Transferin gözdesi iki
futbolcunun danışmanı, oldukça soğukkanlı bir görüntü çizerken, son sözlerini söylemediği belliydi. Kimi zaman politik cevaplar veren Wittmann, oldukça çarpıcı açıklamalar yaptı.
‘Böyle bir
takas olmaz’
“Şu ana kadar
Galatasaray’dan Lincoln ve Halil’in
takasına ilişkin bir
teklif gelmedi. Şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki, Halil’le Lincoln’ün bire bir takası imkansız. Zaten
transfer olup olmayacağı da belli değil.
Schalke’nin hocası Magath,
pazartesi günü işbaşı yapıyor ve bütün kararları o verecek. Başkan değil, Magath! Orada
sistem öyle. Magath’ın Lincoln’ü istediğini size kim söyledi? Evet, bundan önce 3 sene evvel Bayern’in başındayken istemişti, Schalke 12 milyon
Euro talep edince, transfer gerçekleşmemişti. Beğendiğini biliyoruz, istediğini değil!”
‘Artık o paraya gidemez!’
“Lincoln pazartesi günü İstanbul’a dönüyor. Medyada çıkan haberleri de biliyor. Ancak her şey, o
Rijkaard’la konuştuktan sonra ortaya çıkacak. Rijkaard her şeyden önce büyük futbolcuydu. Büyük
futbolcular, diğer oyuncuların ruhundan anlar. O derse ki, “Seninle çalışmak istemiyorum Lincoln”, o zaman ne yapacağımıza bakarız. Ancak şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki, Lincoln Galatasaray’a geldiğinden bu yana artık 2 yaş daha büyük ve kendisine ödenen
bonservis bedelinin bulunması artık zor! Eğer Rijkaard ‘devam’ derse, göreceksiniz, yılın transferi yine o olacak.”
‘Boğaz’ı görsünler yeter’
“Samimiyetle söylüyorum, Lincoln İstanbul’u ve Galatasaray’ı çok seviyor. Futbolcular İstanbul’a gelmek istemiyor, ama bir defa adımını atıp şu Boğaz’ı gördüğünde, insanların sevecenliğini hissettiğinde ikna etmek çok kolay oluyor. Lincoln, özel bir insan. Çok duygusal, ancak Galatasaray’da bazı şeyler yanlış gitti. Aslına bakarsanız Galatasaray, Lincoln’ü alırken onun tüm özelliklerini de biliyordu. Benim gözlemim, Galatasaray sürekli suçlu arıyor. Adnan
Polat suçlu, hoca suçlu, Lincoln suçlu, Üstünel suçlu, Sezgin suçlu! Olur mu? Bir başarısızlık varsa herkesindir, başarı varsa yine herkesin. Hep birlikte sevinip, hep birlikte üzülemiyorlar.”
‘Lincoln sevilmiyor mu!’
“Lincoln’ün artık
takım içinde sevilmediğini söylüyorsunuz. Bahsettiğimiz profesyonel bir iş. Ve herkes bu işi para için yapıyor.
Diego’yu hatırlayın. Werder Bremen’de ona 6 ay tavır koydular, başarısız oldular. Hep birlikte kazanacaklarını anladılar, Diego yıldızlaştı ve Werder başarıdan başarıya ulaştı. Lincoln’ün Hertha
Berlin ve
Benfica maçlarında inanılmaz olduğunu söylüyorsunuz.
Hayır, Lincoln’ün o kadar muhteşem oynamasını sağlayan, arkadaşlarının da ellerinden gelenin en iyisini yapması ve onu o günlerde takım arkadaşı olarak saymasıydı. Birlikte kazandılar.”
‘Yerini dolduramazlar’
“Onu sevmek zorunda değiller, ama saygı göstersinler. Brezilyalı Ronaldo’yu dünyada seven bir tane futbolcu, takım arkadaşı görmedim. Hatta nefret ederler! Ama o dünyadaki bütün kupaları ve ünvanları kazandı. Profesyonelce yaklaşmak lazım. Lincoln başarısız, sevilmiyor diyorsunuz. Ama galiba istatistikleri kaçırıyorsunuz. Bakın, Galatasaray kim oynarken daha çok kazanmış, kim oynarken daha çok gol atmış? Takımın en çok gol pası veren oyuncusu kim? Kim yokken daha çok kaybetmiş? İşin aslına bakarsanız, Lincoln’e sadece sevgi lazım, biraz da saygı... Sıradışı futbolcular başka türlü oynamaz. Lincoln gibi gerçek 10 numaralar giderse, yerleri de kolay kolay doldurulmaz. Schalke’nin Lincoln’süz günlerine bakın, ne dediğimi anlarsınız.”
Fanatik