca ve bunu da futbol yetenekleriyle birleştirince, bu ortaya çıktı. En iyi dönemlerinden birini yaşıyor. Bunda tabii ki Aziz Yıldırım'ın ona destek çıkması önemli. Fenerbahçe seyircisinin de arkasında olduğu ve sevdiği bir oyuncu.
9- Carlos bir gidiyor, bir kalıyor! Bu haber kirliliği, Fener'i nasıl etkiler? Carlos giderse, Fener ne kaybeder?
Bu söylentiler üzerine konuşmak kolay değil. Ben iki taraflı bakıyorum. Roberto Carlos sempatikliği ve kariyeriyle yanındaki oyuncuya güven verecek bir isim. Bu Fenerbahçe için tabii ki bir avantaj. Varsayım üzerine konuşalım; Fenerbahçe'den sezon sonunda kesin gideceği belli oldu. Bu da onlar için ayrı bir avantaj! Bu kadar sevilen bir oyuncunun, arkadaşlarından beni buradan şampiyon olarak uğurlayın kelimesini söylemesi ve düşüncesi, takıma katkı sağlar. Benim Galatasaray'dan ayrılırken en son şampiyon olduğumuzda soyunma odasında arkadaşlarıma, ?Beni buradan şampiyon olarak uğurlayın? dediğim gibi.
10- Yarış kimler arasında devam eder? Fenerbahçe şampiyon olur mu?
Beşiktaş, Fenerbahçe ve Galatasaray arasında geçer. Beşiktaş'ın Fenerbahçe karşısında kaybetmesi,
yarışta iki takımın kalması anlamına gelir. Zaten karışık olan durumlarını daha da zora sokabilir. Kazandığı taktirde ise bilhassa ikinci yarı, çok çetin bir mücadele yaşanacak. Türkiye Ligi ile ilgili ise kaygım var. Ankaraspor'un küme düşmesi, ligde şu an için en altta bulunan Denizlispor'un da bu performansını devam ettirmesi halinde, hedefsizlikler baş gösterecek. Zirvedeki üç takım dışında bu, ligimizin keyifsiz hale gelmesine neden olabilir.
11- Fenerbahçe'nin artıları?
Fenerbahçe'nin en büyük artısı, bu seneki bakış açısını çok değiştirmesi. İyi bir takım görüntüsü vermeleri. Bir bütünlük veriyorlar. Büyük avantaj.
12- Fenerbahçe'nin eksileri?
İyi çalışmalarına rağmen, tempolu maçların ardından kadro yapısı nedeniyle düşüş yaşamaları. Çok kulvarda maç oynamaları. Deniz,
Selçuk, Ali, Özer gibi oyuncuların uzun süreli kullanılmaması. Hep aynı oyuncular, sakatlık ve yorgunluğun çıkmasına neden oluyor.
fanatik