Milli sporculara MÜJDE

Bakan Şahin'den Türkiye'yi başarıya temsil etmiş sporcularımızA İYİ HABER...

Milli sporculara MÜJDE

Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, ''Türkiye'yi başarıya temsil etmiş sporcularımızın beden eğitimi ve spor yüksek okullarından mezun olduklarında, sınavsız öğretmen olarak atanması konusunda yönetmelik değişikliğini imzaya açıyoruz'' dedi. Şahin, MEB Şura Salonunda gerçekleştirilen 17. Milli Eğitim Şurasında yaptığı konuşmada, Türkiye'nin her zaman ve her şart altında en önemli konusunun eğitim olduğunu belirtti. Kurtuluş Savaşı şartlarında, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün Samsun'a çıkmasından bir yıl sonra 2 Mayıs'ta 3 numaralı kanunla kurulan ilk bakanlıkların başında Milli Eğitim Bakanlığının geldiğine dikkati çeken Şahin, ülkenin işgal edildiği yedi düvele karşı yürütülen ölüm kalım savaşı sırasında, 1921'de Maarif Kongresinin toplandığını kaydetti. Kongrenin, Kurtuluş Savaşı devam ederken ülkedeki okul ve öğrenci mevcudunu tespit etmek, yapılması gereken çalışmaları belirlemek ve eğitime milli bir yön vermek gündemiyle toplandığını ifade eden Şahin, şöyle konuştu: ''Bunun vereceği mesaj nedir? Ankara'da 1. Maarif Kongresinin açılışın bizzat Kurtuluş Savaşımızın Başkomutanı Mustafa Kemal Paşa yapıyor. Buradan aldığım mesaj, biz bu Kurtuluş Savaşı'nı mutlaka kazanacağız ve yeni bir devlet, cumhuriyet kuracağız inancı. İkinci mesaj, bu savaş bitecek, ama bitmeyen bir savaş var. O da cehaletle savaştır. Savaş şartlarında dahi biz cehaletle savaşırız ve Cumhuriyette de en büyük savaşımız cehaletle olacak.'' -''DEVLETİN GÖREV VE SORUMLULUĞU''- Şahin, ''eğitim meselesinin, dün ve bugün olduğu gibi, yarın da ülkenin en önemli meselesi olmaya devam edeceğini'' vurgulayarak, 2006-2007 eğitim öğretim yılında ilkokula yeni başlayan 1 milyon 300 bin öğrenci sayısının, AB üyesi bazı ülkelerin toplam nüfusuna yakın bir rakam olduğuna işaret etti. Bu gençlerin en iyi şekilde eğitilebilmesi için fiziki mekan eksiklerinin en kısa zamanda giderilmesi gerektiğini belirten Şahin, öğrencilere kaliteli eğitim verilmesi konusunda Anayasa'nın 42. maddesinde görev ve sorumlulukların sıralandığını anlattı. Herkesin eğitim hakkından yararlanmasından devlet erkinin sorumlu olduğunun ifade edildiğini belirten Şahin, Atatürk İlke ve İnkılapları doğrultusunda çağdaş bir eğitim vermenin, devletin görev ve sorumluluğu altında olduğunun da altının çizildiğini kaydetti. Şahin, her şeyin o kadar çabuk değiştiği ve geliştiği bir çağda, buna uygun eğitim politikalarının ortaya konulması gerektiğini belirterek, bu nedenle Milli Eğitim Şuralarına şiddetle ihtiyaç duyulduğunu, eğitimin sadece Anayasanın işaret ettiği kamu kurum ve kuruluşlarına bırakılamayacağını, herkesin gündeminde olması gerektiğini söyledi. Milli eğitimde alınan mesafelerin küçümsenemeyeceğini belirten Şahin, ancak daha yapılması gereken çok iş bulunduğunu kaydetti. ÖĞRETMEN AÇIĞINI Başbakan Yardımcısı Şahin, her yıl kamuda mevcut