Sarı-kırmızılı
takımın
Uruguay'ın milli kalecisi Fernando
Muslera'yı
transfer etmesi,
Copa America gündemine
bomba gibi düştü.
Copa America'da göz dolduran oyunuyla
futbolseverlerin ilgi odağı haline gelen Muslera, turnuvada Uruguay'ın finale yükselmesi ve aynı gün açıklanan
Galatasaray transferiyle birlikte tüm
spor basınının da gözdesi haline geldi.
Muslera'yla konuşmak isteyen yüzlerce basın mensubu Uruguay Milli Takımı'nın kaldığı otelin önünde ve
antrenman yaptığı Ezeiza'da
kamp kurdu ama tüm
milli takım oyuncuları gibi, Muslera da Uruguay basını dışında kimseye konuşmayacak yanıtıyla karşılaştı.
Musler
a milli takım oyuncularının Uruguay basını dışında konuşmama kararını Doğan Haber Ajansı muhabiri Canan Kaya için bozdu.
Galatasaray gibi büyük bir takımda oynamaktan dolayı mutlu olduğunu belirten,
Türkiye'de oynanan futbolun zor ve tutkulu olduğunu söyleyen Muslera, kendisinin İtalya'da Türkiye'ye benzer bir ortamda futbol oynandığı için Türk futboluna uyum sağlamakta zorlanmayacağını düşünüyor.
Muslera'nın röportajı şöyle;
Transfer süreci neden bu kadar uzadı? Dört aydır Türk spor kamuoyu senin transferinden bahsediyor..
-Uzun süredir Copa
Amerika maçlarından dolayı buradayım.
Avrupa'da olmadığım için, belgelerin gitmesi gelmesi, imzalanması baya bir zaman aldı.
Türkiye'ye gitmek ya da Galatasaray'da oynamak konusunda endişelerin mı vardı?
-
Hayır, herhangi bir endişem yok. Tabii ki farklı bir kültürü olan, farklı bir dil konuşan bir ülkeden
teklif alınca biraz düşünürsün. Ama ben hayatımda gördüğüm en güzel şehirlerden biri olan
İstanbul gibi bir kenti gidecek olmaktan dolayı çok mutluyum.
Galatasaray, önümüzdeki sezon hiçbir Avrupa Ligi'nde oynayamayacak. Bu durum senin kariyerini nasıl etkiler?
-Galatasaray her zaman
A haberleri'>UEFA olsun Şampiyonlar Ligi'nde olsun her zaman yer almıştır ve iyi oynamıştır. Sadece bu sene Avrupa liglerinde oynama şansı elde edemedi.
Futbol biraz da böyle bir şey ama ben Galatasaray'ı her zaman iyi oynayan bir
ekip olarak tanıyorum. İnanıyorum ki Galatasaray yeniden avrupa yarışında yerini alacak ve her zaman kendini daha üst mevkilere taşıyacak kapasitede.
Galatasaraylı oyunculardan kimi tanıyorsun? Tanıdığın oyuncularla Galatasaray hakkında konuştun mu?
-Galatasaray hakkında araştırmalarımı internetten yaptım. Bu yüzden tanıyorum derken tırnak içinde söyleyebilirim.
Milli takımdan arkadaşım Alvaro Pereira'nın arkadaşı Emanuel Culio'yu tanıyorum. Onunla Galatasaray hakkında epey sohbet ettim. İtalya'da Fiorentina takımında oynarken rakibimiz olan Ujfalusi'yi tanıyorum.
Lugano'yla konuştun mu? Sana Türkiye'deki futbol ortamı ile ilgili tavsiyelerde bulundu mu?
-Evet konuştum. Bana 'İstanbul çok güzel bir şehir, eminim çok beğenirsin ama İtalya'da alışık olduğumdan daha değişik bir futbol oynanıyor' dedi.
Galatasaray'ın
Beşiktaş ve
Fenerbahçe ile birlikte ülkenin en iyi ekiplerinden biri olduğunu orada kendimi geliştirme imkanı bulabileceğimi söyledi. Yani hem İstanbul hem de Türk futbolu için çok güzel şeyler söylerek beni cesaretlendirdi.
