Hakan Şükür’ün Fatih
Terim tarafından
Macaristan ve
Moldova ile 2008
Avrupa Şampiyonası grup
eleme maçlarının
aday kadrosuna davet edilmesi medyada büyük
eleştirilere sebep olmuştu. Tecrübeli
futbolcunun Macaristan karşısında da gol atamaması üzerine bu eleştirilerin dozu biraz daha artmıştı. Özellikle Milli Takım’ın
kamp yaptığı otelde bir
spor programında yapılan ‘700 gündür gol atamıyor’ eleştirileri işin tadını iyice kaçırmıştı. O gün yapılan medya ile görüşme toplantısına katılmayan ve toplu
takım fotoğrafına girmeyen Hakan Şükür, yavaş yavaş Milli Takım’ı kafasında bitirme kararı aldı.
Moldova maçının ilk yarısında 3 gol birden atan Hakan Şükür, ilk kez
Fatih Terim’den izin alarak eşi Beyda Şükür’ü arayarak, hem gol sevincini birlikte yaşadı hem de maçtan sonra artık ay
yıldızlı formayı bırakma kararını ilk kez eşiyle paylaştı. Hakan’ın amacı Ay-Yıldızlı formaya şaşaalı bir şekilde
veda etmekti. Moldova karşısında ikinci yarıda da bir gol kaydeden golcü
futbolcu, daha soyunma odasına giderken bu düşüncesini aralarında gazetecilerin de olduğu bazı kişilerle paylaştı. Bunun üzerine Hakan’ın Milli Takım’ı bırakacağı haberi kulaktan kulağa bir anda bütün stada yayıldı. Soyunma odasında önce Fatih Terim, “Hakan, yeni bir jenerasyon oluşturuyoruz. Bu dönemde sana hem futbolcu olarak hem de ağabey olarak ihtiyacımız var. Sakın Milli Takım’ı bıraktığını basına açıklama. Biraz daha düşün, öyle karar verirsin.” ricasında bulundu. Milli Takım’ı
tebrik etmek için soyunma odasına giren
Futbol Federasyonu Başkanı
Haluk Ulusoy da Hakan’ın Milli Takım’ı bırakma niyetini duyunca adeta şoke oldu. Ulusoy, “Hakan, en verimli zamanında sakın Milli Takım’ı bırakma. Bu takımın oynasan da oynamasan da sana ihtiyacı var.” sözlerinden sonra Hakan Ay-Yıldızlı formayı bırakma kararını yeniden gözden geçirme kararı aldı.
Oynatan da zorda oynatmayan da
Hakan Şükür’ün Milli Takım’ı bırakacağı haberini duyan gazeteciler,
basın toplantısı düzenleyecek Hakan Şükür’ün ağzından çıkacak kelimeleri beklemeye başladı. Ancak Hakan, maçla ilgili açıklama yaparken, milli formaya veda edeceğini bir türlü ifade etmedi. Bunun üzerine basın mensuplarının, “Hakan, Milli Takım’ı bıraktığın şeklinde haberler var.” sorusuna şöyle
cevap vererek kafalarda soru işareti bırakmayı
ihmal etmedi: “Zaman zaman bu kararı almayı düşündüm. Çünkü beni oynatan
teknik adam da zorda kalıyor, oynatmayan da. Artık bu durum beni de fazlasıyla yıprattı. Bugüne kadar birkaç kez Ay-Yıldızlı formayı bırakma kararı almıştım. Ancak Başkanımız
Özhan Canaydın, Fatih Terim hocam ve başkanım
Haluk Ulusoy buna izin vermedi. Yine hafta içinde hem Fatih Terim ve hem de Haluk Ulusoy’la konuştuktan sonra bir karar vereceğim. Ama şimdilik bırakmayı düşünmüyorum.”