kadrolara ne kadar açıktan atama yapılacağına Bütçe Kanunları ile karar verildiğini belirterek, son dört yılda, açıktan atama izinlerinde en büyük payı Milli Eğitim Bakanlığının aldığını, bunun atamaların yüzde 50'sine denk geldiğini anlattı. Son dört yılda 198 bin açıktan atama izni verdiklerini ifade eden Şahin, bunun sözleşmelilerle beraber 118 bininin öğretmen atamaları olduğunu bildirdi. Şahin, ''Bu da kafi değildir. Önümüzdeki yılda bu açığı daha çabuk kapatabilmek için elimden gelen her türlü yardımı yapacağımı ifade ediyorum'' dedi. Spordan sorumlu Devlet Bakanı olarak, okullara her türlü spor branşının sokulması konusunda Milli Eğitim Bakanlığının kendilerine destek verdiğini ifade eden Şahin, böylece Türkiye'de ilk defa Okul Sporları Federasyonunun kurulduğunu kaydetti. Şahin, ''Amacımız okullarımızı birer spor kulübü haline getirmek. Yani çocuklarımızın kabiliyetlerine göre en az bir spor dalıyla uğraşmalarını temin etmek. Çünkü sporla uğraşan gençlerimiz başka bir şeyle uğraşmaya pek az vakit bulurlar. Büyük Atatürk'ün sözünü her yerde söylüyorum, 'Sporcunun zeki, çevik, ama illa ahlaklısını severim.' Bunu spor yoluyla çocuklarımızın kafasına işlemek zorundayız'' diye konuştu. ''SPORCULARIN SINAVSIZ ÖĞRETMEN OLARAK ATANMASI'' Beden eğitimi ve spor yüksek okullarından son dört yılda mezun olan gençlerden 2 bin 600'ünün Milli Eğitim Bakanlığı ile Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğünde istihdam edildiğini belirten Şahin, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Bu yeterli değil. Okullarımızdaki beden eğitimi ders sayısını artırmaya ihtiyacımız var. Niye söylüyorum bunu? Duydum ki, bu sayı azaltılacakmış, Sayın Bakanım. Okullarımızdaki beden eğitimi ders sayısının azaltılacak. Mevcuda bile razı değiliz, bu sayı artırılmalıdır. Türkiye'yi olimpiyatlarda, dünya ve Avrupa şampiyonalarında başarıya temsil etmiş sporcularımızın Beden Eğitimi ve Spor Yüksek Okullarından mezun olduklarında, sınavsız öğretmen olarak atanması, Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğünde de spor uzmanı olarak değerlendirilmesi konusunda yönetmelik değişikliğini imzaya açıyoruz. Kamu kurum ve kuruluşlarının görüşlerini alıyoruz. Öğretmen atamalarında beden eğitimi ve spor yüksek okulu mezunu gençlerimize bundan sonra daha fazla önem verilmesi hususunun da Şuranın görüşülecek konuları arasına alınmasından büyük bahtiyarlık duyacağım.'' ''ÖĞRETMENLERİNİ DÖVEN, BIÇAKLAYAN ÖĞRENCİLER'' Şahin, ''öğretmenlerini döven, bıçaklayan öğrencilere son zamanlarda sıkça rastlanıldığına'' da dikkati çekerek, şunları kaydetti: ''(Bana bir harf öğretenin kölesi olurum), diyen bir kültürden gelen toplumda bunlar kamu vicdanını yaralıyor, büyük rahatsızlık duyuyoruz. (Hocamın atının ayağından sıçrayan o çamur benim şerefimdir, beni onunla gömün) diyen bir kültürden geliyoruz. Neden çocuklarımız bu hale düştü? Bu konunun da Şurada tartışılmasını, sebepleri üzerinde durulmasını, öneriler ortaya konulmasını, bu ülkenin bir bireyi olarak