Fatih Terim'i tanıyor musun? Hakkında neler biliyorsun?
-Bence çok büyük bir
teknik adam. İtalya'da Milan'ı çalıştırdı. Gerçekten kapasite sahibi çok büyük bir
teknik direktör. Milan gibi bir ekibi çalıştırmak için de zaten belli bir kapasiteye sahip olmak gerekir. Fatih terim iyi bir antrenör. Kendi açımdan da de böyle bir hoca ile çalışacak olmaktan mutluyum.
Fatih Terim, 'dünyanın en iyi kalecilerinden biriyle anlaşmaya vardık, bu yüzden hepimiz Uruguay taraftarıyız' açıklamasında bulundu. Terim'in bu sözleri hakkında ne düşünüyorsun?
-Terim'in sözleri beni çok mutlu etti. Ben her zaman milli takımın başarılı olması için elimden geleni yapıyorum. Küçüklüğümden beri hep dünyanın en iyi kalecilerinden biri olmayı hayal ederdim. 2010 Dünya Kupası'ndan sonra dünyanın en iyi 7. kalecisi seçildim.
Copa America performansından sonra sanıyorum sıralamada yükseleceksin.
-Umarım öyle olur, yükselirim. Böyle bir şey bir profesyonel olarak beni çok mutlu eder. Bunlar kişisel başarılar ama tabi ki mutluluk verici Galatasaray'ın da bana bu denli önem vermesi de ayrıca beni çok memnun ediyor.
Türkiye gündeminden haberdar mısın? Mesela şike operasyonu, Fenerbahçe Başkanı'nın hapiste olması vb. Takip ediyor musun gündemi?
-İnternetten şike iddiaları ile ilgili haberleri takip ediyorum. Tabii ki bu tür iddialar futbol için olumlu şeyler değil. Futbol bir eğlenceli bir oyundur ve onu her zaman böyle görmek gerekir.
Bu yüzden böyle aşırılıklara gitmek limitleri zorlamak özellikle Türk futbolu gibi büyük gelişmeler kaydeden bir camiaya haksızlıktır.
Şike soruşturmaları yüzünden Türkiye'de ligler ertelenebilir ya da en iyi ihtimalle geç başlayabilir. Sen böyle kaotik bir ortama girmeye hazırlıklı mısın?
-Evet
evet, Aslında futbol her zaman kaotik bir ortamda oynanır. İtalyan futbolu da tutku ve güçle yoğrulmuştur. Bana Türk futbol ortamının da hemen hemen aynı olduğunu söylediler.
Yani böyle ortamlarda oynamaya alışkınım. Burada
Arjantin gibi futbolla yatıp kalkan bir ülkede Copa America maçlarını oynuyoruz. Finale kadar gelmeyi başardık. Böyle ortamlarda oynayınca Galatasaray'da da oynamaya kendimi hazır hissediyorum.
Umarım Galatasaray'ın bana gösterdiği özeni ve güveni boşa çıkarmam. Galatasaray için elimden geleni yapacağım. Çünkü hem taraftar hem ekip olarak bunu hak ediyor.
Galatasaray-Fenerbahçe derbisi hakkında ne düşünüyorsun. Eğer Fenerbahçe ikinci lige düşürülmezse arkadaşın Lugano karşısında oynama şansı yakalayacaksın.
-Çok tutku ve heyecanla yaşanan kıran kırana geçen bir derbi olduğunu biliyorum. Türkiye futbolda fiziksel temasın yoğun olduğu, zorlu mücadelelerin yaşandığı ülkelerden biri.
Böyle bir ülkede bir derbide oynamak ve kazanmak hem oyuncular hem de
seyirci açısından çok güzel olmalı.
Galatasaray taraftarına göndermek istediğin bir mesajın var mı?
Galatasaray seyircisi rahat olsun. Kendimi yüzde yüz oyuna vereceğimden şüpheleri olmasın. Oyuna girdiğim her an onların da desteğiyle tüm hevesimle oynayıp, Galatasaray'da oynama ayrıcalığından yararlanacağım.