[DÜN YERDEYDİ ŞİMDİ GÖKLERDE]
Kazım Kanat-maç öncesi: Hakan Şükür bitti artık
Diyorlar ki; Hakan Şükür gelmiş geçmiş en büyük golcü. Senin bu kinin ve nefretin bitsin artık. Diyorlar ki; Hakan Şükür oynadığı zaman
rakip savunmadan en az iki kişi onu bekliyor. Diyorlar ki; Hakan Şükür elinde baston olsa bile oynayacak? Beyler bırakın bu palavraları... Bu ülkede santrforların
kralı Hakan Şükür'dü, bitti artık. Ne olur kabullenin artık...
Kazım Kanat-maç sonrası: Hakan’ı ben motive ettim
Macaristan maçında 10 kişiydik, Hakan Şükür sahada yoktu. Ve Terim yine aynı kadroyu sürdü. Düşeş attı, Hakan Şükür de 4 gol attı. Bu golde benim de payım var. Çünkü Hakan'ı överek ve yalakalık yapmak yerine onu eleştirdim, bu eleştiri ona motive sağladı. Çünkü en büyük motivasyon eleştiridir.
Osman Tanburacı-maç öncesi: Olumlu tek hareketi yok
Budapeşte'de Hakan'ın olumlu
bir tek hareket yaptığını söyleyen bir kişi varsa beri gelsin! Hele bir de golü
Tuncay değil de Hakan atsa medya yine "bizi kral kurtardı" diye
manşetler atacak. Hakan'a 7 yıldız veren gazeteler bile var!.. El insaf! Tövbe valla, bu şartlarda Hakan 52 yaşına kadar oynar!
Osman Tanburacı-maç sonrası: Hakan herkesi kurtardı
Hakan kendini de, milleti de Fatih Terim'i de kurtardı. İşte böyle oynarsa varsın 60'ına kadar oynasın. Girdiğin pozisyonu değerlendireceksin. Moldova'ya teşekkür etmek lazım önümüz açıldı, şimdi martı bekleyeceğiz. Bütün takıma, başta Hakan'a teşekkürler. Fatih Terim de mükemmel bir 'resultato importante' elde etti.
Mehmet Demirkol-maç öncesi: Adına golcü sıfatı konulamaz
Hakan Şükür, başta en ileride, savunma yapan, koşan çabalayan bir presçiydi, bugün bu işi asla yapmıyor. Artık sadece rakibi oyalayıp hava topu indiriyor. Ancak kariyeri boyunca tüm rekorları altüst etmiş olmasına rağmen hiçbir zaman adının başına gönül rahatlığıyla golcü sıfatı konulamadı.
Mehmet Demirkol-maç sonrası: Hakan Şükür 2 yıldır atamadıklarını attı
34'te en övünülecek şeyi yaptık. Hakan'ın yapışık savunmacısından kurtulduğu ilk anda Sabri, 'Bu kadar iyi orta yapan bir oyuncuyu hemen alın.' diyen Liverpoolluları haklı çıkaran harika bir ortayla onu gördü. Hakan'ın 2 yıldır atamadıklarını Moldova'ya toptan atma hikayesi de böyle başladı.
Ercan Saatçi-maç öncesi: Tugay gibi, gençlerin ve yıldızların önünü açmalı
Hakan'ı sahada göremedik. Ve bizler Hakan'ı iyi olduğu zamanlardaki gibi hatırlamak istiyoruz. Bu polemiklere son verebilecek tek kişi Hakan'dır. O bitmesini istemiyor ki, bitmiyor bu Hakan sendromu. Bitmesini isteseydi,
Tugay Kerimoğlu gibi yapar ve gençlerin ve diğer yıldızların önünü açardı.
Ercan Saatçi-maç sonrası: Hakan’a artık herkes şapka çıkarmalı
Dün geceki Hakan'a hepimiz şapka çıkarmalıyız. Neden mi? Milyonlarca insanın gözü onun üzerindeydi. Yüzlerce
protesto projesini hayalinden gerçeğe taşıdı. Hakan, her şeye rağmen, eleştiriye, kötü şansa ve ilerlemiş yaşına rağmen insanın istediği zaman yıkılmadığını, ayakta kalabildiğini öğretti.
ZAMAN GAZETESİ