istirham ediyorum. Milletimizin de milli eğitimle ilgili bu konuların gündem yapılacağı ve çözüm üretileceği yönünde bir beklentisi var.'' ARINÇ VE ERDOĞAN'IN MESAJLARI TBMM Başkanı Bülent Arınç, Şuraya gönderdiği mesajda, Cumhuriyetin kuruluşundan beri yapılan şuraların eğitim sisteminin geleceğini şekillendirdiğini belirterek, eğitimin kalitesinin artırılmasında da önemli roller üstlendiğini kaydetti. Türkiye'nin son dönemde her alanda hızlı bir değişim yaşadığını, bu alanların başında da milli eğitimin geldiğine dikkati çeken Arınç, yeni müfredatın uygulamaya sokulması, okullardaki teknolojik değişimler ve on binlerce yeni dersliğin hizmete girmesinin, bu değişimin göstergelerinin sadece bir kaçı olduğunu ifade etti. Bakanlık ile TBMM'nin ortaklaşa düzenlediği ''Okul Meclisleri'' projesinin BM ve AB üyesi ülkelerin Meclis Başkanları toplantısında büyük ilgi gördüğünü belirten Arınç, UNICEF'in bu projeyi bütün dünya ülkelerinde uygulamak için ön çalışmalar yaptığını bildirdi. Arınç, mesajında, ''Çocuklarımıza demokrasi bilincini, seçme ve seçilme kültürünü aşılayan bu projenin yeni dönemde Bakanlığınızın önem verdiği projelerden biri olacağına inanıyorum'' ifadesine yer verdi. Bu Şurada, ''Küreselleşme ve AB Sürecinde Türk Eğitim Sistemi'' konusunun ele alınacak olmasının, ülkeyi ve çocukları geleceğe hazırlamada çok önemli bir perspektif oluşturacağına işaret eden Arınç, ''Ülkemizin geleceği parlaktır. Bölgemizin güçlü bir Türkiye'ye ihtiyacı vardır. Geleceğin güçlü Türkiye'sini inşa edecek olanlar da çocuklarımızdır'' dedi. Arınç, Şura'da alınan kararların ülkeyi aydınlığa götüreceğine yürekten inandığını ifade ederek, Şura'nın başarılı geçmesini diledi. ''TÜRKİYE'NİN İSTİKBAL MÜCADELESİ...'' Başbakan Recep Tayyip Erdoğan da İstanbul'da Medeniyetler İttifak Projesi çerçevesinde düzenlenen toplantıya katılacağı için 17. Milli Eğitim Şurasının açılışına gelemediğini belirtti. Her vesileyle eğitimin hükümetin en önemli ve öncelikli meselesi olduğunu söylediğini ifade eden Erdoğan, eğitimle ilgili konuların çok geniş bir yelpazede konuşulması, tartışılması ve ortak aklın sonucu olarak ortaya çıkacak tavsiye kararlarının çok önemli olduğunu düşündüğünü dile getirdi. Erdoğan, şunları kaydetti: ''Türkiye'nin istikbal mücadelesi olan milli eğitimimizin günün, çağın ihtiyaçlarına cevap verecek şekilde, çocuklarımız ve gençlerimizi kalkınmış dünyadaki emsalleriyle yarıştırabilecek bir biçimde yapılandırılması, sektörlerin, sanayimizin ve bir bütün olarak iş ve çalışma hayatımızın vasıflı insan gücünü karşılayacak bir tarzda şekillendirilmesi, zaten hükümetimizin ve bakanlığımızın gündemindedir ve bu çalışmalar devam etmektedir.'' 17. Milli Eğitim Şurası'nda ele alınacak konuların hem orta öğretimin yeniden yapılandırılması hem de AB süreci bakımından zamanlamasının iyi yapıldığını belirten Erdoğan, Şura çalışmalarına katılanlara başarılar diledi.
<< Önceki Haber Milli sporculara MÜJDE Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER